Hisse senetlerinde risk artıyor mu

ABD'de Trump yönetiminin etrafını çevreleyen suçlamalar gün geçtikçe dozajını artırıyor. ABD Başkanı Donald Trump, eski güvenlik danışmanı Flynn hakkındaki soruşturmaya son vermesi için görevden aldığı FBI Başkanı Comey'e baskı yaptığı ve bazı gizli bilgilerin Ruslara verildiği suçlamaları ile karşı karşıya. Bu son haberler öncesinde de ABD Adalet Bakanlığı, FBI'ın Rusya'nın 2016 Başkanlık seçimine müdahalesinin bulunduğu iddialarını incelemek üzere özel bir müşavir görevlendirmişti. Bu üç başlık ve devamının da gelebileceğine yönelik söylentiler küresel piyasaları sarsmış durumda.

TRUMP RÜYASI SON MU BULUYOR?

Kasım 2016’daki ABD Başkanlık seçimlerinin ardından piyasalar çok kısa süreli bir şok yaşasa da Trump'ın büyümeye yönelik vaatleri piyasalarda güçlü bir yükseliş trendine neden olmuştu. Ancak Başkanlığı devralmasının ardından uygulamada çok ciddi zorluklarla karşılaşması başta büyük altyapı projelerini ve vergi indirimleri olmak üzere vaatlerini hayata geçiremeyeceğine yönelik endişeler, bir süredir bu coşkunun yerini bekle-gör stratejisinin almasına neden oldu. Son günlerde ortaya çıkan tartışmalar ise ABD'de önceliğin bir süre ekonomiden siyasi tartışmalara kayacağını işaret ediyor. Bu durum Başkanlık seçimi sonrası ortaya çıkan güçlü büyüme beklentilerinin ciddi oranlarda zayıflamasına neden olabilir. Bunun yanında beklenen büyük vergi indirimi de ötelenebilir. Tüm bunlar şirketlerin büyüme beklentilerinden, Fed faiz artışı beklentisine kadar birçok şeyi değiştirebilir. Nitekim son gelişmeler sonrası hala faiz artışı beklentisi kuvvetli olsa da Fed faiz artışı için haziran olasılığına yönelik beklentilerde düşüş yaşanıyor.

VOLATİLİTE GERİ Mİ DÖNÜYOR?

Uzunca bir süredir global ölçüde bazı istisnalar dışında hisse senetleri endekslerinin yıl içi hatta tarihi yüksek seviyelerde dar bir bant içinde dalgalandığını görüyorduk. Günlük dalgalanmalar yaşansa da endekslerdeki haftalık aylık değişimler düşük eğimli dar bir bant içinde gerçekleşiyordu. Piyasalardaki oynaklığı ölçen birçok göstergede de bu durum net bir şekilde görülüyor. S&P endeksine dayalı opsiyonların oynaklığım ölçen volatilite endeksi VIX, nam-ı diğer korku endeksi, 2000'ler sonrası en düşük seviyelerine çıpa atmış durumda. Ancak son haftalarda burada zaman zaman sert hareketler görülmeye başlandı. Mart sonu ve nisan ayı başlarında Trump'a yönelik söylemler, ABD'nin Suriye'yi füze ile vurması ve Kuzey Kore gerginlikleri VIX'in sert bir şekilde yükselmesine neden olmuş ancak kısa sürede bu şok atlatılmıştı. Geçtiğimiz hafta Trump hakkında ortaya atılan yeni iddialar ve şu an için çok olası görünmese de Trump'ın azline yönelik söylemler ABD'de korkuların ve dolayısıyla da volatilitenin artmasına neden oldu. VIX Nisan ayı başından sonra geçtiğimiz hafta da 500 günlük ortalamasını test ederek buradaki biriken stresi gösterdi. VIX Endeksi'nde 500 günlük ortalama ve 2016 başından itibaren devam eden düşüş trendi ilerleyen haftalar için önemli birer referans noktası olacak. Dip seviyelerde VIX'te görülen son harekeler yukarı yönlü bir hareketin hazırlığını işaret ediyor olsa da bu seviyeler aşılmadan kalıcı bir stres artışından bahsetmek zor. Ancak başta da ifade ettiğimiz gibi buradaki son hareketler geleceğe yönelik endişelerin arttığının da bir işareti. Bu nedenle bir süre risk iştahında düşüş yaşanabileceği ve piyasalarda düzeltmeler görülebileceği göz önünde bulundurulmalı.

İÇERDE VE DIŞARDA SİYASET ÖN PLANDA

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Anayasa değişliğinin ardından Adalet ve Kalkınma Partisi'nin başına tekrar geçmesi, kabinede revizyon beklentilerini artıran bir unsur. Özellikle kamu bankaları ve bazı ekonomi birimlerinde genel kurulların ertelenmiş olması, kabine değişliği özellikle de ekonomi yönetiminde bazı değişiklikler olabileceği beklentisini artırmış durumda. Önemli bir veri gündeminin olmadığı haftada bu konulardaki gelişmeler ve beklentiler ön plana çıkabilir. Yeni bir ekonomi paketi açıklanabileceği yönündeki söylemler de bu hafta netlik kazanabilir. Bu nedenle içeride siyasetteki gelişmelerin fiyatlamalar üzerindeki etkilerinin daha ağır basacağını düşünüyoruz. Bununla birlikte küresel ölçüde piyasaların ana gündemini Trump ve ABD'deki politik gelişmeler almış durumda. Yurtiçi piyasaların da öncelikle buradaki gelişmelerden etkilenmesi beklenebilir. ABD'deki tartışmalar daha da alevlenecek ve Trump aleyhine yeni belge ve bilgiler ortaya çıkacak olursa küresel ölçüde riskten kaçış hızlanabilir. Bu nedenle öncelikle yurtdışında buradan gelecek bilgi akışı yakından takip edilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Yurtiçindeki gelişmelerin kısa vadeli ayrışmalar sağlasa bile, piyasalarımızı olası bir küresel türbülanstan korumaya yetmeyebileceğini düşünüyoruz.

HİSSE SENETLERİNDE RİSK ARTIYOR

Endekste geçtiğimiz hafta günlük bazda sert hareketler yaşansa da geçtiğimiz hafta ifade ettiğimiz kritik destek ve direnç seviyelerinin geçerliliğini koruduğunu söylemek mümkün. Endeksin yılbaşından sonra başlattığı yükseliş trendi bu hafta 93.500 civarında bulunuyor. Bu hafta herhangi bir gerekçe ile 93.500 altına sarkılacak olur ise satışların sertleştiğini görebiliriz. Orta vadede ise 91.000/91.500 aralığı en güçlü destek konumunda bulunuyor. Buraya kadar olacak geri çekilmelerin alım fırsatı olarak değerlendirilebileceğini düşünüyoruz. Ancak herhangi bir gerekçe ile gelecek haftalarda 91.000 altında kapanış ihtimali doğacak olursa teknik görünümün orta vade için bozulacağı ve düzeltme hareketinin daha uzun bir zamana yayılabileceği göz önünde bulundurulmalı. Şu an için geçtiğimiz hafta test edilen zirve seviyelerin de bulunduğu 96.000-97.000 aralığının güçlü direnç oluşturmaya devam edeceğini düşünüyoruz. Geçtiğimiz hafta da ifade ettiğimiz gibi kısa vade için yukarı yönlü marjın daraldığını, aşağı yönlü risklerin ise daha kuvvetli olduğu görüşümüzü korumaya devam ediyoruz.

DOLAR/TL 3.55 ALTINDA TUTUNAMADI

Son haftalarda sürekli olarak dolar/TL'de 3.55 ve altında 3.48'de güçlü destekler olduğunu, bu bölgenin orta vadeli alım fırsatı oluşturduğunu ifade etmiştik. Önceki hafta bu seviyelerden gelen alımlar ilk kademede güçlü direnç oluşumunu beklediğimiz 3.61-3.62'ye kadar devam etti. Geçtiğimiz hafta ise ABD'de Trump konusunda ortaya çıkan tartışmaların stresi artırdığını ve riskten kaçışın TL gibi diğer gelişmekte olan ülke para birimlerini de vurduğunu gördük. Bu durum kurun 3.61-3.62 direncini hızlı bir şekilde geçmesine neden oldu. Bu hafta yukarıda izleyeceğimiz en önemli direnç bölgesi 3.68-3.70 aralığı olacak. 3.62 üzerinde kalındığı sürece bu bölgenin her an test edilebilir olduğu göz önünde bulundurulmalı. Sonrası ABD'de mevcut politik tartışmaların geleceğine bağlı. Aşağıda ise ilk önemli destek noktası bahsettiğimiz 3.61-3.62 aralığı. Herhangi bir nedenle 3.61 altına sarkılacak olursa yeniden 3.55 civarı gündeme gelebilir. Ancak bu bölgeden son dönemde gelen tepkiler bundan sonraki süreçte buralarda kalma ve daha önceki görülen dip seviyelerin altına sarkma ihtimalini ciddi ölçüde azaltmış durumda. Bu nedenle 3.61 altında 3.55 desteğine kadar olan alan yeni alım bölgesi olarak değerlendirilebilir düşüncesindeyiz.

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.