Türk Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜSİAD), Başbakan Tayyip Erdoğanın dernekle ilgili eleştirilerine yaptığı yazılı açıklamayla yanıt verdi. Açıklamada, TÜSİAD Yönetim Kurulu bir referandum veya seçimden önce oy tercihi açıklamaz. Kaldı ki, hiçbir kurum veya kişi, herhangi bir konuda, tercihte bulunmaya veya bu tercihini açıklamaya zorlanamaz denildi. TÜSİADın çalışma geleneğinin, kamu yararına bir dernek olarak, yıllar içinde raporlarla oluşan müktesebat çerçevesinde kamuoyuna ışık tutmaya çalışmak olduğunun vurgulandığı açıklamada şu ifadelere yer verildi: Referanduma giden son anayasa değişiklik teklifi ile ilgili olarak da bu çerçevede bir çalışma ve sonrasında bir açıklama yapılmıştır. Referandum, seçmenlerin hür iradeleri ile tercihlerini ortaya koyacakları bir halkoylamasıdır. TÜSİAD Yönetim Kurulu bir referandum veya seçimden önce oy tercihi açıklamaz. Yeni anayasa ihtiyacı Tüm bu süreç boyunca, halkoylamasının sonucunun evet veya hayır olarak çıkmasının Türkiyenin yeni bir anayasaya duyduğu ihtiyacı ortadan kaldırmayacağını savunduğunun hatırlatıldığı açıklamada, Anayasa, birlikte yaşamayı sağlayan toplumsal sözleşmedir. Bu düşünceyle TÜSİAD, katılımcı bir süreçle hazırlanacak, bireyi öne çıkaran, kuvvetler arasında kontrol-denge mekanizmalarını içeren ve çoğulculuk anlayışını esas alan yeni bir anayasa çağrısında bulunmaya devam edecektir. Referandum sürecinin yarattığı olağanüstü siyasi kutuplaşmanın yeni anayasa hazırlığı sürecini zorlaştırmaması da dikkat edilmesi gereken bir noktadır denildi. Açıklamada şu ifadelere yer verildi: TÜSİADın da aralarında bulunduğu bir grup sivil toplum kuruluşunun 2001 yılındaki anayasa değişikliklerini destekleyen ilanının, TBMMde üzerinde uzlaşılamadığı için halkoyuna sunulan bir metne değil, tam tersine TBMMde sağlanan uzlaşma ile hazırlanmış bir metne ilişkin olduğu ve TBMMyi muhatap aldığı unutulmamalıdır. TBMMye çağrıda bulunmakla, vatandaşlara belli bir yönde oy kullanmaları çağrısı yapmak kıyaslanamaz iki ayrı durumdur. TDK sözlüğünden alıntı Açıklamada ayrıca Başbakan Erdoğanın Taraf olmayan bertaraf olur sözüne ilişkin olarak Türk Dil Kurumu Türkçe Sözlüğüne göre, bertaraf olmanın ortadan kalkmak, yok edilmek anlamına geldiği bilgisine de yer verildi. Dernek konuya ilişkin olarak da şu açıklamayı yaptı: TÜSİAD bitaraf değildir; TÜSİAD eksiksiz bir demokrasiden ve bireylerin hür iradeleri üzerindeki her türlü baskı ve vesayetin kaldırılmasından yanadır. Türkiyenin demokrasi içinde gelişmesi ve refahı vazgeçilmez hedefimizdir. Durum böyle iken, bir sivil toplum örgütüne bitaraf olan bertaraf olur şeklindeki bir uyarı, talihsiz bir yaklaşım olmuştur ve çağdaş demokrasilerde sivil toplumun rolünü güçlendirici bir görev görmeyecektir. Türkiyede sivil toplum örgütlerinin, çağdaş sivil toplum anlayışının gereğini yerine getirerek, ancak bertaraf olma endişesi duymadan, daha müreffeh bir Türkiyeye katkı sağlayacağından şüphemiz yoktur. Sütlücedeki iftarda TÜSİADa yine çattı Başbakan Erdoğan, dün İstanbul Grubu Dostluk Derneğinin Sütlücedeki Haliç Kongre Merkezinde düzenlediği iftara katıldı. İftarda yaptığı konuşmada, TÜSİADın Bertaraflı yanıtına cevap veren Erdoğan, eleştiri dozunu artırdı. İşte Erdoğanın TÜSİADa verdiği yanıt: Çok enteresan bakın. Bizim bu hazırlığımız gereklidir denildiği halde bu anayasa değişikliği için evet diyenler gazetelere tam sayfa ilan verenler çeşitli odalar, açık konuşuyorum, ben gizli ajanda taşımam, benim ajandalarım açıktır. TOBB, TÜSİAD, TÜRK İŞ, KESK, KAMU SEN, HAK İŞ, MEMUR SEN, Anayasa değişikliğine yönelik kampanyada evet dediler. Orada irade beyanında bulundular. Ben de dedim ki, Tavrınızı ortaya koyun. Hayırsa hayır, evet ise evet deyin dedim. Bitaraf olan bertaraf olur dedim. 2001de nasıl yaptınız? TÜSİAD açıklama yapmış. Bizden kimse irade beyanı isteyemez demiş. 2001deki irade beyanını nasıl yaptınız. Bu ülkeyi biz sermayenin hegemonyasına terk etmeyeceğiz. Geçmişte siz iktidarlara köşeye sıkıştırıp kedi köpekle oynar gibi oynayabilirsiniz ama bu iktidarla oynayamazsınız. Hayırsa hayır, evetse evet dersiniz. Karşımızda farklı kapıdan çıktıktan sonra farklı. Biz bu tür şeylere alışık değiliz. Biz bu iktidar zamanında çok para kazandık ama oyumuz CHPye dediler. Bizim aynı delikten bir daha sokulmaya niyetimiz yok. Onlar da gerekli mesajı alması lazım. Şu anda bu mücadele içinde AK Parti, Saadet, BBP, STKlar sonunda kadar gece gündüz koşmak durumundayız. SÜREÇ NASIL GELİŞTİ? 24.06.2010 TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Mustafa Koç, YİK toplantısında yaptığı konuşmada, Zaten ardı ardına gelecek genel seçimler ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri varken bunların önüne bir de referandum ekleniyor. Bu tablonun ülkeye zarar getireceği endişesini taşıyoruz dedi. 26.06.2010 Başbakan Erdoğan, G-20 Zirvesine katılmak üzere Torontoya hareketinden önce yaptığı açıklamada, Bunlar gerçekten siyaset acemisi, böyle saçmalık mı olur? Bir referandumun yapılmasıyla ilgili zaman bellidir zaten. Bunların çerçevesi içinde yapılan hazırlığa kalkıp da, bunun söylenmesi (Referandum yapılamaz, yapılması uygun değildir), demokrasiye inanmış bir sivil toplum örgütüne, onun yöneticilerine yakışır bir yaklaşım tarzı değildir dedi. 12.07.2010 Başbakan Erdoğan, ABD gezisinin ardından kendisini ziyaret eden TÜSİAD heyetine, 12 Eylülde yapılacak referandumda sizden destek beklerdim dedi. TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner ise şöyle yanıt verdi: Paketle ilgili siyasi bir duruşumuz yok. Biz bir sivil toplum kuruluşuyuz. Paketin içindeki değişikliklere ilkesel olarak yaklaşımlarımız var. 1998deki Demokrasi Raporumuzdan beri tavrımız net. 14.07.2010 TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner, Milliyet gazetesine verdiği söyleşide, Evet de çıksa hayır da gündem yeni anayasa olacak. TÜSİADın demokratik vizyonunun bu Anayasa paketinin içeriğine kilitlenmesi beni çok rahatsız ediyor. Biz bunun çok ötesinde kaç senedir çalışıyoruz. 98den beri raporlarımız var. Sadece Anayasada yapılacak bir takım değişiklikler değil yeni anayasa konusu hep gündemimizde.Yeni anayasa dediğim zaman ruhuyla, yepyeni değişik anayasadan bahsediyorum. O yüzden bu hani evet mi dedin hayır mı dedin artık bence geçmiş olması gereken bir tartışma. Artık şu noktada insanlar bireyler gidecekler sandığın başına herkes aklıyla vicdanıyla oy atacak oraya. Ama ümit ediyorum ki bunun sonucunda yeni bir anayasa yapma motivasyonu kırılmaz. Çünkü biz Anayasa sorunumuzu çözmüyoruz dedi. 12.08.2010 TÜSİAD, kamuoyuna yaptığı açıklamada güçler ayrılığı konusuna değinerek hükümete YAŞta siyasi otoritenin kendi tasarrufundaki tercihlerini, adalet üzerinden dayattığı görüntüsü güçler çekişmesi krizine ivme kazandırdı. Sivil - asker ilişkilerinde önemli bir eşik geçildi ancak güçler ayrılığı zarar gördü uyarısında bulundu. Milliyet
Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.