FED 100 baz puan derse borsalara ne olacak?

BORSAGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

ABD borsaları ağustos ayı enflasyon rakamlarının beklentilerin üzerinde gelmesinin ardından salı günü büyük bir şoka uğradı. Dow Jones Endeksi bir günde 1200 puanın üzerinde düşerek Haziran 2020’den bu yana en kötü performansını geçirdi. Yatırımcılar ABD Merkez Bankası’nın (FED) ülke ekonomisini resesyona götürecek agresif sıkı para politikası adımları atmasından endişe ediyor.

Wall Street uzmanlarının büyük çoğunluğu gelecek hafta FED’in faizleri 75 baz puan artırmasını bekliyor. Ancak borsagundem.com'un derlediği bilgilere göre özellikle enflasyon rakamlarının ardından 100 baz puanlık daha agresif bir faiz artırımı senaryosuna destek de her geçen gün artıyor. CME Group’un FedWatch göstergesine göre yatırımcılar FED’in faiz oranlarını 100 baz puan artırması ihtimaline %20’lik oran veriliyor.

Nomura Securities'deki ekonomistler, önümüzdeki Çarşamba günü sona erecek olan FED toplantısı için tahminlerini değiştirdiler ve şimdi merkez bankasının oranları 100 baz puan artıracağını ve ardından Kasım ve Aralık aylarındaki toplantıların her birinde 50 baz puanlık artışlar olacağını tahmin ediyorlar. Japon yatırım bankasından yapılan açıklamada, “Ağustos TÜFE raporu bir dizi yukarı yönlü enflasyon riskinin gerçekleşebileceğini öne sürüyor” ifadelerine yer verildi.

Forbes’un haberine göre borsa araştırmaları firması CFRA’in Baş Yatırım Stratejisti Sam Stovall FED’in faizleri gelecek hafta 100 baz puan artırması halinde piyasa çevrelerinin ciddi anlamda endişeleneceğini söyledi:

“FED’in kendi zaman çizelgesine güvenmediği ve gerçekten de çok dramatik bir şekilde para politikasını sıkılaştırılabileceği ve ekonomiyi resesyona sokabileceği anlamına gelir."

FED’in faiz oranlarını en son 100 baz puan artırdığı zaman, Paul Volcker'ın FED başkanı olduğu kırk yıldan fazla bir süre önceydi. CFRA Research'e göre, FED, Kasım 1978 ile Mayıs 1981 arasında (Volcker dümeni ele aldıktan sonra) yedi kez faiz oranlarını 100 baz puan artırdı. Enflasyon Kasım 1978'de %9’dayken Mart 1980'de %14,6 ile zirveye ulaşmıştı. Çekirdek enflasyon ise %8,5’ten Haziran 1980'de %13,6 ile zirve yapmıştı.

CFRA verilerine göre, 100 baz puanlık faiz artırımları sırasında piyasalar %60 ihtimalle düştü ve S&P 500 Endeksi bir aylık süreçte ortalama %2,4 eksideydi. Hisse senetleri bu büyüklükte bir faiz artışından üç ay sonra bile düşüş gösterirken, piyasalar ancak altı ay sonrasında dengelenebildi. Bu altı ay sonrasında ise S&P 500 ortalamada sadece %0,1 yükselebildi.

Tarihteki 100 baz puanlık yedi faiz artışının altısından Volcker sorumluydu. İlkini ise selefi G.William Miller zamanında gelmişti. Volcker, enflasyonu gerekli herhangi bir yolla düşürmeye güçlü bir şekilde odaklanarak, göreve geldikten kısa bir süre sonra, 1980'de dört kez faiz oranlarını derhal 100 baz puan artırdı. İlginç bir şekilde, S&P 500 aslında o yıl %25 yükseldi, ancak FED’in büyük faiz artışları sonunda ekonomiyi yakaladı ve 1981-82 yılları arasında ABD ekonomisi bir resesyona sürüklendi.

Volcker'dan önce, 1970'lerde o zamanki FED Başkanı Arthur Burns, yükselen enflasyona cevap vermekte yavaş kalmıştı. Faiz oranlarını yükseltmek ve düşürmek arasında zikzak çiziyordu. Stovall konuyla ilgili yorumunda FED yönetimine ilişkin, “Sorun şu ki, enflasyonu hiçbir zaman gerçekten çözmediler. FED, 1970'lerdeki hataların aynısını yapmayı planlamıyor” ifadelerine yer verdi.

40 yıl önceki büyük enflasyonist dönemle bazı benzerlikler bulunmasına rağmen, sağlam bir işgücü piyasası ve istikrarlı tüketici harcamaları sayesinde ekonomi bu sefer daha güçlü görünüyor. FED’in yumuşak bir inişe ulaşıp ulaşamayacağı veya agresif parasal sıkılaştırmasının sonunda ekonomiyi Volcker'ın görev süresi boyunca 1980'lerin başındakine benzer bir resesyona sürükleyip sürüklemeyeceği henüz belli değil.

Perşembe sabahı yayınlanan son ekonomik verilerde, perakende satışların beklentilerin altında gelmesi, haftalık işsizlik başvurularının düşmesi ve Philadelphia FED’in imalat anketinin negatife dönmesiyle resmin çok karışık kaldığını gösterdi. Uzmanlar, ekonominin şimdilik hala istikrarlı bir şekilde devam ettiğini, özellikle de güçlü bir işgücü piyasasının önümüzdeki hafta 100 baz puanlık daha büyük bir faiz artışı beklentilerini hafifletmesi gerektiğini belirtiyor.

Comerica Bank’in Baş Ekonomisti Bill Adams önümüzdeki hafta 75 baz puanlık bir faiz artışı öngördüğünü belirterek, “2022 ve 2023'ün geri kalanındaki faiz artışlarının hızı, daha yavaş bir ekonominin ne kadar hızlı bir şekilde daha yavaş bir iş piyasasına dönüşeceğine bağlı olacak” ifadelerine yer verdi.

Stovall ise, “Eğer 100 baz puanlık bir faiz artışı görürsek bu piyasayı bir negatif döngüye sokacak ve hisse senetleri üzerinde çok fazla baskı yaratacaktır. Piyasalar FED’e 75 baz puan artış için bir geçiş izni verdi. Kimse bunun çok hızlı bir artış olduğunu söylemeyecek” açıklamasında bulundu.

Druckenmiller’den borsalar için 10 yıllık karanlık uyarısı

El- Erian: Yatırımcıları zorlu bir dönem bekliyor

Rusya Merkez Bankası faiz indirdi

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.