Tedarik zincirlerinde düzelme borsalarda rekoru getirdi

BORSAGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ

Son günlerde S&P 500’de eylül ayının düşüşlerinin ardından, 4 Ekim tarihinden bu yana %7’lik yükseliş görüldü ve rekor seviyelere ilerleme başladı. Bazı stratejistler bu durumun Robinhood ya da TD Ameritrade gibi popüler borsa işlem platformlarını kullanan bireysel yatırımcıların dipten alım yapma isteğinden kaynaklandığını düşünüyor.

Hisselerin son dönemde kayıpları telafi etme eğilimi, bireysel yatırımcıların dipten alım yaparak getiri elde etme isteğini artırıyor. Şirketlerin analistlerin üzerinde gerçekleşen üçüncü çeyrek bilançoları da borsalardaki yükselişi tetikliyor. Ancak borsaların yükselişinin ardındaki en önemli güç, tedarik zincirlerindeki sorunların ortadan kalıyor olması. Nakliye maliyetlerinin düşüşe geçmesi dikkat çekiyor. Bu da tedarik darboğazlarının rahatlamaya başladığına işaret ediyor.

Barron’s’un haberine göre WCI Composite Freight Benchmark nakliye oranı ölçütü, yaklaşık 12 metrelik konteynerlerin nakliye maliyetinin eylül ve ekim ayları arasında %9,5 düşüş gösterdiğine işaret ediyor. RBC Capital Markets verilerine göre eylül ayında maliyet 10,500 dolarken, ekim ayında yaklaşık 9,500 dolara geriledi. Aynı zamanda tahıl gibi hammaddelerin deniz yoluyla nakliyesinin maliyetlerinde ölçüt kabul edilen Baltic Dry Index, ekim ayının ilk günlerinden bu yana %40 düşüş gösterdi.

Hisselerin ralliye başladığı dönemde, internet hisseleri hariç olmak üzere ihtiyari tüketim kategorisinde de hisseler S&P 500’ün üzerinde performans gösteriyor. Bu durum da üreticilerin ve tüketim ürünleri perakendecilerinin, talebi karşılamak için gerekli olan arza erişimde sorun yaşamadığına işaret ediyor.

RBC Baş ABD Sermaye Piyasaları Stratejisti Lori Calvasina, “fiyatların düşmeye başladığı haftanın aynı zamanda S&P 500’ün dip noktasına ulaştığı hafta olmasının bir tesadüf olmadığını düşünüyoruz” dedi. Şirketlerin üçüncü çeyrek bilançolarında da tedarik sorunlarının çözüme ulaştığı görülüyor. Kar marjları, şirketlerin beklenenden güçlü bilanço sonuçlarının ardındaki kilit neden olarak değerlendiriliyor.

S&P 500 endeksinde yer alan şirketlerin toplam üçüncü çeyrek satış rakamları, beklenenin %2 üzerinde gerçekleşti. Ancak hisse başı gelirler Credit Suisse verilerine göre, beklentileri %10 oranında geride bıraktı. Bu da marjların beklenenin çok daha üzerinde olduğunu gösteriyor.

borsagundem.com'un derlediği bilgilere göre şirketlerin ürünlerinin maliyetleri, analistlerin tahminlerinden de fazla düştü. Maliyetlerin şirketler üzerinde oluşturduğu baskının gerilemesiyle birlikte, şirketlerin fiyat yükseltme ihtiyacı da ortadan kalkacak. Bunun sonucunda enflasyon endişeleri de gerileyerek ABD Merkez Bankası’nın (FED) enflasyonu kontrol altına almak amacıyla faiz oranlarını artırma hamlesini de geciktirecek.

Böylelikle ekonomik toparlanma sağlam temeller üzerine oturmadan önce faiz oranlarının yükselişe geçeceğine yönelik endişeler de ortadan kalmış olacak. Bu durumun kazananı ise hisseler olacak.

Enflasyon sonrasında piyasaların ilk tepkisi

Borsa İstanbul'da gündem yoğun: Enflasyon ve Fed

Yabancıların en fazla yöneldiği hisse senetleri

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.