E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaPiyasaPiyasalarda risk iştahı arttı---

Piyasalarda risk iştahı arttı

Piyasalarda risk iştahı arttı
04 Kasım 2023 - 11:31 borsagundem.com

ABD'de beklentilerin altında kalan istihdam artışı, Fed'in faiz artışlarında sona gelmiş olabileceği beklentisiyle tahvil faizlerindeki gerileme ve fonlama maliyetlerindeki azalışla küresel piyasalarda risk iştahı arttı.

Küresel piyasalar, ABD Merkez Bankasının (Fed) şahin politikalarının sona ermiş olabileceği beklentisiyle geçen haftayı pozitif tamamlarken, gözler gelecek hafta açıklanacak yoğun veri gündemine çevrildi.

Dünya genelinde merkez bankalarının bir süredir devam eden sıkılaştırıcı adımlarının enflasyon üzerindeki etkisinin güçlenmesi, politika yapıcılarını daha temkinli hareket etmeye yönlendiriyor.

Enflasyondaki yavaşlamaya karşın iş gücü tarafının hala güçlü kalması yatırımcıların karar alma süreçleri üzerinde etkili oluyor.

Fed, politika faizini beklentiler dahilinde yüzde 5,25-5,50 seviyesinde sabit tutarken, bankadan yapılan açıklamada, son göstergelerin ekonomik aktivitenin üçüncü çeyrekte "güçlü" hızda büyüdüğüne işaret ettiği bildirildi.

Fed Başkanı Jerome Powell da bankanın politika kararı sonrasında düzenlediği basın toplantısında, enflasyonu yüzde 2 hedefine indirme konusunda kararlı olduklarının altını çizerek, ilave para politikası sıkılaştırmasının kapsamı ve politikanın ne kadar süreyle kısıtlayıcı kalacağı konusunda gelen verilere ve gelişen görünüm ile risklere göre karar alacaklarını anlattı.

Uzun vadeli tahvil faizlerindeki yükselişi takip ettiklerini ve bu durumun yazdan bu yana finansal koşulların sıkılaşmasına katkıda bulunduğunu belirten Powell, finansal koşullardaki kalıcı değişikliklerin para politikasının seyri üzerinde etkileri olabileceğini dile getirdi.

Powell, uzun vadeli tahvil faizlerindeki yükselişin yanı sıra güçlü dolar ve düşük hisse senedi fiyatları gibi unsurlardan kaynaklanan sıkı finansal koşulların gelecek faiz kararları için önemli olabileceğini ifade etti.

Fed Başkanı Powell, para politikasının yeterince kısıtlayıcı olduğundan henüz emin olmadıklarını söyledi.

ABD'de beklentilerin altında kalan istihdam artışı, ülkede sıkı iş gücü piyasasının gevşemeye başladığına işaret ederken varlık fiyatlarında Fed'in faiz artışlarında sona gelmiş olabileceği beklentisiyle tahvil faizlerindeki gerileme ve fonlama maliyetlerindeki azalışla küresel piyasalarda risk iştahı arttı.

Fed yetkililerinin açıklamaları da takip edilirken Richmond Fed Başkanı Thomas Barkin, iş gücü piyasasının daha iyi bir dengede olduğuna dikkati çekerek Fed'in faiz oranında zirveye ulaşıp ulaşmadığını bilmediğini aktardı.

Minneapolis Fed Başkanı Neel Kashkari de tahvil getirilerini neyin yönlendirdiği konusunda çok fazla belirsizlik bulunduğunu, iş gücü piyasasının yavaşlamasının da olumlu olduğunu kaydetti.

Atlanta Fed Başkanı Raphael Bostic ise ekonomik görünüm dikkate alındığında Fed'in politikasının muhtemelen doğru yerde olduğunu ifade ederek enflasyonda yavaş ve istikrarlı bir ilerleme beklediğini anlattı.

Yaklaşık 8-10 ay faiz oranının sabit tutulmasını destekleyebileceğini dile getiren Bostic, enflasyon yüzde 2'ye yaklaştıkça, Fed'in faiz oranlarını değerlendireceğini söyledi.

İsrail-Filistin çatışmasındaki gelişmeler dünya genelinde yakından takip edilmeye devam ediyor.

Öte yandan, ABD Hazine Bakanlığı, bu yılın dördüncü çeyreğine ilişkin borçlanma tahminini 852 milyar dolardan 776 milyar dolara düşürdü.

ABD Hazine Bakanlığı ayrıca 3, 10 ve 30 yıl vadeli 112 milyar dolarlık tahvil satışı yapacağını duyurdu.

Bakanlığın borçlanma duyurusu sonrasında da ABD'nin 10 yıllık hazine tahvili getirileri, düşüş eğilimine girdi.

Öte yandan, ABD ekonomisinin yumuşak iniş yapabileceği beklentileri ve Fed'in faiz artışlarında sona gelindiği öngörüsüyle de tahvil piyasalarında alış ağırlıklı bir seyir öne çıkarken, ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi yaklaşık 32 baz puan düşerek haftayı yüzde 4,5190'dan tamamladı.

Emtia fiyatlarında ise oynaklık güçlü kalmaya devam ediyor. Brent petrolün varil fiyatı, haftayı yüzde 4,2 düşüşle 85 dolardan tamamladı. Altının ons fiyatı ise yüzde 0,6 düşüşle haftayı 1.993 dolardan tamamladı.

New York borsasında pozitif seyir 

New York borsası, geçen hafta Fed'in faiz kararı sonrasında haftayı pozitif tamamladı

Analistler, ABD’de açıklanan verilerin enflasyon baskılarını azalmaya devam ettiği şeklinde yorumlandığını belirterek, bu durumun Fed'in faiz artış döngüsünde sona gelindiği öngörülerini desteklediğini kaydetti.

6 Kasım ile başlayan haftada salı dış ticaret dengesi, çarşamba toptan stoklar, perşembe Fed Başkanı Powell'ın açıklamaları ve haftalık işsizlik başvuruları, cuma Michigan Üniversitesi tüketici güven endeksi takip edilecek.

Avrupa borsalarında alıcılı seyir

Avrupa borsalarında da geçen hafta alış ağırlıklı bir seyir öne çıkarken, söz konusu yükselişte açıklanan makroekonomik veriler etkili oldu.

Almanya'da açıklanan veriler söz konusu seyirde etkili oldu. Almanya'da yıllık enflasyon, ekimde yüzde 3,8'e inerek, Ağustos 2021'den beri en düşük seviyesine gerilerken, ülke ekonomisi üçüncü çeyrekte yıllık bazda yüzde 0,8 daralmasına karşın beklentilerden daha iyi performans gösterdi.

Söz konusu veriler, bölgede enflasyonla mücadele kapsamında atılan adımların yavaş yavaş da olsa meyve verdiğine işaret ederken, ekonomik aktivitenin öngörülenden daha iyi olması resesyon endişelerinin sınırlı da olsa yatışmasına katkı sağladı.

Euro Bölgesi'nde eylülde yüzde 4,3 olan yıllık enflasyon, ekimde yüzde 2,9'a gerileyerek son iki yılın en düşük seviyesine indi. Euro Bölgesi ekonomisi bu yılın üçüncü çeyreğinde ise önceki çeyreğe kıyasla yüzde 0,1 küçüldü.

Analistler, bölgede enflasyonda görülen yavaşlamanın Avrupa Merkez Bankasının (ECB) politika adımlarıyla uyumlu olduğunu kaydederek, bölge ekonomisindeki daralmanın sınırlı kalmasının yumuşak iniş ihtimalini artırarak risk iştahını beslediğini ifade etti.

Geçen hafta İngiltere Merkez Bankası (BoE) politika faizini yüzde 5,25 seviyesinde sabit bıraktı. BoE Başkanı Andrew Bailey toplantı sonrası yaptığı açıklamada, ülkede enflasyonun ekimde yüzde 5'in altına düşmesini beklediklerini belirterek, "Ancak enflasyon hala çok yüksek. Bu nedenle faiz oranlarını, enflasyonu hedeflediğimiz seviyeye düşürene kadar, yeterince uzun süre yüksek seviyede tutacağız." dedi.

Almanya Merkez Bankası (Bundesbank) Başkanı Joachim Nagel, Alman ekonomisinde mevcut zayıflığın ardından gelecek yıl yeniden büyüme beklediğini bildirdi.

Bölgede açıklanan şirket finansal sonuçları da pay piyasalarında hisse ve sektör bazlı oynaklığı artırırken, Alman hava yolu şirketi Lufthansa Grubu, 3. çeyrekte karını yıllık yüzde 31 artırarak 1,47 milyar euroya çıkardı.

Söz konusu gelişmelerle geçen hafta Almanya'da DAX endeksi de yüzde 3,42, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 3,71, İtalya'da MIB 30 endeksi yüzde 5 ve İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 1,73 artış kaydetti.

Gelecek hafta pazartesi Almanya'da fabrika siparişleri ve hizmet sektörü PMI, Euro Bölgesinde hizmet sektörü PMI, salı Almanya'da sanayi üretimi, Euro Bölgesinde ÜFE, çarşamba Almanya'da TÜFE, Euro Bölgesi'nde perakende satışlar, cuma İngiltere'de büyüme takip edilecek.

Asya piyasaları pozitif seyretti

Asya piyasalarında da geçen hafta pozitif bir seyir izlendi.

Çin'de Evergrande'nin borç yapılandırmasına ilişkin duruşmanın aralık ayına ertelenmesiyle şirketin zaman kazandığı yönündeki algı Asya piyasalarını olumlu etkileyen unsurlardan biri oldu.

Merkez bankalarının faiz artışlarının sona yaklaştığı beklentisinin güçlenmesi Asya'da özellikle teknoloji şirketlerini pozitif etkiledi. Japon hükümeti de öngörülerden daha güçlü bir ekonomik destek paketi açıkladı.

Japonya Merkez Bankası (BoJ) kararında artı-eksi yüzde 0,5 bulunan getiri eğrisi hedefini politika metninden kaldırırken, daha önce tavan fiyat olarak belirlediği yüzde 1 seviyesini ise bundan sonra referans noktası olarak alacağını duyurdu.

Banka, politika faizini yüzde eksi 0,1'de sabit bırakırken, analistler, alınan kararla birlikte BoJ'un yüzde 1 seviyesinden sınırsız tahvil alımı taahhüdünden geri adım attığını ve Japonya'nın 10 yıllık tahvil faizlerinin nerede belirleneceğine ilişkin soru işaretlerinin arttığını ifade etti.

Söz konusu adımla birlikte, Japonya'nın 10 yıllık tahvil faizi yüzde 0,975 ile son 10 yılın zirvesini test etti.

BoJ, 10 yıllık tahvil faizinin son 10 yılın zirvesine çıkmasının ardından plansız tahvil alımı gerçekleştirdi. BoJ'un kararlarının beklenenden daha güvercin kalması yen üzerindeki baskıyı artırırken, 31 Ekim'de yüzde 1,7 artışla 151,73'e çıkarak son 33 yılın en yüksek günlük kapanışını gerçekleştiren dolar/yen paritesi, haftayı yüzde 0,1 düşüşle 149,4'ten tamamladı.

Japonya'nın kur konusunda en yetkili kişisi olan Masato Kanda'nın, paritenin temel ekonomik nedenlerle hareket etmediğini ve gerekmesi halinde müdahale etmekten kaçınmayacaklarını belirtmesinin ardından parite gerileyerek haftayı tamamladı.

Çin'de açıklanan verilere göre, imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) 49,5'e, hizmet sektörü PMI ise 50,6 seviyesine indi.

Söz konusu gelişmelerle haftalık bazda Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 1,53, Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 3,16, Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 3,09, Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,43 değer kazandı.

Gelecek hafta salı Çin'de dış ticaret dengesi, perşembe Çin'de enflasyon takip edilecek.

Yurt içinde gözler sanayi üretiminde 

Yurt içinde geçen hafta Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi yüzde 0,01 değer kaybederek 7.705,99 puandan tamamladı.

Dolar/TL, haftayı bir önceki kapanışın yüzde 0,76 üzerinde 28,3891'den tamamladı.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Hafize Gaye Erkan, Enflasyon Raporu sunumunda, "Enflasyonda belirgin bir iyileşme sağlanana kadar parasal sıkılaştırmayı güçlendirmeye devam edeceğiz." dedi.

Dezenflasyona başlama zamanının mayıstan sonra olacağını ifade eden Erkan, atılan adımlarla birlikte toplam sterilizasyonun yakında 1 trilyon liranın üzerine çıkacağını ifade etti.

Erkan, enflasyon konusunda tahmin orta noktalarını 2023 için yüzde 65, 2024 için yüzde 36 ve 2025 için yüzde 14 olarak güncellediklerini de belirtti.

Öte yandan Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ekimde aylık bazda yüzde 3,43, Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) yüzde 1,94 artış gösterdi. Yıllık enflasyon tüketici fiyatlarında yüzde 61,36, yurt içi üretici fiyatlarında yüzde 39,39 olarak kaydetti.

Türkiye'nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS), 367,52 baz puana inerek 2 yılın en düşük seviyesini görürken, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, Türkiye ekonomisine ilişkin orta vadeli potansiyel büyüme tahminini yüzde 3,9'dan 4,1'e yükseltti.

Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 7.750 ve 7.850 seviyelerinin direnç, 7.600 puanın destek konumunda olduğunu kaydetti.

Gelecek hafta pazartesi TÜFE bazlı reel efektif döviz kuru, salı hazine nakit dengesi, cuma sanayi üretimi ve işsizlik oranı takip edilecek.

Yılbaşından bu yana en çok kazandıran ve kaybettiren hisseler

 

BIST 100 endeksi haftalık bazda yatay seyirle kapandı

 

Şimşek: Enflasyonu bir yıl içerisinde ciddi oranda kontrol altına alacağız

 

Dört kriterde hızlı büyüyen şirketler

 

Borsa ve alternatifler yatırım araçları öne çıkmaya devam edecek

 

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (1)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)