E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaYaşam-MagazinAli Koç o soruya ne yanıt verdi---

Ali Koç o soruya ne yanıt verdi

Ali Koç o soruya ne yanıt verdi
10 Ocak 2016 - 11:17 borsagundem.com

Koç Ailesi’nin üyesi ünlü iş adamı Ali Koç gelir adaleksizliği için neler söyledi?

Koç Holding Yönetim Kurulu Üyesi Ali Koç Türkiye’nin en çok dikkat çeken, merak edilen iş insanı. B20 Zirvesi’nde yaptığı kapitalizm eleştirisiyle gündeme oturan Koç “Sözlerimin bu kadar çok ilgi çekmesini biraz garipsedim, çünkü aslında bu konu tüm dünyada tartışılıyor” dedi. Habertürk’ten Meltem Ersoy, Ali Koç’a ‘gelir adaletsizliği’ meselesini sordu.
 
-Kapitalizm kelimesini kullanmayıp ‘kapsayıcı büyüme’, ‘eşitsizliğin azaltılması’ gibi kelimeler kullansaydınız, bu kadar gündem olmayacaktı. Bu kelime seçimi kapitalizmi tartışmaya açmak için bilinçli bir tercih miydi?

-Olumlu, olumsuz pek çok görüş aldık. Çoğunluk destekleyiciydi. Bazı kesimlerden konumum nedeniyle kinayeli ve eleştirel yorumlar aldım. Bunun yanında, çok yaratıcı, hoş karikatürleri de gördüm. Mizah yönü ağır basan görüşler de oldu. Ben bunu memnuniyetle karşıladım. Bu memnuniyete olumsuz görüşler de dahil. Eleştiriler arasında bizi daha farklı düşünmeye veya kendimizi daha güzel ifade etmeye yönlendiren görüşler de oldu. Ama bir şey daha gördük ki, kamuoyunda da bu konuları tartışmaya bir ihtiyaç, heves varmış. Yansımalara dair rapor istedim, 2 kalın kitap geldi. Dolayısıyla belki isteyerek belki istemeyerek bir şekilde böyle bir tartışmaya yol açmak beni memnun etti.
 
-Gelir eşitsizliğinin temelinde ne var sizce?

-Benim dile getirdiğim sistem eleştirisinin temelinde, yüzyıllardır emek ve sermaye arasındaki dengede gidip gelen sarkacın bu kez fazlaca sermaye tarafına kaçmış olması yatıyor. Sermayenin getirisi, ekonomideki büyüme hızını ve emeğin getirisini aşınca kapitalist sistem bugün tanıklık ettiğimiz türden eşitsizlikler yaratmaya başlıyor. Aslında insanlık tarihi boyunca ekonomik bölüşümün nasıl olacağı hep tartışılmış. Bu bölüşüm hiçbir zaman tam anlamıyla eşitlikçi olmadı. Bunu beklemek gerçekçi de değil. Bugün geldiğimiz noktada, iki sistem galip çıkmış: kapitalizm ve liberal demokrasi. Eleştiri olduğunda da doğal olarak bu iki sisteme eleştiri oluyor. Benim açımdan konunun temeli, kapitalizmin ortadan kaldırılması ya da yok edilmesi değil, kapitalizmin daha sürdürülebilir, eşitlikçi ve adaletli bir sisteme dönüşmesi. Bu gerekliliği 3 tespitten hareketle söylüyorum: birincisi son 20-30 yılda uygulanan ekonomi politikalarında insanın ne yazık ki odakta olmaması. Örneğin, sermaye, mallar, hizmetler ve bilginin dünya üzerinde serbest dolaşımı mümkünken, insanların serbest dolaşımı hala mümkün değil.  Bırakın insanın çalışacağı ve yaşayacağı ülkeyi serbestçe seçebilmesini, fakir bir ülkenin vatandaşının, seyahat için bile olsa, zengin bir ülkeye gidebilmesi önünde sayısız engel var.  Bugünkü sistemin vahşi kapitalizm diye adlandırılmasının nedeni de bu. İkincisi artan zenginlik ve refahın paylaşımındaki eşitsizliğin derinleşmesi. Üçüncüsü de dünyanın kısıtlı kaynaklarının hoyratça kullanılması. Bu tespitlere bakınca dünyanın acilen daha eşitlikçi ve sadece ekonomik açıdan değil sosyal açıdan da daha sürdürülebilir bir modele ihtiyacı olduğu aşikar. Tarihsel olarak baktığımızda da, bugünkü sorunların temeli 1990’larda atıldı, 2000’lerle birlikte riskler iyice belirginleşti. O dönemde bilhassa finansal piyasalarda inanılmaz bir rahatlama, gevşeme yaşandı ve orta gelir grubunun ihtiyaçları ucuz ve kolay banka kredileriyle fonlanmaya başladı. Her şey güllük gülistanlıkken, çok güzel giderken kimsenin beklemediği bir anda sol kroşe geldi ve 2008 krizi patladı. Kriz sonrasında da öncelikle banka ve büyük şirketler kurtarılıp sıradan insanlar işini kaybedip evlerinden olunca büyük bir tepkiye, hatta öfkeye neden oldu. Kamuoyunda “karlar özel, zararlar sosyal” algısı oluştu. Amerika’da başlayıp dünyaya yayılan “Wall Street’i İşgal Et!” akımı bu tepkilerin en somut şekli. Bu tepkinin nedeni temelde artan zenginliğin işçi tarafına aynı oranda ulaşamaması.
 
-Toplumda eşitsizlik kaynaklı bir sosyal patlama potansiyeli hissediyor musunuz?


-Bana göre sosyal açıdan sürdürülemez bir ortamdayız. Ekonomik açıdan sürdürülebilirlik artık yetmiyor, sosyal açıdan da sürdürülebilirliği sağlamak gerekiyor. Pek çok veriye bakınca bunun sürdürülemeyeceğini görüyorsunuz. Nitekim mülteci krizi ve göç dalgaları, terör bunun örnekleri. Gelir eşitsizliği başta olmak üzere bu sorunları liderler ya da iş dünyası gönüllü olarak düzeltemezse birilerinin bunu zorla düzeltmeye çalışacağından emin olabiliriz.
 
TERCİHEN DEĞİŞTİRMEZSEK MECBUREN DEĞİŞECEK
“Bugünkü durum sosyal açıdan sürdürülebilir değil. Gelir eşitsizliği başta olmak üzere küresel sorunları; iş dünyası olarak biz, gönüllü olarak ele almadığımız sürece, mecburen ele almak zorunda kalacağız. Wall Street’i İşgal Et gibi eylemler bu konuda bütün dünya için önemli bir uyarı olarak değerlendirilmeli. Bu eşitsizliğe, vicdan sızlatan tabloya karşı biz kayıtsız kaldığımız takdirde başkaları başka şekilde bunu ele alacak ve bu tür sosyal patlamaların çok daha fazlasını görme tehlikesiyle karşı karşıya kalabileceğiz Benim dikkat çektiğim sorunlar belki de daha çok zengin ülkelerde yaşanacak sorunlar. Ancak yine de bizim de ders ve önlem almamız lazım.Bizim ülke olarak geleceğimiz çok parlak, ama bugün kırmızı alarm veren tehlikelere karşı hep beraber omuz omuza vermediğimiz takdirde bizim başımıza da çok ciddi problemler gelebilir.
 
KÜÇÜKLÜĞÜMDEN BU YANA AÇGÖZLÜLÜKTEN RAHATSIZIM
“Günümüzde karşılaştığımız ekonomik ve sosyal krizler, işsizlik, gelir dağılımının bozulması, artan göç dalgası gibi olaylara baktığınız zaman vicdanı ve adalet duygusu olan herkesin bu sorunlar karşısında benimkine benzer duygu ve değerlendirmelere sahip olması doğal. Ben küçüklüğümden, lise ve üniversite yıllarımdan bu yana açgözlülüğe varan hırs konusunda her zaman rahatsızlık duyan biriyim. Bu hiçbir zaman değişmedi. Bugün geldiğimiz noktadan rahatsız olmamak da bu nedenle mümkün değil, biraz vicdanın, adaletin varsa rahatsız olursun.”

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (7)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
  • Batının mantığı10 Ocak 2016 16:07

    Sosyal adalet olmamalı. Herşey paralı olmalı, eğitim ve sağlıkta paralı olmalı. Çalışan insan, işi olan insan şerefli insandır. Çalışabilmen içinde iyi eğitim alman lazım. İyi eğitim alabilmen için iyi bir aileye mensup olman lazım. İyi aile ise sorumluluk duygusuna sahip, daha doğmamış çocuğu için don biçen soylu ailedir. DÜNYA 9 MİLYAR İNSANI KALDIRAMAZ. HERKESİ DOYURMAYA KALKARSAN DÜNYALAR YETMEZ. Hala 10 çocuk 20 çocuk yapan insanlar var. Ne hakla! AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ YAHUDİ-HRİSTİYAN MEDENİYETİNİN KORUYUCUSUDUR. Bütün Peygamberler Yahudiydi. Yüce Allah hepsine üstün zeka ve birer meslek ihsan etti. Demiri,bakırı işlediler. BUGÜNDE BÜTÜN İCATLAR YAHUDİ-HRİSTİYAN KÜLTÜR BİRLİĞİNE AİTTİR. Sosyalizm ve Kapitalizmi de icat edende, ortadan kaldıranda Yahudi. TEKRAR TEKRAR SÖYLÜYORUM, AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ YAHUDİ-HRİSTİYAN MEDENİYETİNİN KORUYUCUSUDUR. Sıkıntı yok. Artık petrolün fiyatını ABD fiyatlıyor. Suudi Arabistan ayakta kalabilmek için vanaları sonuna kadar açmak zorunda. Bedavadan sattığı petrolü kıstığı anda iflas eder. Araplar, Kudüs ve Batı Şeria'da kiracıdır. Türklerde İstanbul ve Batı Anadoluda kiracıdır. Hak olan İshak ve soyudur, İsmail olamaz. BU COĞRAFYA YAHUDİ-HRİSTİYAN KÜLTÜR BİRLİĞİNE AİTTİR. Rusya, İsrailin ve Amerikanın baş düşmanı İranı silahlandırarak ve koruyarak YAHUDİ-HRİSTİYAN kültür birliğine ihanet ediyor o yüzden cezalandırılıyor. Rusya, Ukraynanın yaptığını yapmıyor. YAHUDİ-HRİSTİYAN dünyasında para var, kaynak var, medeniyet var. Çalışana ekmek fazlasıyla var. İslam en büyük tehdittir. Çalışana,okuyana, icat edene, patent alana destek olunmalı, sosyal adalete değil. BIRAKALIM ÖLSÜNMÜ? EVET ÖLSÜN. İşte Batının mantığı budur..... Ali Koç'un vicdani sesi Batı için birşey ifade etmez. Bizimkiler anlayamaz bile. Yaşama hakkı Batılılar içindir. Doğulular hak etmek için ne yapmış! Paylaşım savaşı paylaşmamak içindir.

  • tuzu kuru..10 Ocak 2016 15:02

    kaç yetimhane yaptın?. kaç fakir aileyi doyurdun.. varsa yoksa vergi kaçırma.. sonra da gelir adaletini ağzına sakız gibi al.. bu ne yüzsüzsülük.. bu ne feriştahlık..

  • Altaylı10 Ocak 2016 13:59

    sosyal adalete inanan Atatürkçü önemli bir kişilik....

  • AMK10 Ocak 2016 12:42

    deden hortlasa da ilk TBMM binasının çatı kiremitlerinde ne dümenler çevirdiğini, memleketin ilk kapitalsitinin nasıl hortladığını anlatsa.. ulan ali ne nankör herifsin; hem nerdeyse bütün ömrünü Amerikalarda geçir hem birden başımıza halkçı malkçı kesil. sen bu ebleh taraftarlarına anlat!

  • nur çel10 Ocak 2016 12:22

    Bunları sabancı hol dikten birileride söylemeli

  • açlar ve toklar10 Ocak 2016 12:20

    Evet artık Ülkemiz artık açlar ve toklar diye ikiye ayrıldı

  • koç gibi adam10 Ocak 2016 12:17

    Ülkemizde had safhaya ulaşan bu eşitsizlik,bütün dünyada çok daha az olduğu halde yabancıişadamları bile rahatsızlar,,ki bu ülkemizde tehlike sınırını aşmış durumda,gelir düzeyi acil artmalı