Resesyonda yatırımlarınızı satmamak için 5 neden

BORSAGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ

Resesyon dönemlerinde ekonomideki zayıflık hisse fiyatlarını da vurabilir. Yatırımcılar portföylerinin değeri düşerken, resesyon ortasında yatırımlarını satmaya yönelebilir. Ancak hisseler düşüşe geçtiğinde, zarar etmemek için yatırımlarını satan yatırımcılar resesyon sonrasında hoş olmayan sürprizlerle karşılaşabilir. Zira bu strateji nadiren yatırımcıların planladığı gibi işler. Birçok yatırımcı için en doğru hamle resesyon sürecinde yatırımlarını elden çıkarmamak.

1. Piyasalara dönüşünüzü zamanlamak zorunda kalmayacaksınız

Ekonomi düşüşe geçtiğinde kayıplarınızı sınırlandırmak için hisse satmanın yarattığı en büyük zorluklardan bir tanesi, ne zaman yeniden yatırım yapacağınızı hesaplamaya çalışmak. Yeniden hisse alımı için güvenli bir zaman olduğuna nasıl karar verilebilir? Hisseler yükseldiğinde mi? Tüm yatırımcılar daha önce de piyasa döngüsünün aşağı yönlü olduğu dönemlere tanıklık etti.

Nasdaq’ın haberine göre resesyonların ardından ise hisse fiyatlarının sert yükselişler gösterebileceği biliniyor. Bu tür bir toparlanma ise ilk aşamada volatilitenin devamı gibi görünebilir. Uzmanlar dahi piyasalarda toparlanmanın başladığı noktayı belirlemekte güçlük çekiyor. Piyasaların yönü açıkça görüldüğü noktada ise en büyük toparlanma kazançları elde edilmiş oluyor.

Bu nedenle toparlanmanın başlamasıyla yeniden alım yapmayı hedefleyen yatırımcılar, hisselerini sattıkları fiyatın oldukça üzerinden alım yapmak durumunda kalabilir. Alternatif bir stratejisi ise piyasalara toparlanmanın başladığından emin olmadan önce giriş yapmak olabilir. Ancak bu bir tahmin süreci ve bu nedenle resesyon dönemi boyunca hiç satış yapmamak tahmine kıyasla çok daha garantili bir yatırım stratejisi olabilir.

2. Resesyon ve ayı piyasası birbirinden farklı

Resesyonlar ve ayı piyasalar aynı anda gerçekleşebiliyor olsa da birbirlerinden oldukça farklılar. Resesyonlar gayrisafi yurtiçi hasılayla ölçülür ve ekonomik büyümedeki gerilemeye işaret eder. Ayı piyasası ise hisse fiyatlarının düşüşe geçtiği bir dönemdir ve önde gelen endekslerde %20 ya da daha yüksek düşüşler görülebilir. Ekonomi yavaşladığında yatırımcılar genellikle kurumsal karların da düşeceğini varsayar.

Bu durum ise hisse fiyatlarında düşüşü tetikler. Ancak hisse fiyatları resesyon sona ermeden önce de, yatırımcıların yeniden iyimser bir yaklaşım kazanmasıyla yükselmeye başlayabilir. Bu nedenle gayrisafi yurtiçi hasıla rakamları yükselmeye başlamadan önce piyasalarda momentum hızlanabilir. Örneğin borsagundem.com'un derlediği bilgilere göre borsalarda 2020 yılının şubat ve mart aylarında görülen sert düşüşler, yaz aylarında telafi edildi.

Bununla birlikte hisseler yükselişe geçtiğinde tüm dünyada korona virüs nedeniyle alınan karantina önlemleri, resesyonu sürdürüyordu. Ekonomik döngüler ve borsa döngüleri arasındaki uyumsuzluk da yeniden yatırım yapma kararını karmaşıklaştırıyor. Resesyon sona erdikten sonra sattığı hisseleri geri almayı planlayan yatırımcılar yüksek ihtimalla toparlanma sürecinde hisse fiyatlarındaki yükselişten sağlayacağı karların büyük bir bölümünü kaybetmiş olacak.

3. Zararlar telafi edilebilir

Resesyonlar sonsuza dek sürmez. Eğer bir resesyon sahip olduğunuz hissenin fiyatlarının düşmesine neden oluyorsa ve yatırımlarınızı elden çıkarmıyorsanız bu geçici bir durum olacak. Bu tür dönemlerde hisse satışı yapmak ise zararları kalıcı hale getirir. Bu nedenle yatırımcıların gerçekleşen zararlar ve gerçekleşmeyen zararlar arasındaki farklı anlaması gerekiyor.

Bir hisse satın almak için ödediğiniz fiyatın altında işlem görüyor olabilir. Ancak bu gerçekleşmemiş bir zarardır. Yarın hisse fiyatları yeniden yükseldiğinde, gerçekleşmemiş zararınız kara dönüşebilir. Ancak hisselerinizi elden çıkardığında zararınız gerçekleşmiş olur. Hisse alımı yaptığınız fiyatın altında satış yaptığınızda, zarar edersiniz. Zarar ederek hisse satışı gerçekleştirmek her zaman kötü bir hamle olmasa da resesyon dönemlerinde özellikle dikkatli olmak gerekiyor.

4. Toparlanma sürecinde kar edilebilir

ABD borsalarının tarihine bakıldığında, gün içinde görülen en yüksek performansların çöküş ya da düzeltmeler sonrası gerçekleştiği gözlemleniyor. 2020 yılında borsalarda korona virüs çöküşü görüldüğünde, Dow Jones Industrial Average sert bir düşüş göstermiş olsa da hemen ardından istikrarlı bir yükseliş dönemi görüldü. Benzer bir şekilde diğer piyasa düşüşlerinin ardından da sert kazançlar gerçekleşti.

5. Acil durum fonu

Herkesin büyük miktarda nakde ihtiyaç duyduğu dönemler olabilir. İşinizi kaybedebilirsiniz, arabanız arızalanabilir ya da bir hastalık geçirebilirsiniz. Eğer yatırım portföyünüz ihtiyacınız olan parayı sağlayacak tek kaynaksa, resesyon ya da ayı piyasası sona erene kadar hisse satmama lüksüne sahip olmayabilirsiniz.

Ancak bu senaryoya karşı kendinizi korumak için bir acil durum fonu bulundurabilirsiniz. Geleneksel olarak acil durum fonlarında üç ila altı ay ihtiyacınızı karşılayacak para bulundurmak gerekiyor. Aynı şekilde sağlık, taşıt ya da konut sigortası satın alarak da koruma sağlayabilirsiniz.

Tüketici güveninde gerileme oldu

Enflasyon endişeleri piyasalarda satış baskısı yaratıyor

Piyasaların seyrine varlık alımları karar verecek

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.