E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaPiyasaBorsalarda belirsizlik artarken portföyleri korumanın yolları---

Borsalarda belirsizlik artarken portföyleri korumanın yolları

Borsalarda belirsizlik artarken portföyleri korumanın yolları
17 Şubat 2022 - 17:42 borsagundem.com

Küresel borsalar çalkantılı bir süreçten geçerken yatırımcıların da portföylerini koruma arayışına girişti. Uzmanlar bu süreçte ayakta kalabilmek için yatırımcıların risk profillerini tanımalarını ve portföylerinde çeşitlendirme yapmalarını öneriyor

BORSAGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

Birçok yatırımcı bu yılın geçen seneden farklı olacağını biliyordu. Ancak son dönemde piyasalarda görülen seyir bu farkın ne kadar büyük olduğunu öne çıkarıyor.

Çoğu analist, 2022'de ABD Merkez Bankası’nın (FED) faiz oranları konusunda bir miktar yükselteceğini bekliyordu. Ancak hiç kimse piyasaların şu anda fiyatladığı gibi 5 faiz artışı ihtimaline imkan vermiyordu. Küresel enflasyonun yükseleceği öngörülüyordu. Fakat bu kadar net bir şekilde tutarlı fiyat artışlarını kimse göz önünde bulundurmuyordu. Yatırımcılar paralarını büyüme odaklı teknoloji şirketlerinden uzaklaştırıp değer yatırımlarına veya düşük fiyat olarak kabul edilen hisse senetlerine doğru taşıyorlar. Bankalarsa önümüzdeki aylarda daha yavaş bir ekonomik büyüme öngörüyorlar. Tüm bunlar pandemi döneminin başlangıcından bu yana görülmeyen bir volatilite dalgası yaratıyor.

Borsagundem.com’un derlediği bilgilere göre teknoloji odaklı Nasdaq Endeksi Ocak ayında %9 düşerek yaklaşık iki yılın en kötü ayını geçirdi. Gün içi seanslarda görülen sert geri dönüşlerse son iki yıldır dipten alarak piyasaları hareketlendiren perakende yatırımcılar için durumu daha da zorlaştırdı. Ocak ayı sonlarına kadar, kripto para birimlerinden spekülatif hisse senetlerine kadar piyasalarda spekülatif aşırılıkları körükleyen perakende yatırımcı orduları arasında özgüven yüksekti. Ancak her iki varlık da aylardır aşağı yönlü eğilim gösteriyor. Şimdilerde ise, Ukrayna'daki gelişmeler volatilite göstergelerini 12 aylık ortalamaların çok üzerinde tutuyor.

Finansal hizmetler platformu eToro’nun Küresel Borsa Stratejisti Ben Laidler perakende yatırımcıları gruplarının stratejilerine işaret ederek "Son birkaç yıldır iyi bir iş yapan bu yeni bir yatırım rejimi muhtemelen önümüzdeki birkaç yılda başarılı olamayacak. Faizler artıyor, büyüme yavaşlıyor, getiriler daha düşük olacak, daha fazla volatilite olacak. Yeni gerçeklik bu” ifadelerine yer verdi.

Bloomberg International’ın haberinde bu durumun yatırımcı portföylerinin ne anlama geldiği tartışılıyor. Piyasadaki değişikliklerden nasıl yararlanılacağını bilen yatırımcılar yeni fırsatlardan kazanç sağlayabileceği ancak bunu başaramayanların kaybedeceği bir piyasa ortamı gelişiyor. Haberde bu değişen pazarlarda perakende yatırımcılara rehberlik etmek için mali danışmanların ve diğer uzmanların fikirlerine başvuruluyor.

Risk profilinizi kontrol edin

Portföyünüzün %70'ini teknoloji hisselerine yatırmak, bu hisseler yükseldiklerinde harika hissettirmiş olabilir. Ancak Facebook'un ana şirketi Meta Platforms 251 milyar dolarlık değeri silerek borsa tarihinin en büyük düşüşüyle karşı karşıya kaldığı 3 Şubat gibi bir günde ise yatırımcılar bunun tam tersini yaşadılar. Aynı hisse Mart 2020’den Ocak ayı başına kadar %127 oranında değer kazandıran şirket pandemi döneminin yıldızı olmuştu.

Bu tür dramatik değişiklikler için piyasa koşulları oldukça önemli. Yine de bu tür bir gerileme, riske karşı toleranslarını daha düşük olan yatırımcıları çok daha kötü kararlara yönlendirebilir. Bloomberg’in haberine göre yatırımcıların bu tür durumlarda düştüğü en klasik hata düşüş sırasında satışa geçmek ve kayıpları nihai hale getirmektir.

Yatırımcıların risk duyarlılığını kontrol altında tutmasının basit yöntemleri ise mevcut. ABD merkezli servet danışmanlığı şirketi Model Wealth’in Kıdemli Mali Planlayıcısı Randy Bruns davranışsal-finans alanındaki araştırmaların, portföyleri sık sık kontrol eden yatırımcıların risk toleranslarının daha yüksek olduğunu gösterdiğini belirtiyor.

Bruns bir yatırımcının hesabında daha sık kontrol etmesi halinde kayıp görme ihtimalinin daha yüksek olduğuna dikkat çekiyor. Söz konusu araştırmaya göre her gün portföylerini kontrol eden bir kişinin hesabında göreceği ortalama kayıp %2 ile %25 aralığında. Ancak üç ayda bir kontrol eden bir yatırımcının kaybı ise %12’ye düşüyor.

Piyasalardaki kaybın verdiği kötü hisleri sınırlamanın bir yolu da portföy getirilerine dolar değil yüzde olarak bakmaktır. Bruns, "30.000 dolarlık bir kayıp felaket gibi görünse de, Nasdaq'ın %15 düşüş gösterdiği bir dönemde milyon dolarlık portföyünüzde %3’lük kayıp daha basit bir düşüş gibi hissettirebilir" dedi.

Portföyünü kontrol etmeden duramayan yatırımcılar içinse bazı engeller oluşturmak mantıklı bir fikir olarak değerlendirilebilir. İnternet tarayıcısı Google Chrome’da Limit veya StayFocused gibi bir sitede belirli bir süre geçirmeyi sınırlandıran uzantı uygulamaları bulunuyor. Bir diğer servet danışmanlığı şirketi Goldfinch Wealth Management’ın Finansal Planlama Uzmanı Ashton Lawrence her iki tarafın rıza göstermesi halinde hesap bilgilerin eşinizin hesabından kontrol edilmesine izin vermenin de mantıklı bir fikir olabileceğini söyledi.

Çeşitlendirme yaptığınızdan emin olun

Birçok yatırımcı portföylerde çeşitlendirme yapmanın faydalarını bilir. Paranızı farklı endüstrilere, geniş çaplı sektörlere veya farklı ülkelere yaymak, belirli bir alandaki kayıp riskini azaltmanıza yardımcı olur. Ancak değişken bir piyasada, kayıplar daha da az öngörülebilir olabilir. Örnek vermek gerekirse çok az sayıda yatırımcı Meta gibi bir tarihi düşüşü öngördüğünü söyleyebilirdi.

Sorun şu ki, birçok yatırımcı varlıklarını çeşitlendiklerini düşünüyor olabilir. Ancak portföyün derinliklerine inildiğinde genellikle aynı varlıkların farklı biçimde yansımaları bulunabiliyor.

Servet danışmanlığı şirketi Toberman Wealth’in Kurucusu Craig Toberman, “Volatilite hakkında önemli bir yanılgı S&P 500 Endeksi çevresindedir. S&P 500 yaygın olarak tartışıldığı gibi piyasa kapasitesi ağırlıklıdır. Bu endeksin içerisinde yeniden değerlendirme özelliğinin bulunmadığı anlamına gelir. Hisse senetleri fiyat olarak yükseldiklerinde, tanım olarak, endeksin bileşiminde daha fazla pay alırlar” ifadelerine yer verdi.

Bu aynı zamanda endeksi izleyen borsada yatırım fonlarına dikkat edilmesi anlamına gelir. Zira bu fonlar söz konusu büyük şirketlere daha fazla yatırım yapar hale gelir. Toberman, şu anda Vanguard S&P 500 ETF'sinde ilk 10 şirketin fonun %30'undan fazlasını oluşturan şirketler olduğuna dikkat çekiyor. Bu şirketlerin çoğu ise teknoloji sektöründedir ve sadece Meta'yı değil, Apple, Microsoft ve Tesla’yı da içerir.

Bu risk sadece ETF’leri de kapsamıyor. Birçok bireysel emeklilik yatırımı sahibi fonları üzerinden ağırlıklı olarak teknolojiye yatırım yapıyor. Bloomberg International verilere göre, bir avuç dev sermayeli teknoloji hissesi emeklilik planlarındaki en popüler fonlarının %45'inden fazlasını oluşturuyor.

Toberman, yatırımcıların S&P fonlarını "eşit ağırlıklı" bir temelde değerlendirmelerini tavsiye ediyor. Bu tür fonlar içinde, her hisse senedi ağırlığın sadece 1/500'üne sahiptir. Bu da endeksteki ilk 10 şirketin fonun sadece %2’sini elinde tutacağı anlamına gelir. Toberman, bu tür fonların piyasa değerinin emsallerinden daha yüksek ücretlere sahip olabileceğini, çünkü biraz daha fazla yönetime ihtiyaç duyduklarını söyledi.

Dikkate alınması gereken bir diğer şey yöntemse, daha küçük şirketler satın alarak, devasa değerlemelere yönelik olan portföy ağırlığını dengelemektir.

Komisyonsuz işlemler borsalarda volatiliteyi yükseltiyor mu?

 

Borsa yatırımcılarının en büyük 5 hatası

 

Borsa yatırımcıları için resesyonlar fırsat mı?

 

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)