E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaPiyasaHisselerde boğa piyasası sinyalleri güçleniyor---

Hisselerde boğa piyasası sinyalleri güçleniyor

Hisselerde boğa piyasası sinyalleri güçleniyor
20 Eylül 2021 - 13:08 borsagundem.com

Hisse piyasalarında büyüme yavaşlamış olsa da bu olumsuz değerlendirilmiyor. Yavaş büyüme, daha güçlü bir büyümeye işaret ediyor.

BORSAGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ

2008 finansal krizi döneminde, birçok kişi aceleyle hisse satışı gerçekleştirdi. Kısa vadede hisselerden çıkış yapanlar kararlarının doğru olduğunu düşünmüş olsa da, uzun vadede bu hamle yatırımcılara pahalıya patladı. Yatırımcıların piyasalara dönüş yapabilmesi yıllar aldı. Krizin ilk dönemlerinde hisselerden çıkış yapan yatırımcılar bu süreçte nakit ağırlıklı birikimleri nedeniyle zarar etti. Bu nedenle ayı piyasası taraftarı olmak yatırımcılar için risk alma biçimlerinden bir tanesi.

Hisse satın almak için en iyi nedenlerden bir tanesi ise S&P 500 endeksinin son 150 yıldaki fiyatı. Financial Times’ın haberine göre ABD hisseleri inanılmaz derecede güçlü bir servet makinesi ve yatırımcıların paralarının bu alanda uzun süre durması gerekiyor. Birçok yatırımcı elbette 150 yıllık bir süreçte yatırım yapmıyor. Ancak sıradan bir yatırımcının yatırım süresi olan yaklaşık 24 yıllık süreç ve 12 yıllık süreçler de ayı piyasası taraftarlarını endişelendiriyor.

Aynı zamanda 2021 yılının borsa değerlemelerinin 1929 ve 2000 yıllarıyla benzerlik göstermesi de edişe yaratıyor. Hisse değerlemeleri yükselirken kar ve ekonomik büyüme yavaşlıyor, piyasa liderliği çok daha az sayıda hissenin eline geçiyor ve yatırımcı algısı değişiyor. Ancak öncelikle yatırımcının aldığı risk ve yatırımcıların parasını yöneten uzmanların aldığı risk arasında bir ayrım yapmak gerekiyor. 1929 ve 1954 yılları arasında yatırımcıların reel toplam getirisi yıllık %4 oldu.

Bu rakam harika olmasa da kabul edilebilir bir getiri seviyesi. Zira bu dönem piyasaların tarihinde gördüğü en sert koşulların yaşandığı bir süreçti. ABD’de büyük depresyon yaşanmış, İkinci Dünya Savaşı yaşanmıştı.

Temettüler 2000 yılındaki zirve ile 2013 yılının ilk dönemleri arasında pozitif reel getiri oluşturmak için yeterli değildi. Ancak 20 yıl boyunca hisse tutan yatırımcılar yine de yılda %4 getiri elde ediyordu. Üstelik bunlar en kötü sonuçların alındığı yıllar. Bu nedenle yatırımcıların zirve noktalarında da, dipte de hisse alımı yapmaya devam etmesi gerekiyor. Ancak para yöneticileri için durum çok daha farklı. Bunun nedeni ise yatırım yöneticilerinin bu süreçlerde kovulma ihtimallerinin yüksek olması. Yaklaşan bir ayı piyasasında müşterilerinin parasını büyük oranda hisselerde tutan bir uzmanın aldığı risk oldukça yüksek. Bu nedenle bir ayı piyasasının eşiğinde olma ihtimalimiz, yatırım uzmanlarının dikkatli olmasını gerektiriyor.

Yale Üniversitesi Profesörü Robert Shiller hisselerin getirilerinden ABD’nin 10 yıllık Hazine tahvili getirilerini çıkararak bir ölçüt geliştirdi. Bu şekilde hisse ve tahvil yatırımlarının getirileri ölçülebiliyor. Şimdilerde hisse getirilerinin, tahvil getirileri karşısında gösterdiği performans “al” sinyali olarak görülmüyor. Ancak bu durum “sat” sinyali olarak da yorumlanmıyor. borsagundem.com'un derlediği bilgilere göre benzer durumlar 1980’lerin sonunda, 2008 yılında ve 2011 yılında da görüldü.

Bu üç dönemin ardından da güçlü getirilerin sağlandığı on yıllık süreçler yaşandı. Bu da hisse yatırımlarını elde tutmak için oldukça iyi bir neden. Düşük tahvil getirileri elbette birçok yatırımcıyı hisse alımına yöneltiyor ve bu da hisse fiyatlarını destekliyor. Ancak bu yeterli bir neden değil. Örneğin Japonya ve Avrupa’da oranlar oldukça düşük ancak bu bölgelerde hisse piyasaları ABD’de yaşanan yüksek performanslı on yıl gerçekleşmedi. İkincisi boğa piyasalarının genellikle panik içinde sona erdiğini unutmamak gerekiyor.

Panik dönemlerinde ise yatırımcılar çeşitli varlıkların getirilerinden şikayet ederek beklemiyor ve hızlı bir şekilde nakde geçiyor. Bu nedenle hisse getirilerinin tahvil getirilerinden çok daha yüksek olmasının dışında da bir güvenceye ihtiyacımız var. Bunun ise üç kaynağı bulunuyor. Kurumsal karlar oldukça güçlüyken şirketlerin büyümesi yavaşlıyor ve bu da güçlü bir temel oluşturuyor. 2022 yılı için S&P 500’ün getiri büyümesi %9,5. Benzer bir şekilde gayrisafi yurtiçi hasıla büyümesi de yavaşlıyor ancak yine de trendlerin üzerinde seyrediyor.

ABD Merkez Bankası (FED) Atlanta Şubesi’ne göre içinde bulunduğumuz çeyrekte çıktılar %3,6 oranında büyüme gösteriyor. Korona virüsün Delta varyantı etkisini kaybettiği, tedarik darboğazları ortadan kalktığı ve bir mali destek daha geldiği takdirde gelecek yıl büyüme hızlanabilir. Tüm bunların ışığında ABD hisselerine yatırım yapmak için doğru zamanın geldiği görülüyor. Ancak elbette enflasyon kontrolden çıktığı ve FED’in bunu durdurmak için ekonomiyi resesyona sürüklediği bir senaryoda oldukça farklı sonuçlar yaşanabilir.

Piyasalar Fed’den ne bekliyor?

 

Evergrande Wall Street’i de vurdu

 

Dolar, küresel piyasalarda güçleniyor

 

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (3)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)