Uzun vadeli yatırımın süresi kısalıyor

BORSAGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

Kısa vadeli piyasa hareketlerinden bağımsız olarak kaliteli şirketlerin uzun vadede büyümesine izin verdiği gerekçesiyle borsalarda uzun vadeli “al ve tut” stratejisi yatırım uzmanlarının sıklıkla başvurduğu bir yöntemdir. Ancak Motley Fool yazarı Tony Yoo uzun vadeli yatırımların gözden düşmeye başladığına dikkat çekti. Yoo teknoloji hisselerindeki ilerlemenin durması veya yatırımcı zihin yapısının değişmesi gibi sebeplerden dolayı hisseler konusunda daha sabırsız bir yatırımcı kesiminin ortaya çıktığını söyledi.

Visual Capitalist verilerine göre New York Borsası’nda (NYSE) hisse senetlerini ortalama elde tutma süresi Haziran 2020 itibarıyla sadece 5,5 ay oldu. 1950 yılında ise bir hisse senedini ortalama tutma süresi sekiz yıldı.

Hisseler neden daha hızlı satılıyor?

Şüpheci yatırımcılar ve daha önce büyük kayıplarla karşı karşıya kalan piyasa gazileri bu hızlı para arayışı nedeniyle hemen spekülatif hisselerin yükselişini sorumlu tutmak isteyecektir. Zira internet ve sosyal medya, hisselerin temel verilerinden bağımsız olarak hızlı bir şekilde desteklenmesine izin veren bir ortam sağlar. Bir grup alıcı hisse fiyatlarını yükseltir daha sonra küçük bir azınlık hızlı kâr elde etmek için bu hisseleri satar.

Visual Capital yazarı Marcus Lu konuyla ilgili, “Uzun vadeli yatırım heyecan açısından çok daha az şey sunuyor. Son WallStreetBets destanı (Reddit platformundaki spekülatif hisse yatırımcıları) borsanın nasıl sansasyonel ve günün modasına dayalı hale gelebileceğinin bir örneğidir” ifadelerini kullanıyor.

Ancak yatırımcıların daha sabırsız hale gelmesi sadece modern gelişmelerden kaynaklanmıyor olabilir. Visual Capitalist, borsalarda uzun yıllardır bir dizi yapısal teknoloji değişikliği yaşandığına ve daha hızlı alım ve satım olanağının sağlandığına işaret etti.

Lu, “Örneğin 1966 yılında NYSE tam otomatik ticaret sistemine geçti. Bu, her gün yapılabilecek işlem sayısını büyük ölçüde artırdı ve işlem maliyetini düşürdü” açıklamasında bulunuyor.

Gerçekten de 1982'de günlük ortalama 100 milyon işlem hacmi vardı, ancak 2020'ye ise bu rakam on katı kadar artmıştı. Otomatik borsalar ayrıca yüksek frekanslı ticarete (HFT) de olanak sağlar. Bu, aynı zamanda bilgisayar algoritmalarının hisseleri hızlı bir şekilde alıp satması sırasında kullandıkları teknoloji.

Visual Capitalist yazarı, “HFT, ABD hisse senedi piyasalarındaki işlem hacminin % 50'sini temsil ediyor ve bu da onu bekleme sürelerindeki düşüşe önemli bir katkıda bulunuyor” dedi.

Bilgi ücretsiz ve kolayca temin edilebilir hale geldi

Borsagundem.com’un derlediği bilgilere göre 1990'lara kadar yatırımcılar mali bilançoların basılı kopyalarını almak için belli bir ücret ödemek zorundaydı. Bu kopyalara erişimse bilanço açıklamalarından günler veya haftalar sonra mümkün olabiliyordu.

Şimdiyse halka açık şirketlerin bilançolarına internet üzerinden ücretsiz bir biçimde ulaşılabiliyor. Yatırımcılar edindikleri bu bilgileri internet aracılığıyla hemen harekete dönüştürebiliyor.

Visual Capitalist tüm bunların yanında ayrıca şirketlerin yaşam sürelerinin de kısaldığına dikkat çekti. Lu konuyla ilgili, “1970 yılında S&P 500 Endeksi'ndeki şirketlerin ortalama 35 yıllık bir ömrü vardı. 2018'e kadar şirketlerin ortalama ömrü 20 yıla düştü ve 2030'a kadar 15 yılın altına düşmesi bekleniyor” ifadelerinde bulundu.

Şirketler için daha kısa ömür beklentisi iki sonuca yol açıyor. Bunlardan birincisi, yatırımcıların kısa vadeli getiri kovalamaları için daha büyük bir teşvik oluşmasıdır. Zira yatırımcılar bir şirketin ne zaman sona ereceğini bilmiyorlar. Diğer sonuç ise endeksleri oluşturan ve daha kısa vadeli bekleme sürelerine katkıda bulunan şirketlerin daha fazla cirolara ulaşmasıdır.

Borsalarda belirsizlik artarken portföyleri korumanın yolları

Dolarda yeni bir yükseliş mi başlayacak?

BIST 100 al-sat-tut listesi

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.