JPMorgan CEO’sundan 75 baz puan uyarısı: FED’in işi bitmedi

BORSAGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

Wall Street’in varlıkları bakımından en büyük bankası olan JPMorgan Chase’in CEO’su Jamie Dimon, ABD Merkez Bankası’nın (FED) faiz kararını sıcağı sıcağına değerlendirdi. YahooFinance’in haberine göre Dimon FED’in faiz kararını sabit tutmasına rağmen enflasyonun kalıcılık göstermesi halinde bir sonraki toplantıda 75 baz puanlık faiz artırımı gelebileceğini ve işletmelerin en kötü senaryoya hazırlıklı olması gerektiği konusunda uyardı.

Borsagundem.com’un derlediği bilgilere göre FED piyasaların genel beklentilerine uyarak kasım ayı toplantısında politika faizlerini %5,25 - %5,50 aralığında sabit tuttu. FED yönetimi ABD ekonomisine ilişkin değerlendirmesinde eylül ayında kullandığı “sağlam” ibaresi yerine “güçlü” tabirini tercih etti. FED açıklamasındaki bu değişiklik geçen hafta yayınlanan üçüncü çeyrek ABD gayrisafi yurtiçi hasıla rakamlarını yansıtır nitelikteydi. Zira rakamlar ABD ekonomisinin güçlü tüketici harcamalarıyla birlikte üçüncü çeyrekte yıllık bazda %4,9 büyüdüğünü gösterdi.

Dimon YahooFinance’teki açıklamasında FED kararına ilişkin, “Bana kalırsa duraklamak konusunda haklılar ve bundan sonra ne olacağını göreceğiz. İşlerinin henüz sona ermemiş olabileceğinden şüpheleniyorum” dedi.

Ünlü CEO gelecekteki faiz artışlarına ilişkin yorumlarında, “Belki 25,50 veya 75 baz puan daha faiz artışı olabilir. Bunu tahmin direkt tahmin etmiyorum. Sadece böyle bir ihtimalin insanların öngördüğünden daha yüksek olduğunu düşünüyorum” açıklamasında bulundu.

FED’in faizleri sabit tutmasında haklı olduğunu vurgulayan JPMorgan CEO’su, “Enflasyonun insanların düşündüğünden biraz daha kalıcı olma ihtimali bulunduğunu ve son birkaç yıldaki mali ve parasal teşviklerinin insanların düşündüğünden daha fazla etkili olduğunu düşünüyorum. İşsizlik çok düşük. Neler olacağını göreceğiz” dedi.

Dimon, aylardır politika faizlerinin hâlâ yükselebileceği ve bu hareketin finans dünyasında oranlar düşükken olduğundan çok daha fazla risk alanları ortaya çıkarabileceği konusunda uyarıda bulunuyor.

CEO, Wall Street bankasının 13 Ekim'deki bilanço açıklamasında, "Bu, dünyanın on yıllardır gördüğü en tehlikeli zamanlar olabilir" demişti. Dimon FED'in parasal sıkılaştırmasının tahvil arzını artırırken yabancı hükümetlerdeki satın alma hızlarını yavaşlatan etkilerinden özellikle endişe duyduğunu söylemişti. Dimon’a göre söz konusu tablo 10 yıllık ABD Hazinesi tahvil getirileri üzerinde daha da fazla baskı uygulayabilir.

Rakipleri kaybederken JPMorgan kazandı

JPMorgan yüksek faiz dönemine göre en iyi konumlanmış banka olarak görülüyor. Dev banka 2020 gibi erken bir tarihte pandeminin ilk günlerinde bankacılık sistemine gelen mevduat akışıyla çok fazla risk almaya istekli olmadıklarının sinyallerini vermişti.

Wall Street devinin bazı rakipleri daha yüksek getiri arayışıyla bu mevduatları uzun vadeli tahvil varlıklarına yatırdı. Ancak FED’in 2022 ve 2023’te faiz oranlarını artırmaya başlamasıyla bu tahvillerin değeri de olağanüstü bir biçimde düştü.

Bankaların bilançolarında görülmeyen ancak etkilerini yoğun bir şekilde hissettiren gerçekleşmemiş zararlar mart ayında ciddi bir bankacılık krizine yol açtı. Likidite sıkıntısı çeken ve tahvillerini zararına satmaya çalışan Silicon Valley Bank’in iflası ise krizin şiddetini gösterir nitelikteydi.

YahooFinance kaynaklarına göre, bahar aylardaki kaosa rağmen bazı bankaların bilançolarını düzeltmek için hâlâ yeterince çaba göstermemesi Dimon’ı endişelendiren önemli konular arasında yer ediyor.

JPMorgan’sa bankacılık krizinin kazanan tarafında yer alıyor. Mayıs ayında düzenleyici kurumların San Francisco merkezli yerel banka First Republic’e el koymasının ardından, JPMorgan, yerel bankanın operasyonlarının büyük bir bölümünün devredilmesine dair açık artırmayı kazandı. First Republic JPMorgan’ı daha kârlı bir finans devi haline getirdi.

JPMorgan üçüncü çeyrekte bir önceki yılın aynı dönemine göre %35 artışla 13,2 milyar dolar kazanarak Wall Street beklentilerini aştı.

Enflasyon uyarısı

2005 yılında JPMorgan’ın bir numaralı koltuğuna oturan Dimon, ABD bankaları arasında en uzun süre görev yapan CEO konumunda. Dimon ayrıca Büyük Buhran’dan sonra ABD ekonomisindeki en büyük kriz olan 2008 Küresel Finans Krizi’nin anılarına sahip tek Wall Street CEO’su olarak da biliniyor.

Dimon, çarşamba günkü röportajında, onlarca yıllık düşük oranların ardından piyasaların "enflasyonun uzun vadeli etkileri" ile karşı karşıya olduğunu söyledi. CEO bu kritik değişikliğin sebebi olaraksa ABD’deki muazzam bütçe açığını, Amerikan hükümetinin yeni harcama programıyla yapılan iç harcamaları ve devletin sosyal yardım ağlarına bağımlı yaşlanan nüfusu gösterdi.

“Geleceğe dair dezenflasyonist hiçbir şey göremiyorum” diyen Dimon, politika faizlerinin uzun süre yüksek kalacağına hazır olunması gerektiğini vurguladı. CEO faizler yüksek kalmaya devam ederken birçok kişinin de hazırlıksız yakalanacağı uyarısında bulundu.

Fed sonrası dolarda son durum

Powell’ın temkinli duruşu, borsada pozitif fiyatlandı

Jamie Dimon: Dünya yüzde 7’lik faiz oranına hazır olmayabilir

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.