E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaEmtia ve Döviz PiyasalarıAltın için doğru zaman geldi mi?---

Altın için doğru zaman geldi mi?

Altın için doğru zaman geldi mi?
17 Ekim 2022 - 13:59 borsagundem.com

Üst üste altı aydır düşüş yaşayan altın, bu süreçte yine de portföylerini çeşitlendirmek ve görece güvenli bir limana yanaşmak isteyenler için doğru adres oldu. Peki altında anlamlı bir toparlanma yakın mı?

BORSAGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

Yıl içinde tüm piyasalarda yaşanan düşüşe altın da eşlik etti. Altı aydır üst üste düşen altını yine de güvenli bir liman olarak gören yatırımcıların sayısı ise hiç az değil. Altın fiyatlarına yakından bakıldığında, yatırımcılarını özellikle hisse senedi piyasalarına kıyasla pek üzmediği daha iyi anlaşılıyor.

Altın, Amerikan Merkez Bankası’nın (Fed) son yıllardaki en agresif faiz artırım döngüsünü gerçekleştirmesiyle birlikte 2018 yılından beri görmediğimiz bir kayıpla Eylül ayında üst üste altıncı ayda da düştü. Fed, enflasyona karşı mücadelesinde bu yıl şimdiye kadar 250 baz puana yakın faiz artırımı gerçekleştirdi ve hisse senetlerinden bonolara ve özellikle de Bitcoin'e kadar birçok varlık sınıfında büyük hasarlara yol açtı.

Yıllık yüzde 7’lik değer kaybı

ETF Trends’ten Frank Holmes’un haberine göre, altın, değerli metallerin uzun zamandır düşmanı olan yüksek faiz oranlarına ve tarihsel olarak güçlü Amerikan Doları’na rağmen çoğu yatırımdan daha iyi bir performans gösterse de genel düşüşe bir istisna olamadı. Yine de, S&P 500 endeksi geçen hafta kapanış itibariyle yıllık bazda yüzde 22 değer kaybederken, altın bu süreçte sadece yüzde 7’lik bir değer kaybına uğradı.

Eylül ayının hisse senetleri için genellikle en kötü ay olduğu bilinir; kural bu kez de işledi ve Eylül ayı S&P 500 için Mart 2020'den bu yana en kötü ay ve 2008 yılından bu yana da en kötü Eylül ayına işaret ederek yüzde 9'dan fazla düşüş yaşadı.

Borsagundem.com'un derlediği bilgilere göre, gelişmekte olan piyasalar da ay boyunca düştü ve endeks ağırlıklarını oluşturan Taiwan Semiconductor, Tencent, Samsung Electronics ve Alibaba hisse senetlerinin tümünde düşüşler yüzde 15 ila yüzde 20 oranları arasında gerçekleşti.

Eylül ayının güvenli limanlarından

Altın ve diğer değerli metaller bu süreçte bir kez daha parladı. Değerli metaller bu ay yaklaşık yüzde 3 oranında soğumasına rağmen, bu performans, ABD Hazinesi ve şirket tahvillerini, yurt içi ve yurt dışı hisse senetlerini, emtiaları ve Bitcoin'i yenmek için yeterli oldu. Eylül ayındaki kan banyosunda, altının yatırımcıların portföyünü çeşitlendirebileceği güvenli bir liman olarak geleneksel rolü bir kez daha açıkça görüldü.

Bu süreçte gümüş ise endüstriyel talepte beklenen büyümeye bağlı olarak yüzde 5.7 artışla daha da iyi bir performans sergiledi. Gümüşün bu yüksek performansında, ABD’de yenilenebilir enerjiye şimdiye kadarki en büyük devlet yatırımı olan Enflasyonu Düşürme Yasası'nın Ağustos ayında geçmesinin ardından üretimi ve kurulumu önemli ölçüde artacak olan güneş panellerinde kullanılmasının büyük rolü oldu. Bu veriye paralel olarak, üçüncü çeyrekte en iyi performans gösteren iki S&P 500 hissesi de rüzgar ve güneş enerjisi şirketleri olan Enphase Energy ve Constellation Energy oldu.

Madencilik hisseleri düşüş trendinden çıktı

Bu arada, kıdemli NYSE Arca Altın Madencileri Endeksi tarafından takip edilen altın ve gümüş madencilik hisseleri, beş aylık bir kayıp serisini kırarak Eylül ayı için yatay seviyede kalmayı başardı. Sektör gerçekten de zorlu bir yıl geçirdi ve madencilik hisseleri, yılbaşından bugüne yüzde 21 oranındaki düşüşle, 2015 yılındaki yüzde 25,5’lik kötü performanstan bu yana gördüğü en kötü yılı yaşıyor.

Ama en kötüsü geride kalmış olabilir çünkü 26 Eylül'de son 52 haftanın en düşük seviyesine ulaştığından beri madencilik hisseleri yaklaşık yüzde 18 oranında artış yaşadı.

İleriye bakıldığında ise madencilik hisseleri, daha fazla büyüme için hazırlanıyor gibi görünüyor. Nisan ayına kadar süren düşüş eğiliminden çıkan endeks, geçen hafta yükseliş sinyali olarak kabul edilebilecek olan 50 günlük hareketli ortalamasının da üzerine çıktı.

Perakende yatırımcılar, ETF'lere kıyasla fiziki altın tercih ediyor

ABD’li perakende yatırımcılar, ETF'lere kıyasla fiziksel külçeyi tercih ediyor gibi görünüyor. Dünyanın dört bir yanındaki altın destekli ETF'lerin art arda beşinci düşüş ayı olan Eylül ayında yaygın çıkışlar yaşadığı görüldü. Dünya Altın Konseyi'ne (World Gold Council - WGC) göre, yatırımcıların yaklaşık 60 ton yani 3,2 milyar dolara eşdeğer olan altını Kuzey Amerika'dan satın aldığı ortaya çıktı.

Aynı zamanda, ABD'de altın sikke satışları için de harika bir yıl olduğu görülüyor. WGC tarafından, ABD Darphanesi'nin American Eagle ve American Buffalo altın sikkelerinin birleşik satışlarının Eylül ayına kadar olan dokuz aylık dönemde 1,3 milyon onsu aştığı bildirildi. Bu rakam, son 22 yılın en yüksek seviyesine işaret ederken, geçen yılın aynı dönemine göre de yüzde 7’lik bir artış anlamına geliyor.

Peki perakende yatırımcılar neden ETF’ler yerine fiziki altına yöneldi? Bunda, somut ve görünür olmanın etkisinin büyük olduğu düşünülüyor.

Genel bir değerlendirme yapıldığında, son iki ila üç yıl içinde hükümetlerin ve merkez bankalarının tarihte görülmemiş seviyede para bastığı görülüyor. Buna karşılık olarak da yatırımcıların, haklı olarak, ‘herhangi bir merkezi otorite tarafından ihraç edilmeyen’, ‘kimsenin yükümlülüğünde olmayan’ ve ‘yoktan var edilemeyen’ somut, maddi varlıklara sahip olmak istemeleri oldukça makul ve mantıklı görünüyor.

Altın haftaya yükselişle başladı

 

Altının kilogramı 982 bin liraya geriledi

 

New York ve Londra’dan çıkan altının rotası İstanbul

 

Altın piyasasında küresel göç

 

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (1)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)