E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaMakro EkonomiFED faiz artışları tüketicileri nasıl etkiler?---

FED faiz artışları tüketicileri nasıl etkiler?

FED faiz artışları tüketicileri nasıl etkiler?
27 Ocak 2022 - 14:53 borsagundem.com

Piyasaların gündeminde şahin politikaların öne çıktığı FED toplantısı yer alıyor. Ancak FED’in olası faiz artışları borsaların yanı sıra ev veya araba almak isteyenlerden, kredi kartı borcu olanlara kadar birçok kesimi ilgilendiriyor.

BORSAGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

Wall Street yatırımcıları ve ABD Kongresi, ABD Merkez Bankası Başkanı Jerome Powell'ın yüksek enflasyonla mücadelede atacağı adımları yakından takip ediyor.

Powell 2 gün süren para politikası toplantısının ardından Çarşamba günü yaptığı açıklamada, “İşgücü piyasasında gördüğümüz kayda değer ilerleme ve %2'lik uzun vadeli hedefimizin çok üzerinde olan enflasyon ışığında, ekonominin artık sürekli yüksek düzeyde para politikası desteğine ihtiyacı kalmadı. Komitenin Mart toplantısında bunu yapmak için koşulların uygun olduğunu varsayarsak politika faiz oranını yükseltmeyi düşüneceğini söyleyebilirim” ifadelerini kullandı.

Yatırımcılarsa politika faizi oranında beklenen artışın Mart ayında gerçekleşmesiyle ve 2022'de bir dizi potansiyel faiz artışının yolunun açılacağını tahmin ediyor. Federal Açık Piyasa Komitesi’nin (FOMC) faizleri artırması ekonominin genelinde borçlanma maliyetlerini yükseltir ve finansal karar alma süreçlerinde bu yüksek borçlanma maliyetlerinin de hesaba katılmasını bir gereklilik haline getirir.

FED’den yapılan para politikası açıklamasında konuyla ilgili, “Enflasyonun %2'nin çok üzerinde olması ve güçlü bir işgücü piyasası ortamı sebebiyle, FOMC yakında federal fon faiz oranı için hedef aralığını yükseltmesinin uygun olacağını tahmin ediyor" denildi. Ancak açıklamada Mart ayı ortasında yapılması planlanan faiz artışına ilişkin herhangi bir taahhütte bulunulmadı.

Borsagundem.com’un derlediği bilgilere göre ABD ekonomisinde federal fon faiz oranı, bankaların kısa vadeli, gecelik krediler için birbirlerinden ücretlendirmeleri ve diğer borç verme oranları için temel olarak kullanılan faiz oranıdır. Pandeminin başlangıcındaki kapanmalar sürecinde rekor işsizlik oranlarına ulaşılmasına karşı, ekonomiyi desteklemeyi amaçlayan FED bu oranları en dip seviyeye çekerek %0 seviyesinde ulaştırmıştı.

Şimdilerde ise ülkedeki işsizlik oranı çok daha düşük seviyelere geriledi, ekonomik kapanma süreci bitti ve fiyatlardaki artışlar hane halkı bütçelerini eritmeye başladı. ABD’de Aralık ayında kayıtlara geçen yıllık enflasyon %7 ile yaklaşık 40 yılın en yüksek seviyesini gösteriyor.

Powell, bu iyileşen ekonomi sırasında kur artışlarını içeren bir rota çizerken, MarketWatch’un haberine göre tüketicilerse önümüzdeki aylar için kendi finansal adımlarını şu şekilde planlayabilirler:

Ev alanlar ne yapmalı?

Gerek ev almak gerekse de kredilerini yeniden finanse etmek için mortgage piyasasında yer alan herkesin bu ürünlerdeki faiz oranlarında çarpıcı bir artışa tanık olacağı şüphe barındırmıyor.

Perşembe günü itibarıyla ABD’deki mortgage faiz oranları pandemi döneminden bu yana en yüksek seviyeye ulaştı. 30 yıllık sabit faizli konut kredisi kıyaslama oranı ortalama %3,56’ya geldi. Dört hafta içinde, 30 yıllık konut kredilerindeki oran 50 baz puandan yükseldi.

Bununla birlikte FED’in Mart ayında gerçekleştireceği faiz artışları halihazırda mortgage faiz oranlarında değerlendirilmiş gözüküyor. Zira FED hamleleri kısa vadeli faizleri etkilerken mortgage faizleri uzun vadeli tahvil piyasasından etkileniyor. Sonuç olarak, FED’in politika faizine ilişkin beklentileri, kredi verenlerin başvuru sahiplerine sunduğu oranlara şu an dahi dahil ediliyor.

Ayrıca, ABD Merkez Bankası’nın satın almakta olduğu mortgage destekli menkul kıymet miktarını azaltması, mortgage piyasasındaki likiditeyi de kısıyor. Bu gelişmeler de mortgage faizleri üzerinde etkili olabilir.

Bir diğer açıdan bakıldığında mortgage kredilerine erişim eskisine göre daha kolay hale gelebilir. Zira kurlar yükseldikçe refinansman hacimleri azalır. Kredi verenlerin refinansman müşterisini çekmesi daha kolaydır ancak ev alacaklar müşteriler için daha fazla rekabete girmeleri gerekir.

Bankrate Baş Finans Analisti Greg McBride Aralık ayında MarketWatch’taki bir röportajında, “Refinansman trafiği azaldığından ve mortgage kredisi satın alan yatırımcılar hala riskli pozisyonda hareket ettiklerinden kredi verenler hacme susamış durumdalar. Bu değişkenlerden herhangi biri ortadan kalkana kadar, mortgage kredilerinin sıkılaştırılması için bariz bir unsur yoktur” dedi.

Daha yüksek oranlar aynı zamanda kredi talep eden bazı alıcıların krediye hak kazanmasını sağlayabilir. Zira mortgage kredileri kazanılması zor bir finansal taahhüttür.

Ekonomistler, son haftalarda mortgage oranlarındaki artışın, emlak satın alımlarının genellikle en yoğun olduğu bahar sezonu öncesinde alıcılar için mevsimsel olmayan bir aceleciliği tetiklemesini bekliyorlar. Ev almak isteyenler halen ellerinden gelen en iyi imkanlarla devam eden ucuz finansman ortamından yararlanmaya çalışıyorlar. Gayrimenkul uzmanları ise mortgage faiz oranlarının yıl boyunca artmaya devam edeceğini öngörüyor.

Bu telaşa katılmak isteyen herhangi bir gayrimenkul müşterisininse zamanlamalara dikkat etmesi gerekiyor. Bankrate araştırmasına göre, ABD’de mortgage kredilerinin ön onayları için genellikle 90 günlük süre belirleniyor. Ancak bazı kredi verenler bunun için daha kısa bir zaman aralığı sunabiliyor.

Her iki durumda da mortgage kredisi alınacak firmadan bir uzatma istenmesi mümkün. Ancak bazı durumlarda bu uzatma süresi yeni bir kredi kontrolü veya ek bir ücret içerebiliyor.

Daha fazla taşınmazın piyasaya çıkacağı dönem olan bahar aylarındaki gayrimenkul sezonu için çok az bir süre kaldı. Buna karşın gayrimenkul piyasasına gireceklerin zorlu bir pazara hazırlanması gerekiyor. ABD’de satılık ev envanteri rekor düşük seviyelerde dolaşıyor. Diğer bir deyişle piyasadaki mülkler için muhtemelen birden fazla teklif gelecek ve muhtemelen sıkı bir pazarlık dönemi yaşanacak.

Birçok alıcının ilk tekliflerinde başarısız olma olasılığı çok yüksek. Bu sebeple mortgage kredileri için ön onay arayan alıcıların bu pazarlık sürecini de aklında bulundurması gerekiyor.

Kredi kartı bakiyeleri nasıl etkilenecek?

Uzmanlar kredi kartları için azami faiz oranları yükselmeden önce müşterilerin mümkün olduğunca fazla borçlarını ödemesini öneriyor. Kredi verenler, kredi puanları ve bir kişinin temerrüde düşme riski gibi diğer bileşenlerle merkez bankası faiz oranlarına yakından bağlı olan "birincil faiz oranı" olarak adlandırılan oranı hesaba katarak azami faiz oranlarını oluştururlar.

LendingTree'nin Baş Kredi Analisti Matt Schulz daha önce yaptığı açıklamada, azami faiz oranlarının FED'in faiz oranlarını yakından takip ettiğini ve bakiye taşıma maliyetinin de yükselttiği konusunda uyarıyor. Schulz, bir kur artışından sonra azami faiz oranlarının yükselmesinin iki aya kadar sürebileceğini söyledi. LendingTree'ye göre, Aralık ayı itibariyle azami faiz oranları şu anda %19,55’te seyrediyor.

ABD Ulusal Kredi Danışmanlığı Vakfı Sözcüsü Bruce McClary, "Kredi kartınız varsa ve aydan aya borç taşıyorsanız, faiz oranları sizin için bir miktar önemli olacaktır" diyor.

Kuruluşun yaptığı son ankete göre tüketicilerin %38’lik bir kısmı bir aydan diğer aya borç taşıyor. Bu oranın 2020’de ise %43 olduğu görülüyor.

Ancak McClary, katılımcıların yaklaşık %30'luk kısmının bir yıldan uzun bir süre önce harcama yaptığını ve yaklaşık beşte birlik kısmın da daha az tasarruf ettiğini söylediğine dikkat çekti. Azami faiz oranlarında çok küçük bir artışın bile büyük etkisi olabileceğine işaret eden McClary, Çok sayıda insan sınıra yakın yaşıyor dedi.

Kredi kartı ödenemiyorsa ne yapmalı?

McClary kredi kartı borcu ödemesinin imkansız olması halinde bireylerin yapabileceği başka şeyler olduğunu da söyledi. Uygulanabilecek fikirlerden birisi daha düşük faiz oranına sahip ve ücret karşılığında bakiye transferi yapılabilmesine imkan veren yeni bir kredi kartı aramak.

Finans uzmanı, genellikle göz ardı edilen bir diğer fikrin de daha düşük faiz oranları için bankayla pazarlık etmek veya bankadan daha düşük oranlar sunan başka bir kredi kartı almak olduğunu belirtiyor. McClary iyi bir kredi puanına sahip müşteriler için bu stratejilerin en iyisi olduğunu kaydetti. Bununla birlikte finans uzmanı pandemi sürecinde birçok insanın farkında olmasa dahi kredi puanının yükseldiğine dikkat çekti.

Faiz artışından önce otomobil almalı mı?

Hem yeni hem de ikinci el otomobillerin tedarikini sınırlayan çip sıkıntısının devam etmesi nedeniyle, otomobiller bugünlerde pek ucuz değil.

Geçtiğimiz yıl, ABD’de ikinci el otomobil ve kamyon fiyatları %37 oranında arttı. Aralık ayı Tüketici Fiyat Endeksi'ne göre, yeni araçların fiyatları da geçen yıla göre yaklaşık %12 yükseldi.

Bankrate.com'den McBride, yeni bir arabayı finanse etmek için bir otomobil kredisi almak isteyenlerin, FED'in kur artışı yürürlüğe girmeden önce tasarruf etmek için anlaşmayı imzalamak konusunda acele etmesine gerek olmadığını söyledi.

McBride, “Faiz oranlarındaki artış, otomobil kredisi faiz oranı üzerinde minimum etkiye sahiptir. Dörtte bir puanlık fark, 25.000 dolar kredi alan bir otomobil alıcısı için aylık 3 dolar farka karşılık gelir” dedi.

NerdWallet Otomobil Kredileri Uzmanı Shannon Bradley, otomobil kredisi faiz oranının kredi puanı, kredi geçmişi ve borç-gelir oranı gibi faktörlere "federal fon faiz oranındaki marjinal bir artıştan daha hassas olduğunu" söyledi.

Bradley, “Şu anda bir araba satın almayı ertelerseniz, muhtemelen bir otomobil kredisi için daha yüksek bir faiz oranı ödeyeceksiniz, ancak daha iyi bir fiyata satın alabilecek durumda da olabilirsiniz" dedi. Ancak bu, otomobil piyasasındaki arzın iyileşip iyileşmediğiyle de ilişkili bir durum.

Birikimler nasıl güvende tutulabilir?

Tasarruf hesapları ve mevduat sertifikaları, yatırımda göz kamaştırıcı getiriler elde etmek için iyi bir yol değildir. Ancak zorlu günlerde bir acil durum fonu bir miktar ekstra getiri sağlamanın muhafazakar bir yolu olabilir.

ABD’de hesapların mevduat getirileri FED faiz oranlarıyla yakından ilişkilidir. DepositAccounts.com'ın Kurucusu Ken Tumin, yaklaşan kur artışlarının bu getirileri biraz daha cömert hale getireceğini söyledi.

Tumin, özellikle eski tip bankalar yerine internet bankaları tarafından sunulan vadeli mevduat hesapları için geçerli olduğunu söyledi. Finans uzmanı örneğin Ocak ayında ABD’de tüm bankalar için ortalama mevduat oranının %0,06 olduğunu, ancak online bankalar için ortalama oranın %0,46’ye kadar yükseldiğini belirtti. Tumin eski tip bankaların bol miktarda mevduata sahip olduğunu bu nedenle de mevduat faizlerinde oranları yükseltme yarışına girmelerine fazla ihtiyaç olmadığını söyledi.

Finans uzmanına göre eski tip bankaların ortalama mevduat faizlerini %0,09’a çıkarmaları için yıllar geçmesi ve birden fazla faiz artışı yapılması gerekebilir. Ancak Tumin’e göre federal fon faiz oranlarının yükselmesi internet üzerindeki bankaların faiz oranlarını çok daha yakın tarihte çok daha hızlı bir şekilde artırmasını sağlayabilir.

Vadeli mevduat hesaplarının süresinden önce para çekmenin getirilere zarar vereceğini de unutmamak gerekiyor. Tumin vadeli mevduat hesaplarının şu anki piyasa ortamında “hisse senetlerinin ve tahvillerin yerini almadığına” dikkat çekiyor. Tumin bu hesapları, “Destekleyici tasarruflar” olarak gördüğünü söyledi.

Dolarda Merkez Bankası ve Fed etkisi

 

El-Erian: FED gerekeni yapamadı

 

FED yatırımcıları ateşe attı

 

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)