BORSAGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ
Kötü geçen bir yılın ardından yatırımcılar 2023 yılına umutlu girdi. Toparlanma belirtileri gösteren borsalarda, iki aya yakın bir süredir devam eden yukarı yönlü hareket ise sona ermiş gözüküyor.
Borsagundem.com’un derlediği bilgilere göre, borsalardaki rallinin hız kesmesinde ABD işsizlik rakamların rekor seviyede düşük gelmesinin ve Fed Başkanı Powell’ın konuşmalarının etkisi bulunuyor. Fed’in faiz artırımlarına son vereceğine yönelik hissiyat nedeniyle borsalarda alıma geçen yatırımcıların bu inancı da tükenmişe benziyor. Gözler ise bu hafta açıklanacak ABD Ocak ayı verilerinde olacak.
Rekor hareketlilik olasılığı
Fortune’dan Jessica Menton ve Elena Popina’nın haberine göre, yatırımcılar, fiyatların Fed'in görmek istediği şekilde ılımlı olmama ihtimali nedeniyle, borsalarda yaşanması olası bir çöküş olasılığına karşı savunmaya geçmiş görünüyor.
Salı günkü tüketici fiyat endeksinin, Ocak ayında yıllık bazda fiyat artışında yüzde 6,2 oranında bir yavaşlama göstermesi bekleniyor. Değişken gıda ve enerji bileşenlerini ayıklayan ve manşet ölçümden daha iyi bir temel gösterge olarak görülen çekirdek enflasyonun ise aylık bazda yüzde 0,4 ve yıllık bazda yüzde 5,5 oranında artması bekleniyor.
Ancak geçen ay benzin ve kullanılmış araba fiyatlarında yaşanan şaşırtıcı artışın, S&P 500 Endeksi’nde Ekim ayından bu yana görülen yüzde 14'lük toparlanmanın nedeni olarak gösterilen enflasyondaki yavaşlamayı da kesintiye uğratmasından endişe ediliyor.
Laffer Tengler Investments Baş Yatırım Sorumlusu Nancy Tengler, “Enflasyon büyük olasılıkla zirveye ulaştı ve şimdi fiyatlar düşüyor, ancak bu durum, bu düşüşün lineer bir düşüş olacağı anlamına gelmiyor ve bunda bir sorun yok” diyor.
Şaşırtıcı olmayan bir şekilde, geçen yıl TÜFE verileri açıklandığında borsalar çalkantılı bir seyir izliyordu ve S&P 500 Endeksi 12 enflasyon verisi gününün yedisinde düşmüştü. Bloomberg tarafından derlenen verilere göre, son altı ayda S&P 500, TÜFE'nin açıklandığı gün her iki yönde de ortalama yüzde 2,6'lık bir hareket yaşadı. Bu oran, 2009 yılında görülen rekor hareketlilik oranına yakın bir seviyeye karşılık geliyor.
13 Eylül korkusu
Yatırımcılar, S&P 500 Endeksi’nin Mart 2020'den bu yana en kötü TÜFE seansına yol açan ve endeksin yüzde 4,3 oranında düşmesine neden olan 13 Eylül'deki tüketici fiyatları raporunu hala hatırlıyor. Susquehanna International Group Türev Stratejisi Eş Başkanı Chris Murphy, “Fed şahin bir modda olduğu sürece volatilite güçlü kalmaya devam edecek. Yani, TÜFE beklenenden yüksek gelirse, piyasa muhtemelen satış yapacak” şeklinde konuşuyor.
Ancak Bloomberg Intelligence'a göre, borsanın son iki ayda beklenenden iyi gelen TÜFE baskılarına nispeten sessiz tepkisi, ABD hisse senetlerinin zaten yavaşlayan enflasyonu fiyatlamış olabileceğine işaret ediyor. Sonuç olarak, veriler daha da düşerse, bu piyasalar için daha az çalkantılı bir enflasyon günü olabilir.
Gerçek şu ki, en azından şimdilik, yatırımcıların endişelenmemesi gerekiyor çünkü fiyatlardaki herhangi bir artışın geçici olması bekleniyor. Sorun, yatırımcıların bununla daha önce karşılaşmış olmaları. Güçlü bir iş gücü piyasası ücret artışını yüksek tutar ve enflasyonun politika yapıcıların istediği kadar hızlı düşmesini engellerse, Fed oranları piyasaların beklediğinden daha agresif bir şekilde artırabilir veya daha uzun süre yüksek tutabilir.
Geri çekilme satın alma fırsatı olabilir
Tengler, “Piyasa, daha sıcak bir TÜFE'ye olumsuz tepki verebilir, ancak bu, uzun vadeli yatırımcılara hisse senedi satın alma fırsatı sağlayacaktır” diyor ve bu çeyrekte herhangi bir geri çekilmenin bir satın alma fırsatı olduğunu kaydediyor. Tengler, 2022’nin üçüncü ve dördüncü çeyreğindeki satışlar sırasında şirketinin özkaynak riskini artırdığını ve önümüzdeki üç ila beş yıl boyunca Apple gibi teknoloji hisselerini desteklediğini ve siber güvenlik ve bulut hizmetlerine bağlı kaldığını belirtiyor.
Ancak şüphecilik, Wall Street'te ağırlığını hissettirmeye devam ediyor. Murphy, “Yatırımcılar arasında son zamanlarda kesinlikle daha dikkate değer bir riskten korunma görüyoruz” diyor.
Bloomberg tarafından derlenen verilere göre, önümüzdeki 30 gün içinde S&P 500 yatırım fonunda yüzde 10'luk bir düşüşe karşı koruma sağlayan sözleşmeler, şu anda yüzde 10'luk bir ralliden kâr sağlayan seçeneklerden 1,7 kat daha pahalıya mal oluyor. Alım-satım oranı (put-to-call) olarak da bilinen fiyat ilişkisi, 503 üyeli endeksteki iki aylık rallinin aniden tersine döndüğü Ağustos 2022'den bu yana en yüksek seviyede seyrediyor.
Enflasyon savaşında zafer ilan etmek için henüz erken
Aşırı agresif Fed korkusunu yenmesiyle bu yıl yüzde 12 oranında yükselen teknoloji ağırlıklı Nasdaq 100 Endeksi, merkez bankacılarından oluşan bir koronun geçen hafta daha uzun süre kısıtlayıcı politika uyarısında bulunmasının ardından 2023'teki ilk haftalık kaybını geride bırakıyor.
Dördüncü çeyrek kazanç sezonu şu ana kadar korkulandan daha iyi geçmesine rağmen, bazı para yöneticileri, ABD ekonomisi yavaşlamaya veya resesyona girmeye devam ederken şirket kârları için en kötüsünün henüz gelmediğinden endişe ediyor. Bu, S&P 500'ün dip noktasından toparlanmasının ardından teknoloji ve büyüme hisselerinin değerlemelerinin çok yüksek olup olmadığı konusunda endişeleri artırıyor.
Homrich Berg Baş Yatırım Sorumlusu Stephanie Lang, “Enflasyon verilerinin daha da iyileştiğini görmemiz gerekiyor” diyor. Lang, “Enflasyon savaşında zafer ilan etmek için henüz erken ve yumuşak bir iniş ya da faiz oranlarında bir indirim kaçınılmaz bir sonuç” diye ekliyor.