Ana SayfaPiyasaAktif yatırımcının kaçta kaçı kazanıyor?---

Aktif yatırımcının kaçta kaçı kazanıyor?

1 / 10
Aktif yatırımcının kaçta kaçı kazanıyor?
23 Aralık 2013 - 13:36 www.borsagundem.com

MURAT DEMİRBAĞ-SERAP SÜRMELİ / BORSAGUNDEM.COM

Türkiye onu ilk tanıdığında daha 25’indeydi. Tarsus Amerikan Koleji’nden sonra gittiği Florida’da finans eğitimi almış, borsada soya kağıtlarında kaybettiği 500 doların sancısını çekerken, 500 dolar kazanınca da sistemin içine ‘zonk’ diye dalmış bir gençti İstanbul’da ilk ofisini açtığı zaman. Herkes şaşkındı, çünkü Cumhuriyet yönetimi daha ‘aracı kurum nedir?’ bilmiyordu. Ne SPK vardı ne de İMKB. “Future” dediği zaman herkes yüzüne bakıyordu.  Bir müsteşarın, “Burası Türkiye, sen git ne açacaksan aç, biz eğer bir mahsur görürsek gelir, kapatırız” telefonu üzerine tabelasına,  “Brokerlık Ofisi” diye yazdırdı. Pamuk ihracatçısı, uzun yıllar İhracatçılar Birliği Başkanlığı yapan bir babanın oğlu olarak gurur duyuyor, “çok sevdiğim işi çabuk buldum” diye seviniyordu. Şans bu ya, o kurumsal müşteri beklerken, altıncı, dövizci yağdı ofise. Bir gün kapısı çaldı, karşısında duran, muhabir arkadaşıyla Sakıp Sabancı’ydı. Sabancı, pamuğa oynadı. Ertesi gün gazetenin göbek sayfalarında koca bir fotoğraf, Sakıp Ağa ile Ali Perşembe yan yanaydı…

İşler tıkırında giderken, 90’larda ofis ofis olmaktan çıkıp, kentin en ücra köşelerinde rastlanan kahvehane manzarasını bile aratmaz hale gelince, Perşembe kararını verdi: Kepenk indirdi. 91’de bu kez rota' üzerinde güneş batmayan imparatorluk'tu. İngiliz eşiyle birlikte gittiği İngiltere’de aylak aylak gezdiği günlerin ardından kariyerinde bu kez “Down Jones” güneşi parladı. Londra'da küresel karar destek ürünlerini geliştiren ekibin başına geçti. Önemli ve popüler teknik analiz yazılımlarının araştırma, geliştirme ve piyasaya sürülmesine imzasını attı. Dünyayı dolaştı, Dubai’ye demirledi.  Ve takvimler 1997’yi gösterdiğinde, yani 16 yıl önce ‘son kararım’ dedi. Hasret bitmiş, anavatan kazanmıştı. İşte o günden bu yana hep çalışıyor, hep “Sermaye Piyasaları nasıl daha iyiye, ileriye gider” diye çabalıyor. Aynı anda 6-7 kitap yazıyor. Öğretme arzusu, paylaşımcı ruhu, gezgin bedeni yerinde durmadığından, beynindeki teknik analiz, vadeli işlemler, opsiyonlar ve trading sistemleriyle ilgili derin bilgilerini, sadece Türkiye'ye ile değil kıtalara da anlatıyor. Ülke ülke geziyor, önemli kentlerde seminerler veriyor, oturumlar düzenliyor.

Sermaye Piyasası Kurulu'ndan hem "Kredi Derecelendirme" hem de "Kurumsal Yönetim Derecelendirme" lisansı belgesi almış olan ilk ve tek derecelendirme şirketi Saha Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri’nin Kurucu Ortağı Ali Perşembe’yi, bu kritik günlerde, o yoğun iş trafiğinde, Nişantaşı’ndaki bürosunda yakalıyoruz. Konuştukça öyle bir gerçek ortaya çıkıyor ki, Türkiye’nin Amerika görmüş ilk borsacılarından, analiz ustası, eğitimci, danışman, köşe yazarı, “Perşembenin Gelişi” programıyla ekranda adeta şov yapan, sektörün kalbini dinleyen, nabzını tutan Ali Perşembe’nin hayatı o kadar renkli ki anlatılmaz. O kadar bilgi, tecrübe yüklü ki dinlemeye doyulmaz.  İşte o canlı, heyecanlı, unutulmaz sohbetten unutulmaz dakikalar…

YORUMLAR (2)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
  • ali uzun24 Aralık 2013 16:35

    hep merak etmişimidr.bukadar ahkam kesenler piyasada n ne kazanıyorlar...yani teknikçiler.kendileri oynayıp ne kazanıyorlar.yoksa sadece ahkam mı kesiyorlar..

  • Kaan KILIÇ23 Aralık 2013 19:11

    karşısında cahil insanlar olunca,konuşma bişeye benzemez...