E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaGündemPutin hangi nükleer silahı kullanacak?---

Putin hangi nükleer silahı kullanacak?

Putin hangi nükleer silahı kullanacak?
04 Ekim 2022 - 16:41 borsagundem.com

Rus ordusu Ukrayna’da zemin kaybettikçe Putin’in nükleer seçeneği de seslendirilir hale geldi. Financial Times’ın haberine göre Putin’in nükleer silahları kullanmak için üç farklı opsiyonu bulunuyor

BORSAGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

Dünya 1962 Küba Füze Krizi’nden bu yana küresel güvenliğe yönelik en büyük nükleer tehditle çalkalanıyor. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin Ukrayna işgalinde zafer elde edebilmek için nükleer silah tehdidini kullanmakta çekinmiyor.

Putin geçen hafta, Ukrayna'nın dört doğu eyaletini tek taraflı olarak Rusya'nın bir parçası ilan ettikten sonra Rusya'yı güvende tutmak için "mevcut tüm araçları" kullanacağını söyledi. ABD, 1945'te Japonya'ya iki atom bombası attığında "bir emsal oluşturmuştu" diye ekledi.

Hafta sonu Rusya yönetimine bağlılığıyla bilinen Çeçen Lider Ramazan Kadirov, Rusya Devlet Başkanı'na Ukrayna'da "düşük verimli nükleer silahlar" kullanmayı düşünmesini önerdi. Öneri pazartesi günü Kremlin tarafından reddedildi. Putin'in sözcüsü Dmitry Peskov, Rusya'nın askeri doktrinine göre Rusya'nın ilk önce vurulması veya devletin varlığının risk altında olması durumunda nükleer silah kullanımını engelleyecek hiçbir husus olmadığını ve doktrinin bu silahların konuşlandırılmasına izin verdiğini söyledi.

Batılı yetkililer ve askeri uzmanlar, Putin'in nükleer silah konuşlandırma riskinin düşük olduğuna inanıyor. Ancak Rus kuvvetlerinin güneydoğu Ukrayna'da zemin kaybetmesinin riskleri arttığının da farkındalar.

Financial Times’ın haberinde Putin’in kullanması muhtemel olan nükleer silahlar hakkında bilinenler masaya yatırıldı.

Taktiksel veya stratejik nükleer silahlar

Küba Füze Krizi, herhangi bir savaş alanından binlerce mil uzaktaki tüm şehirleri yok edecek kadar güçlü olan ‘stratejik’ nükleer silahlarla ilgiliydi. Ukrayna'daki mesele bunun yerine daha küçük, sözde ‘taktiksel nükleer silahlar’ etrafında dönüyor.

Bu daha küçük nükleer savaş başlıkları savaş alanında kullanılmak üzere tasarlanıyor ve belirli bir alandaki hedefleri yok etmesi hedefleniyor. Buna rağmen, savaş başlıklarının çoğu ABD tarafından Hiroşima'ya atılan atom bombasından daha güçlüdür. Borsagundem.com’un derlediği bilgilere göre İkinci Dünya Savaşı’nı bitiren atom bombalarından biri olarak da bilinen ‘Little Boy’ adındaki nükleer silah yaklaşık 20 kiloton dinamitle eşdeğer patlayıcı gücüne sahipti.

Birleşik Krallık Müşterek Kuvvetler Komutanlığı Eski Başkanı General Sir Richard Barrons pazartesi günü BBC’ye yaptığı açıklamada, “Savaş alanında kullanım için taktik nükleer füzeler genellikle bir ila 50 kiloton (dinamit) arasında bir verime sahiptir” dedi.

ABD ve Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği arasındaki Soğuk Savaş sırasında bu iki devlet büyük miktarlarda nükleer silah stoğu biriktirdi. Ancak Soğuk Savaş’ın sona ermesinin ardından ABD, Atom Bilimcileri Bülteni tarafından yayınlanan 1989 tarihli bir analize göre, " konvansiyonel silahların işini giderek daha verimli ve daha iyi yapabileceğine" inanarak 230 tanesi dışında tüm nükleer silahlarından vazgeçti. Rusya ise yaklaşık 2.000 taktik nükleer savaş başlığını korudu. Söz konusu başlıklar Kalibr seyir füzeleri veya Islander balistik füzeleri gibi geleneksel patlayıcıları hedefe göndermek için kullanılan çeşitli sistemlere yerleştirilebilirler ve karadan veya denizden fırlatılabilirler.

Gösteriş amaçlı saldırı

Uzmanlar, Rusya'nın taktiksel nükleer silahları kullanabileceği üç yol görüyor.

Bunlardan birincisi göstermeye dayalı ve kimseyi öldürmeyen bir nükleer saldırı. Yeraltında, Karadeniz üzerinde, belki de Ukrayna'nın üstündeki gökyüzünde yüksek bir yerde veya Yılan Adası gibi ıssız bir yerde bir patlama olabilir.

Patlamanın elektromanyetik darbesi, korunmasız elektronik ekipmanı yok edecek ve radyoaktif serpintiye yol açacak büyüklükte olsa da 48 saat içinde ilk radyoaktif patlamanın etkileri yaklaşık yüzde 1'ine düşecektir. Patlama ile yükselen bir buluta emilen radyoaktif tozun çoğu, patlamadan sonraki 24 saat içinde yakındaki toprağa geri yerleşerek güçlü bir biyolojik tehdide neden olabilir. Diğer parçacıklar da hakim rüzgarlar tarafından dağılabilir ve dünyanın büyük bir kısmında çok daha düşük konsantrasyonlarda etki edebilir.

Söz konusu saldırı, "tırmanma merdivenini" başlatacak ve büyük bir şehre Rus saldırısı olasılığını artıracaktır. ABD Başkanı Joe Biden'ın 16 Eylül'deki bir röportajında söylediği üzere bu tür bir saldırı muhtemelen hiçbir askeri kazanç elde etmediği gibi küresel bir tepkiye yol açacak ve Rusları "dünyada hiç olmadıkları kadar parya" haline getirecektir.

Bu nükleer silah gösterisinin etkisi, Rusya'nın nükleer silahlar konusundaki tabuları yıkmaya hazır olduğunu, ancak patlayıcı güçlerini sonuna kadar kullanma konusunda temkinli davrandığını göstereceği için belirsiz olabilir.

King's College London'da Savaş Çalışmaları Profesörü Sir Lawrence Freedman'a göre söz konusu belirsizlik ABD'nin 1945'te Hiroşima'ya nükleer bomba atmadan önce gösteri seçeneğini reddetmesinin önemli bir nedeniydi.

Kritik hedeflere yönelik nükleer saldırı

İkinci olasılık, Ukrayna'nın askeri hedefine veya kilit bir altyapı tesisine yönelik bir saldırı. Örneğin, Zaporijya Nükleer Santrali'ne yapılacak bir füze saldırısı.

Bu saldırının ne kadar yararlı olacağı da tartışmaya açıktır. Ukrayna'nın askeri kuvvetleri oldukça dağınık bir şekilde ilerliyor. ABD ordusu çalışmaları, bir kilotonluk bir savaş başlığının ciddi hasar verebilmesi için bir tankın 90 metre yakında patlaması gerektiği sonucuna varmıştır.

Bazı uzmanlar, Rusya'nın şu anda kendi toprağı olarak gördüğü illerdeki savaş alanı hedeflerini nükleer silahlarla vurmasının pek mantıklı olmayacağını söylüyor. Rusya'nın zayıf motivasyonlu ve kötü donanımlı ordusu da radyoaktif serpintiye maruz kalacaktır.

 

Bir NATO üyesine nükleer saldırı

Üçüncü ve krizi en fazla en tırmandıracak hamle ise bir Rus düşünce kuruluşu olan Carnegie Moskova Merkezi'nin Eski Başkanı Dmitri Trenin'in önerdiği üzere, ABD de dahil olmak üzere bir NATO üyesine yönelik bir saldırı olacaktır.

Geçen hafta bir devlet televizyonuna verdiği röportajda Trenin, Rusya'nın caydırıcılığının etkili olması için ABD'ye nükleer saldırı konusunda ciddi olduğunu göstermesi gerektiğini söyledi. Trenin Batı'nın, Putin'in savaş alanındaki yenilgilere yalnızca Ukrayna'ya karşı nükleer silah kullanarak cevap vereceğini varsaymasının da yanlış olduğunu da sözlerine ekledi.

Trenin, "Saldırının savaş alanını değil, belirli bir mesafeyi vurması tamamen mümkün" ifadelerine yer verdi.

NATO’nun 5. Madde’si tetiklenir mi?

Batı'nın NATO'ya yönelik bir saldırıya nasıl tepki vereceğini tahmin etmek zor. Zira böyle bir saldırı durumunda NATO üyelerinden toplu savunma tepkisi isteyen 5. Madde tetiklenecektir.

Geçen ay Biden'ın Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, Rusya'nın nükleer kullanımının ne gibi sonuçlar doğurabileceğini belirtmeden "yıkıcı sonuçları" olacağını söyledi. Ayrıca, ABD'nin Moskova ile yaptığı özel görüşmelerde Batı'nın nasıl tepki vereceğini "dile getirdiğini" açıkça belirtti. Pazar günü NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, "Rusya için ciddi sonuçlar" konusunda uyardı.

Bu sonuçlar emekli CIA Direktörü ve ABD Ordusu Generali David Petraeus'un pazar günü önerdiği üzere, Rusya'nın Karadeniz filosunu yok eden konvansiyonel bir askeri saldırıyı içerebilir.

Ancak Batılı yetkililer, Putin’in NATO üyesi olmayan Ukrayna'yı hedef alsa bile, caydırıcılık unsuru belirsizliğe dayandığı için misilleme tehditlerinde genel olarak belirsiz kalacağını belirtiyor.

Türkiye’nin yakından tanıdığı isimden nükleer uyarı!

 

AB: Putin nükleer silah konusunda blöf yapmıyor

 

Açık açık tehdit ettiler: Nükleer silah kullanabiliriz!

 

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (1)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)