Kanuna göre bu satış nasıl olmalı

BORSAGUNDEM.COM
Genpower-Latek Holding birleşmesinde önemli gelişmeler yaşanıyor. Kısa bir süre önce sunulan ‘birleşme yol haritası’nda 15 Ekim’de Genpower, Latek Holding içerisindeki varlıkları 21.4 milyon liraya Levent Erdoğan’a devredecekti. Yol haritasının ilk maddesi gerçekleşmeyince Levent Erdoğan’ın ihtarnamesine maruz kalan Genpower, Cuma günü geç saatlerde bir açıklama yaparak Latek Holding içerisindeki varlıkları Levent Erdoğan’a devredeceğini açıkladı. Yapılan bu işlemden dolayı halka açık Latek Holding’in 64 milyon lira zarara uğrayacağı beyan edildi. Daha birleşmenin ilk işleminde halka açık şirketin rekor oranda zarara uğratılması yatırımcılar cephesinde büyük şaşkınlığa neden oldu.

İŞTE ÇOK ÖNEMLİ AYRINTI

Otoritelerin atılan adımla ilgili kararı merakla beklenirken, borsagundem.com önemli bir ayrıntıya ulaştı. Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK) 408. Maddesi’ne göre, ‘önemli miktarda şirket varlığının satışı’ genel kurul onayı gerektiriyor. LTK Dış Ticaret Latek Holding’in önemli miktarda şirket varlığı, zira bu varlıkların şirket içerisinden çıkması halinde geriye içi boş kağıt üzerinde bir şirket kalıyor. Hem varlıklarını devretmiş hem de 64 milyon lira zarara uğramış bir halka açık şirket kalıyor geriye. Eğer devir bu haliyle gerçekleşirse yatırımcılara şirketi zarara uğrattıkları gerekçesiyle yönetim kurulu üyelerine dava açma hakkı doğuyor. Önemli miktarda şirket varlığının devrinde ise kanun şunu emrediyor:

TTK’YA GÖRE GENEL KURULUN DEVREDİLEMEZ GÖREV VE YETKİLERİ

TTK’nın 408. Maddesi’nin birinci fıkrasında; “Genel kurul, kanunda ve esas sözleşmede açıkça öngörülmüş bulunan hâllerde karar alır.” hükmüne yer veriliyor. Anılan maddenin gerekçesinde ise “Genel kurul karar verme yetkisini kanundan ve kanun hükümleri çerçevesinde esas sözleşmeden alır. Esas sözleşme, anonim şirketin organsal yetki sistemini kuran yapısına ve organlar arasındaki kanunî işlev dağılımına aykırı bir şekilde genel kurulu yetkilendiremez; yönetim kurulu kendisine kanunla bırakılan, devredilemez yetkileri genel kurula nakledemez, onun onayına bağlayamaz. Genel kurul da diğer organlara ait devredilemez yetkileri kendisine çekemez. Yönetim kurulu da genel kurulun yetkilerini yüklenemez. Ayrıca denetleme işlevine ilişkin hiçbir yetki genel kurula ve yönetim kuruluna bırakılamaz. Onun tarafından kullanılamaz” deniliyor.
Kanun koyucunun bu hükümle öngördüğü amaç, genel kurulun kanun ve esas sözleşme ile sınırları çizilmiş yetki dahilinde kararlar alması.

Anılan maddenin ikinci fıkrasında ise, genel kurulun devredemeyeceği temel yetki ve görevler şöyle sıralanıyor:

a) Esas sözleşmenin değiştirilmesi,

b) Yönetim kurulu üyelerinin seçimi, süreleri, ücretleri ile huzur hakkı, ikramiye ve prim gibi haklarının belirlenmesi, ibraları hakkında karar verilmesi ve görevden alınmaları,

c) Kanunda öngörülen istisnalar dışında denetçinin ve işlem denetçilerinin seçimi ile görevden alınmaları,

d) Finansal tablolara, yönetim kurulunun yıllık raporuna, yıllık kâr üzerinde tasarrufa, kâr payları ile kazanç paylarının belirlenmesine, yedek akçenin sermayeye veya dağıtılacak kâra katılması dâhil, kullanılmasına dair kararların alınması,

e) Kanun’da öngörülen istisnalar dışında şirketin feshi,

f) Önemli miktarda şirket varlığının toptan satışı.

Kanun şirketin geleceğini etkileyecek bu önemli kararın tüm ortakların onayına sunulmasını emrediyor.

KRİTİK SORU: BAĞIMSIZ ÜYELER HANGİ MANTIKLA ONAY VERDİ

Uzmanlar ise TTK’nın 408. Maddesi’ndeki önemli ayrıntının yanı sıra Sermaye Piyasası Kanunu’ndaki bir başka önemli maddeye dikkat çekiyor.  “23 Madde gereği bu denli büyük varlık satışı genel kurula götürülmelidir” diye uyaran görüş şöyle:     
SPK’nın 6362 sayılı kanunun 23 nolu “Halka Açık Ortaklıkların Önemli Nitelikteki İşlemleri” başlıklı maddesinin b fıkrasında “Halka açık ortaklıkların mal varlığının tümünü veya önemli bir bölümünü devretmesi veya üzerinde bir ayni hak tesis etmesi veya kiralaması” önemli nitelikteki işlem olarak tanımlanmıştır. Her ne kadar SPK’nın Kurumsal Yönetim  İlkeleri’nin değişen tebliğinde (SERİ: IV, NO: 63) bu hususu Bağımsız Üyelerin karar  çoğunluğuna bıraksa da, bağımsız kuruluşlar tarafından değeri yaklaşık 86.000.000 TL olarak  takdir edilen bir varlığın 64.000.000 TL zararına satılmasına, bağımsız üyeler hangi mantıkla onay vermişlerdir? Ayrıca şirketin edeceği zarar bir kenara, bu denli büyük varlık satışı hem TTK 408 hem de SPK’ nın 23.Maddesi gereği genel kurula götürülmelidir. Bu kurulda yine mevzuat gereği ortaklara “ayrılma hakkının” verilmesi gerekmektedir.

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.