E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaPiyasaYatırımcılar kurumsal tahvillerle risk alıyor---

Yatırımcılar kurumsal tahvillerle risk alıyor

Yatırımcılar kurumsal tahvillerle risk alıyor
23 Kasım 2023 - 15:59 borsagundem.com

ABD’de enflasyon ve faiz artışı beklentilerinin yavaşlamasıyla kurumsal tahvil piyasalarına olan talep 3 yılın zirvesine ulaştı. Ancak uzmanlar yüksek getirili tahvil ihraç eden şirketlerde temerrüt riski konusunda uyarıyor

BORSAGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

Yatırımcılar, ABD kurumsal tahvil fonlarına üç yılı aşkın bir dönemde en hızlı nakit akışını gerçekleştiriyor. Financial Times haberine göre yatırımcıların bu hamlesi tahvil faizlerinde zirve görülürken riskli varlıklara yönelik artan iştahın sinyalini veriyor.

EPFR verilerine göre ay başından 20 Kasım tarihine kadar olan dönemde kurumsal tahvil fonlarına 16 milyar dolardan fazla para aktı. Bu halihazırda Temmuz 2020’den bu yana herhangi bir aylık dönemde görülenden daha büyük bir fon girişini işaret ediyor.

Fon akışları özellikle de ‘çürük’ olarak ifade edilen düşük yatırım dereceli kurumsal tahvillere yoğunlaştı. Görece yüksek getirisi olan bu kurumsal tahvil fonlarına akan nakit miktarı 11,4 dolar civarında. 5 milyar dolarlık fon akışı ise daha kaliteli kurumsal tahvil tutan yatırım sınıfı fonlarına yöneldi.

Borsagundem.com’un derlediği bilgilere göre fon girişler özellikle Amerikan ekonomisinde enflasyonun yavaşladığı ve ABD Merkez Bankası’nın (FED) faiz artışı döngüsünü tamamladığı beklentilerinin piyasalarda vücut bulmuş halini gösteriyor. Düşük dereceli tahvillere olan yatırım akışı, şirketlerin yüksek borçlanma maliyetlerinden kurtulacağı, yüksek miktarda borçları olan şirketlerin temerrütlerde bir artış olmadan faaliyetlerine devam edeceği öngörülerini yansıtıyor.

FT haberine göre AllianceBenstein’ın yüksek getirili krediler başkanı olan Will Smith, “Piyasa duyarlılığında oldukça büyük bir değişimi her yerde görüyoruz” dedi. Smith yatırımcıların tahvil fiyatlarında daha fazla düşüş öngörülerine dair yatırımlarını kapatmak için adeta yarıştığını, ABD Hazinesi tahvillerindeki “büyük bir rahatlama rallisinin” şirket tahvillerine de yansıdığını sözlerine ekledi.

FED, geçen yılın mart ayından bu yana para politikasında agresif bir şekilde vidaları sıktı ve enflasyonu dizginlemek amacıyla borçlanma maliyetlerini sıfıra yakın bir seviyeden yüzde 5,25 ila yüzde 5,5 hedef aralığına çekti. Söz konusu faiz artışları kurumsal şirketler için daha büyük bir faiz yüküne dönüştü. Risk altındaki işletmeler borçlarını ödemekte zorlanırken yatırımcılarsa bir temerrüt dalgası geleceği endişesini taşıyordu.

Ancak FED temmuz ayından bu yana faizleri sabit tutuyor. FED’in yakından takip ettiği ekim ayı istihdam verileri işe alımlarda önemli bir yavaşlama gösteriyor ve rakamlara göre geçen ay ABD’de sadece 150 bin yeni istihdam yaratıldı. Bu rakam önceki ayda görülenin ve ekonomistlerin tahminlerin oldukça altında.

Geçen hafta açıklanan tüketici fiyat endeksi verileri de ABD enflasyonun beklenenden daha fazla düşerek yıllık bazda %3,2’ye gerilediğini gösterdi. Haziran ayından bu yana ilk kez enflasyonda düşüş görüldü.

Ekonomik verilerin ardından yatırımcılar yeni bir faiz artışına dair beklentilerini de düşürdü. Vadeli piyasa yatırımcıları FED’in faizlerin uzun süre daha yüksek tutulacağı mesajlarına rağmen gelecek yılın temmuz ayına kadar 2 faiz indirimi fiyatlıyor.

Faiz beklentilerindeki değişim şirket tahvili fiyatlamalarını da artırdı. ICE BofA verilerine göre, ABD’nin yatırım sınıfı tahvillerine ABD Hazinesi tahvillerinin üzerinde ödenen ortalama prim 1 Kasım’daki %1,3 puan seviyesinden %1,17’ye geriledi. Ortalama çürük tahvil primleri ise %4,47’den %3,95’e düşerek keskin bir biçimde daraldı.

Yüksek getirili fonlar 31 Ekim’e kadar olan yılda 18 milyar dolardan fazla çıkışa maruz kalmıştı. Bazı ekonomistler ve yatırımcılar, borçlanma maliyetlerinin öngörülebilir gelecekte yüksek kalacağı netleşirse, kurumsal tahvil piyasalarına olan bu son yatırım akışının tersine dönebileceğinden endişe ediyor. Zira politika faizlerinin yüksek tutulması tahvil fiyatlarının tekrar aşağı çekilmesine ve kredi primlerinin genişlemesine yardımcı olabilir.

Küresel yatırım yönetimi firması Brandywine’ın portföy yöneticisi John McClain, “Yatırımcıların birkaç veri noktası nedeniyle faiz oranlarında zirve seviyeler gördüğümüzü düşünerek sabit gelir piyasalarına koştuğunu görüyorsunuz. Açıkçası bunun biraz aptalca olduğunu düşünüyorum. Bu tablo, piyasa hareketi açısından hem 2019 hem de 2021'e çok benziyor. Bu tür risk kovalamalarında yıl sonuna kadar ciddi 'erimeleri’ daha önce görmüştük” ifadelerine yer verdi.

Apollo Baş Ekonomisti Torsten Slok'a göre, yüksek getiri endeksindeki en düşük puan alan şirketler, "daha uzun süre daha yüksek" politika faizlerinin görüleceği bir senaryoda en savunmasız kalanlar olacak. Baş ekonomist "Daha fazla kaldıraçları var, daha düşük teminat oranlarına sahipler, daha zayıf nakit akışlarına sahipler" dedi ve bu şirketlerin temerrüt oranlarının artmaya devam edebileceği uyarısında bulundu.

Slok kasım ayında çürük tahvillere olan yatırımları bir tür sarkaca benzetti ve enflasyonun geride kaldığı beklentisiyle bu yatırımların arttığını söyledi. Baş ekonomist, “Asıl sorun sarkacın çok hızlı bir şekilde geri dönebilmesidir” ifadelerine yer verdi.

Borsadaki yükselişin kaybedeni hedge fonlar oldu

 

Şükran Günü performansı Wall Street için neden önemli?

 

Zombi şirketler Wall Street’i ele geçiriyor

 

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)