E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaMakro EkonomiUluslararası hisseler için doğru zaman mı?---

Uluslararası hisseler için doğru zaman mı?

Uluslararası hisseler için doğru zaman mı?
23 Ekim 2020 - 16:50 borsagundem.com

Geçmişe bakıldığında uzun vadeli portföylerin küresel çeşitlilikten fayda sağladığı görülüyor

BORSAGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ

Yatırım yapacak birçok alan var ancak gelişmiş ülkelerdeki yatırımcıların çoğu, portföylerini yaşadıkları ülkenin hisseleriyle doldurmayı tercih ediyor. Bu da piyasalar konusunda bazı yanlış anlaşılmalara neden oluyor. Örneğin, S&P 500 “temel ölçüt” kabul ediliyor ama sadece büyük sermayeli ABD hisselerinin bir ölçütü. Aslında bakılırsa, son dönemlerde çoğunlukla büyük teknoloji şirketlerinin performansının temel ölçütü haline geldi.

Amazon, Apple, Google gibi hızlı büyüyen hisseler ve endeksin ağırlığı yüksek olan Nvidia, PayPal ve salesforce.com gibi birkaç diğer hisse 2020’nin liderleri oldu. ABD yatırımcılarının iyi bilinen bu isimlerin bazılarına yönelmesi ve portföylerinin gücünü yükseltmeye çalışması anlaşılabilir. Ancak tarihe bakıldığında, uzun vadeli yatırım portföylerinin küresel çeşitlilikten fayda sağladığı görülüyor.

Bunu gerçekleştirmek son zamanlarda giderek zorlaştı çünkü küresel endeksler de ABD’nin performansını takip etti. Kıyaslama yapabilmek açısından iki ETF’nin performansı karşılaştırıldı: Birincisi S&P 500’ün performansını takip ediyor, diğeri ise MSCI Total International Stock Index’i takip ediyor. İkinci endeksin daha geniş piyasa değeri olduğu için, tam olarak kesin değil ancak bazı önemli bilgiler edinilebiliyor.

Büyük yerli hisselerden oluşan S&P 500 sepeti, son beş yılda, uluslararası endeksi %137 farkla geçti. Bu sepet aynı zamanda 2015’ten bu yana daha kısa sürelerde de beklenenin üzerinde performans gösterdi. Belirtildiği gibi, FANG adı verilen Facebook, Amazon, Netflix ve Google gibi büyük teknoloji hisseleri, yerli endekslerdeki yükselişleri tetikliyor. Bu durum Google’a karşı açılan tekelleşme davasıyla değişebilir mi? Belki, ancak açıklamanın ardından borsaların hareketleri, yatırımcıların haberle sarsılmadığını gösteriyor.

Bunlara ek olarak bu beklenenin üzerinde performans gösterme durumu, Mart ayında küresel çapta ortaya çıkan korona virüs pandemisiyle birlikte başlamadı. Bundan çok daha önce sinyalleri geliyordu. Morningstar, Şubat ayında ABD’nin büyük sermayeli hisselerinin, uluslararası hisselere kıyasla, fiyat performansını yukarı taşıyan temel avantajları olduğunu açıkladı.

Gelişmekte olan piyasalar da geriden geliyor

Genellikle, gelişmiş ülkelerin borsalarından daha iyi performans göstereceği düşünülen gelişmekte olan ülkelerin piyasaları da bu yıl beklenenin altında performans gösteriyor. Aslına bakılacak olursa burada da uzun vadede yerli büyük sermayeli endekslerin geriden geldiği görülüyor.

iShares MSCI Emerging Markets ETF, geçtiğimiz 15 yıl boyunca, S&P 500’ün gerisinden geldi. 2017 yılında endeks için parlak bir an yaşandı ve getirileri %37,28’e yükseldi. Bu durum uzun vadeli yatırım yapanlar için ne anlama geliyor? Portföy dağılımı, piyasa zamanlaması ve performans takibinden oluşuyor. Ancak yatırımcıların her zaman küresel olarak dağılımı yapılmış portföylerinin, ABD dışından hisseler tarafından aşağı çekildiğini izlemesi kolay değil.

Disiplinli yatırımcılar için, yerel ve uluslararası endeks fonlarına yatırım yapmak mümkün. Örneğin IXUS gibi bir ETF’yi takip edebilir de teknik güç gösterdiğinde al sinyallerini bekleyebilirsiniz. Örnek olarak, ETF’nin 63 dolar seviyesinde direnç kırmasını bekleyebilir ve geçtiğimiz yıl durduğu noktadan satın alabilirsiniz.

Diğer yandan %100 küresel portföy dağılımı yapmak isteyen yatırımcılar da olabilir. İlginç bir şekilde birçok emeklilik yatırımcısının finansal planlarında uluslararası hisse çeşitliliği mevcut. Emeklilik geliri için düzenlenen planlar ihtiyaç duyulacak miktara göre çeşitliliği olan bir portföy hazırlanarak oluşturuluyor. Bu gelir hedefine ulaşmak için yüksek bir istatistiki beklenti oluşuyor. Bu istatistiki beklenti, piyasaların yalnızca yukarı yönlü hareket edeceği beklentisi değil. Temelindeki fikir tamamı yüksek korelasyon göstermeyen varlıkları tutmak.

Bir yatırım kötü performans gösterirken, bir diğeri yükselebilir. Çoğunlukla bu strateji sorunsuz bir şekilde kazandırıyor ve yatırımcıların yüksek performans gösteren portföylere sahip olmasını sağlıyor. Ancak bu felsefe, uluslararası hisselerin yıllardır yaptığı gibi, sürekli yavaş hareket eden portföylerini gören yatırımcıları öfkelendirebilir. Birçok yatırımcı bu disipline, zamana ve ilgiye sahip olduğunu düşünebilir. Bu ne kadar mantıklı görünse de duygular genellikle rasyonel düşüncenin önüne geçer.

Küresel portföy dağılımı, olumsuz yanlarına rağmen, yatırımcıların duygusal kararları aşmasına yardımcı olma avantajı taşıyor ve sürekli piyasa hareketlerini takip etme alışkanlığı kazandırıyor.

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (1)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)