Piyasalarda artan jeopolitik gerilimlerin etkisi

Asya borsaları, bazı Fed yetkililerinin şahin yorumlarının ve artan jeopolitik gerilimlerin ki – İsrail,  bu hafta Şam’da İranlı generallerin öldürüldüğünden şüphelenilmesinin ardından olası bir misilleme saldırısına hazırlık yapmış ve Başbakan Netanyahu,  “bize zarar veren veya zarar vermeyi planlayan herkese” zarar vereceğini söylemesi ana etmendir –  risk hissiyatını olumsuz etkilemesiyle Cuma günü gerilerken, yatırımcılar da günün ilerleyen saatlerinde açıklanacak ABD istihdam verileri öncesinde temkinli davrandı.

Hindistan’ın para politikası komitesi, enflasyonun yüzde 4 hedefine doğru sürekli bir düşüş göstermesini ve ekonomik büyümenin de güçlü kalmasını beklentisi doğrultusunda üst üste yedinci politika toplantısında ana borç verme faiz oranını beklentilere paralel olarak %6,5 seviyesinde tuttu.

MSCI’nın Japonya dışındaki Asya-Pasifik hisselerini içeren en geniş endeksi,riskten kaçınmanın piyasa havasına hakim olmasıyla ABD piyasalarındaki düşüşe uydu ve %0,5 düştü. Çin’deki tatil aynı zamanda ticaret koşullarının da zayıflamasına imkân verdiğinden ve Nikkei’i de kısmen daha fazla faiz artırımı beklentisi ve yendeki güçlenmenin baskısıyla % 2’den fazla geriledi. Ortadoğu gerilimi nedeniyle Euro stoxx 50 endeksi vadeli işlemlerinin hâlihazırda %1,5’ten fazla düşüş yaşaması nedeniyle Avrupa’nın da bu durumdan etkilenmemesi pek mümkün değil, İngiltere’nin FTSE vadeli işlemleri de aynı şekilde %1,4’ten fazla düştü.

Bu hafta açıklanan bir dizi sağlam ABD ekonomik verisi, Fed’in genişleme hızı ve ölçeğine ilişkin şüpheleri artırdı. Ancak ABD hizmet sektörünün soğuması ve Fed Başkanı Jerome Powell’ın bu haftaki yorumları, faiz indirimlerinin bu yıl içinde başlayabileceği görüşünü güçlendirdi. Diğer bazı Fed yetkilileri, ABD ekonomisinin hâlâ dirençli olması nedeniyle gerekli olan genişleme miktarı konusunda daha muhafazakâr bir görüş benimsedi; özellikle Minneapolis Fed Başkanı Neel Kashkari, gece boyunca daha şahin bir duruş sergiledi ve enflasyondaki ilerleme durmaya devam ederse bu yıl faiz indirimlerine hiç gerek kalmayabileceğini söyleyecek kadar ileri gitti.

Faiz oranlarında düşüş döngüsünün başlayacağını öngören çok sayıda yatırımcı vardı.  İlk başta bunun gecikmeli olarak gelebileceğini kabul etmeye istekliydiler ama şimdi bunun bu yıl gelip gelmeyeceği konusunda biraz şüphe var.

Faiz oranı beklentilerini yansıtan iki yıllık Hazine getirisi 3,4 baz puan düşüşle %4,645’e gerilerken, gösterge 10 yıllık tahvilin getirisi 4,8 baz puan düşüşle %4,307 oldu. Dolar, Fed’in Haziran olmasa da Temmuz ayına kadar faiz indirimine gideceği beklentisiyle iki haftanın en düşük seviyesine gerilerken, ABD para biriminin altı para birimine karşı ölçüsü olan dolar endeksi %0,01 düştü,

Petrol fiyatları, jeopolitik gerilimlerin ve üretim kesintilerinin Fed’in faiz indirimlerine ilişkin temkinliliği gölgede bırakmasıyla kazançlarını artırdı, Haziran ayı Brent vadeli işlemleri %1,5 artışla varil başına 90,65 dolara, Mayıs ayı ABD WTI vadeli işlemleri %1,4 artışla varil başına 86,59 dolara yükseldi.

Altın fiyatları tüm zamanların en yüksek seviyesini gördükten sonra biraz nefes aldı ve

ABD altın vadeli işlemleri %0,2 düşüşle ons başına 2.308 dolara geriledi.

Ons altında 2.500 dolar beklentisi

Günün önemli şirket haberleri 05/04/2024

İşte bir sene içinde piyasayı sarsacak hisseler

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.