E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaPara Piyasaİmalat ve banka hisselerinden hangisi daha cazip---

İmalat ve banka hisselerinden hangisi daha cazip

İmalat ve banka hisselerinden hangisi daha cazip
24 Ağustos 2014 - 06:45 borsagundem.com

Borsadaki beş bankadan daha değerli imalat sanayi şirketleri mi yoksa karı yüksek bankaları mı?

Bankalardaki kârlılıklar düştüğü halde cazibesini korumaya devam ediyor. Son açıklanan altı aylık bilançolara göre borsada işlem gören ve imalat sanayinde bulunan toplam 168 şirketin kârı 6 milyar TL’yi ancak geçtiği halde beş bankanın kârı 6.8 milyar TL’nin üstüne çıktı. Veriler imalat sanayindeki firmaların toplam kârının beş bankanın kârına erişemediğini gösteriyor. Ülkemizin en önemli kuruluşlarından olan bu firmaların beş bankanın kârına erişemiyor olması kuşkusuz düşünmeyi gerektiren bir durum.
Öte yandan Türkiye’deki en büyük şirketlerinin yer aldığı Fortune 500 listesinde 2013 yılı verilerine göre sadece 112 firma Borsa İstanbul’da işlem görüyor. Mesele bankaların başarısı mı yoksa imalat sanayisinin yeterli performansı gösterememesi mi bakış açısına göre tartışılır. Ancak gerçek olan bir şey varsa o da bir ülkenin ekonomisindeki gelişimin imalat sanayisinin gelişimi ile yakından alakalı olduğudur.
 
Kâr marjları düşük
 
Ekonominin daha da güçlenmesi isteniyorsa sanayi sektörünün desteklenmesi göz ardı edilemez. Hal böyle olunca da bir önceki yıla göre gelirlerini ve kârını artırsa da imalat sanayinin performansını yeterli görmek ekonomi kurmaylarının da kabul edeceği bir durum olmasa gerek. Borsadaki imalat sanayi şirketlerinin satışları ilk yarıda önceki yılın ilk yarısına göre yüzde 15 artış gösterirken kârları yüzde 65 arttı. Ancak şirketlerin kar marjları yüzde 6’nın altında kaldı. İlk yarı bilançosunu açıklayan 168 imalat sanayi şirketi içerisinden bir defalık yüksek kârı nedeniyle ortalamalarda sapmaya neden olan Anadolu Efes’i göz ardı ettiğimizde, imalat sanayindeki şirketlerinin yılın ilk yarısındaki 100 birimlik satış karşılığında 85.79 birim maliyet oluşturduğunu görüyoruz.
Bu durum yüzde 14.24’lük brüt esas faaliyet kar marjına denk geliyor. Söz konusu firmalar, satışlarının yüzde 2.51’i kadar diğer faaliyetlerinden kar elde ederken, yüzde 2.10’u kadar diğer faaliyetlerden zararları oluştu. Faaliyet kar marjları ise yüzde 6.57 olarak gerçekleşti. Net kar marjlarıysa yüzde 5.77. Neticede 100 birimlik satış yapan imalat sanayi şirketleri, sadece 5.7 birimlik kâr yazdı. Şirketler, verimliliklerini artırabildikleri, kur ve faizdeki hareketlerin istikrarlı bir seyre kavuştukları oranda,  kar marjlarını da  yükselteceklerdir. Bu da yatırımcıların daha fazla ilgisini çekmesine neden olacaktır.
 
100 milyonu devirenler
 
İmalat sanayinde kârı 100 milyon TL’nin üzerinde 15 şirket bulunuyor. Yerli ve yabancı yatırımcıların da en fazla takip ettiği şirketlerin listesinde bu hisseler bulunuyor. Tüpraş, Ereğli Demir Çelik, Ford Otosan, Arçelik, Tofaş Oto, Coca Cola İçecek, Anadolu Efes, kardemir, Soda Sanayi, Aygaz, Türk Traktör, Akçansa, Vestel, Ülker Bisküvi, Trakya Cam, imalat sanayinin öncü şirketleri arasında yer alıyor.


 
Borsaya yeni gelecek olan şirketler önemli
 
Sermayelerini güçlendirmek ya da yatırımlarını dış kaynaklardan temin etmek zorunda olan firmalar, temelde iki yoldan birini tercih etmek durumunda. Çoğunluk, finans kuruluşlarından kredi yolu ile kaynak sorununu hallederken sermaye piyasaları yolunun da önemli bir alternatif olduğunu SPK ve Borsa İstanbul, firmalara anlatmaya çalışıyor. Kuşkusuz borsaya gelen şirketlerin performansı, hem borsanın büyümesi hem de yatırımcıların borsaya bakışını değiştirmesi açısından önem taşımakta.   Küçük, kârlı olmayan ya da kârını yatırımcısı ile paylaşmayan borsa şirketleri, yatırımcıların mağdur olmasına neden olmakta. İmalat sanayinde,  borsadaki 168 şirketten sadece 55’inin sermayesi 100 milyon TL’nin üzerinde. 113 şirketin sermayesi 100 milyon TL’nin altında. Bu şirketlerden altısının özsermayesi negatife düşmüş durumda. Yani bu altı şirket kendi özkaynağını tüketmiş durumda. Tüm bunlardan ayrı olarak BIST İmalat Sanayi Endeksi’nde yer alan 37 şirket de zararda bulunuyor. Bütün bunlar yatırımcının mağdur olmaması için zararda olan ya da özsermayesini yitirmiş firmalar yerine kârlı firmalara yönelmesini zorunlu kılmakta.
 
Özsermaye negatifse ‘hisseden’ uzak durun
 
Borsaya gelen yatırımcı profilimiz ağırlıklı olarak kısa sürede büyük paralar kazanma hayali ile hareket etmekte. Bu da oldukça riskli olan ve sert iniş çıkışlara imkan sağlayan hisselere yönelmelerine neden olmakta. Aynı şekilde yakın çevrelerinden aldıkları tüyolar ya da tavsiyelerle hisselere yönelerek büyük beklentilere girebilmekteler. Bu tür beklentiler batak ya da özsermayesi negatife dönmüş şirketlerin hisselerinin alınmasına neden olurken alınan riskler gerçekleştiğinde zararlar da realize olabilmekte. Oysaki borsanın bir yatırım alanı olduğu göz ardı edilmemeli. Bu nedenle kısa vadede kazanma beklentisi ile değil, uzun vadede yatırım mantığı ile hareket edilmesi, daha isabetli ve düşük riskle kazanç elde edilmesine imkân sağlayacaktır.
Zeynep Aktaş / Milliyet 

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)