E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaPiyasa50 günlük ortalamalar borsalar için anlamlı mı?---

50 günlük ortalamalar borsalar için anlamlı mı?

50 günlük ortalamalar borsalar için anlamlı mı?
17 Nisan 2024 - 14:17 borsagundem.com

Yatırımcıların en çok takip ettiği veri setlerinden biri olan 50 günlük hareketli ortalamalar miadını doldurmuş bir gösterge olabilir. Ünlü borsa yazarı Mark Hulbert söz konusu göstergenin son yıllardaki performansına dikkat çekti

BORSAGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

ABD borsalarının gösterge endeksi S&P 500 pazartesi günü 50 günlük ortalamasının altına geriledi. Bu geçmişte borsaların başının büyük belada olduğu anlamına geliyordu.

Ancak MarketWatch yazarı Mark Hulbert’e göre bu günler eskide kaldı. Borsa yazarı önümüzdeki günlerde borsaların elbette düşmeye devam edebileceğini ancak bu durumun endeksin 50 günlük işlem ortalamasının altında kalmasıyla bir ilgisinin olmayacağını belirtiyor.

Hulbert’e göre 50 günlük ortalamaların borsalar için önemli bir gösterge olduğu dönem 30 yıl önce sona erdi. Üstelik borsa yazarı bu durumun bir tesadüf eseri olmadığını da belirtiyor.

Hulbert 1928’den 1992’nin sonuna kadar hareketli ortalamalara göre uygulanan borsa stratejisinin al ve tut stratejisinden yıllık %5 daha iyi performans gösterdiğini belirtiyor. Söz konusu dönemde borsaların performansı sadece 50 günlük ortalamaların üzerindeyken yatırım yapanlar %14,3, al ve tut stratejisini uygulayanlarsa sadece %9,7 getiri elde edebilmiş. Aradaki fark ise oldukça dikkat çekici.

1993’ün başından bu yılın ilk çeyrek sonuna kadarsa hareketli ortalama stratejisi uygulayanlar al ve tut stratejisine göre %3 daha düşük getiri elde edebildi.

Teknik analiz üzerine çalışan finans profesörlerine göre bu değişimin en önemli sebebi Ocak 1993’te ilk endeks fonu ETF’sinin oluşturulması. İlgili diğer bir faktör de aracı kurumlarının bugün sıfıra yakın komisyon oranlarıyla borsada işlem yapabilmeyi mümkün kılması. Bu faktörlerin her ikisi de yatırımcıların tek bir işlemle hisse senetleri ve nakit arasında çok az maliyetle kolayca işlem yapabilmesini sağlıyor.

Söz konusu gelişmeler 50 günlük hareketli ortalamalara göre piyasalara giren veya satış yapan yatırımcı sayısında önemli bir artışa sebep oldu. Ancak Hulbert çoğu zaman olduğu gibi altın yumurtlayan kazın artık öldüğünü belirtiyor.

Söz konusu altın yumurta uzunca bir süre kırılmamıştı. Zira çok az sayıda yatırımcı hareketli ortalamanın sinyallerine giriş veya çıkış yapabiliyordu. ETF’ler olmasaydı hareketli ortalama stratejisi için çok sayıda işlemin tek tek yapılması gerekirdi. Tüm bu işlemleri gerçekleştirmiş olsanız bile bu işlemleri aynı anda yürütmek imkansız olurdu. Zira bahsedilen dönem internetten önceydi.

Diğer bir engel de her bir hisse senedine yatırım yapılacak dolar miktarını belirlemek olabilirdi. Piyasa göstergeleri ya piyasa hacmine ya da fiyata göre ağırlıklandırılır. Bu senaryoda ise diğer başka faktör de önemli aracılık komisyonları olabilirdi. Bu komisyonlar, neredeyse her stratejinin teorik kârlılığını tüketecek kadar yüksekti. Örneğin, 1928'den 1992'ye kadar, her işlem için %1'lik bir komisyon (ki bu muhafazakar bir tahmindir), 50 günlük hareketli ortalamanın getirisini yıllık %14,3'ten yıllık %1,0'a kadar düşürebilirdi.

Otuz yıllık bir düşük performans döneminin, 50 günlük hareketli ortalama stratejisi takipçilerinin havlu atmasına yol açacağını düşünebilirsiniz. Ama yanılıyorsun. Zira Hulbert’in derlediği bilgilere göre hâlâ birçok analist 50 günlük ortalamanın kırıldığını ve borsaların tehlikede olduğunu söylüyor.

Diğer hareketli ortalamalar için durum ne?

50 günlük ortalamalar yatırımcıların takip ettiği tek hareketli ortalama göstergesi değil. Zira 200 günlük hareketli ortalama gibi göstergeler de takip ediliyor. Üstelik Hulbert bu göstergelerin bazı durumlarda daha iyi performans gösterebildiğini bile belirtiyor. Ancak, borsa yazarı hareketli ortalamaların son 20 işlem günü kadar kısa ve 200 gün kadar uzun dönemleri kapsayıp kapsamadığına bakılmaksızın, uzun vadeli geçmiş performanslarının eşit derecede hayal kırıklığı yarattığını belirtiyor. Benzeri bir karşıt çıktı piyasa teknisyenlerinin kullandığı diğer hareketli ortalama ölçütleri için de geçerli.

Tüm bunlara bakıldığında geniş çapta borsaların yatırım trendlerini takip etmediği görülüyor. Hulbert’e göre birçok yatırımcı buna inanmakta zorlanabilir. Zira borsa tarihine bakıldığında boğa ve ayı piyasaları gibi farklı yukarı ve aşağı eğilimlerin olduğu izlenimi edinilebilir. Ancak piyasaların izlediği eğilimler çok çeşitli uzunluklarda ve büyüklüklerde. Dolayısıyla eğilimler ancak sonuçlar ortaya çıktığı zaman anlaşılabiliyor.

Wall Street kaderini FED değil bilançolar çizecek

 

Yatırımcının rotası nereye döndü?

 

Bank of America’dan borsada uzun vadeli boğa piyasası sinyali

 

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)