Enflasyon dönemlerinin yıldızı temettü hisseleri

Yatırımcılar enflasyon dönemlerinde kısa vadeli düşünerek temettü hisselerinden kaçma eğilimi gösterir. Ancak ünlü borsa yazarı Mark Hulbert’e göre temettü hisseleri yüksek enflasyon dönemlerinde güçlü bir portföy sağlayabiliyor

BORSAGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

Enflasyon yükselişe geçtiğinde yatırımcılar temettü ödeyen hisse senetlerinden kaçmak için genellikle fazla hızlı davranır. MarketWatch yazarı Mark Hulbert’e göre bu durumun sebebi yatırımcıların kısa vadeli yatırım stratejisine odaklanmalarıdır. Ancak borsa yazarı tarihsel olarak enflasyon dönemlerine bakıldığında temettü hisselerinin takdire şayan bir performans gösterdiğini belirtiyor.

Hulbert kısa vadeli stratejileri ile temettü hisseleri arasındaki performans farkını göstermek için Dow Jones Endeksi’nin şu anda bulunduğu konum ile 2021 yılı başlangıcı arasındaki enflasyona göre ayarlanmış reel getirilerini karşılaştırıyor.

2021 yılı başında Dow Jones Endeksi’nin nominal getirisi %1,9. Aynı dönemdeki ABD Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) rakamları ise yıllık bazda %1,2. Söz konusu rakamlara göre 2021 yılında Dow Jones Endeksi’nin reel getirisinin %0,7 olduğu ortaya çıkıyor. Şu anda ise ABD’de yıllık bazda enflasyon %8,5’i işaret ediyor. Dow Jones’un nominal getirisi ise %2,1. Diğer bir deyişle Dow Jones Endeksi’nin reel getirisi eksi %6,4. Hulbert sadece bu rakamlara bakıldığında yatırımcıların temettü ödeyen hisselerden kaçmasına şaşmamak gerektiğini belirtiyor.

Ancak borsa yazarına göre 10 yıllık periyoda odaklanıldığında ise dikkat çekici bir durum söz konusu oluyor. Hulbert S&P 500 Endeksi ile TÜFE arasındaki 10 yıllık büyüme korelasyonuna işaret etti. Buna göre TÜFE ile temettü hisseleri son yüz yılda büyük oranda birlikte yükselme ve düşme eğişimi gösteriyor. Hulbert iki gösterge arasındaki istatistiksel korelasyonun da dikkat çekici bir seviyede, 0,61’de, olduğuna dikkat çekti.

Borsagundem.com’un derlediği bilgilere göre iki gösterge arasındaki korelasyonun 1 değerine yakınlığı pozitif korelasyonun derecesinin yüksekliğini ifade ediyor. Zira iki gösterge arasındaki korelasyon dereceleri -1 ile 1 aralığındadır.

Söz konusu korelasyon, son yirmi yıl dahil edilmediği takdirde daha da güçlü olabiliyor. Zira temettü ödeyen hisselerin büyüme oranları enflasyonun gerilediği son yıllarda belirgin bir şekilde artmıştı. Borsa yazarı bu sapmanın yine de kuralı kanıtlayan bir istisna olabileceğini söyledi. Hulbert’e göre ayrışmanın sebebi temettü ödeyen şirketler arasında son yirmi yılda hisse geri alım faaliyetlerindeki artış.

Hulbert’e göre tüm bu güçlü tarihsel göstergeler, enflasyonun yüksek olduğu dönemlerde hisse başına temettü getirilerinin daha hızlı büyüme eğilimi olduğuna işaret ediyor.

Stagflasyon dönemi

Temettü ödeyen hisse senetlerinin enflasyondan korunma potansiyelinin bir başka örneği de 1970'lerden 1980'lerin başlarına kadar uzanan stagflasyon dönemi. Bu dönem genellikle mali danışmanlar tarafından enflasyondan korunmak için hisse senetlerinden kaçılması gerektiğini gösteren bir tarih aralığıdır.

Hulbert 1973'ün başından 1981'in sonuna kadar, TÜFE'nin yıllık %9,2 oranında arttığı dokuz takvim yılını işaret etti. Bu dönemde, Dartmouth College Finans Profesörü Ken French'in verilerine göre, en yüksek temettü verimine sahip hisse senetlerinin ilk %30'u yıllık %9,9'luk bir getiri sağladı. Bu rakam enflasyon hesaba katıldığında %0,7’lik pozitif getiriyi gösteriyor. Buna karşılık, S&P 500'ün temettü ayarlı getirisi, aynı dokuz yıllık dönemde yıllık %5,2’ydi. Bu rakam eksi %4’lük bir reel getiriye eşdeğer. Borsa yazarı hisse senetlerinin oldukça zayıf bir performans gösterdiği stagflasyon döneminde pozitif getiri dahi sağlayan temettü hisselerinin ‘etkileyici’ olduğunu söyledi.

Kazandıran temettü hissesi nasıl bulunur?

Tüm bu tarihsel veriler yatırımcıları temettü hisselerini değerlendirmeye yöneltmiş olabilir. Ancak Hulbert yatırımcıların portföylerini en yüksek temettü getirili hisselerle doldurmamaları gerektiğini de söyledi. Zira bu tür hisse senetleri özellikle riskli olma eğilimi gösteriyor. Yüksek getiriler söz konusu şirketlerde temettü ödemelerinin dengesiz olduğu anlamını taşıyabilir.

Hulbert temettü yatırımları için güçlü bilançolara sahip daha az riskli hisse senetlerini seçmenin çok daha iyi bir strateji olacağını söyledi. Borsa yazarına göre bu şirketlerin sadece yüksek temettü ödemekle kalmayıp aynı zamanda temettü ödemelerini asla kesmeme konusunda uzun bir geçmişi olması gerekiyor. Hulbert, “Mevcut getirileri en yüksek olan hisse senetlerini seçmek zorunda değilsiniz, ancak hisse başına temettü oranının enflasyona ayak uydurması muhtemel olan şirketleri bulmalısınız” dedi.

Kriz kâhini yatırımcıdan çok yıllı enflasyon uyarısı

 

Borsalarda toparlanma çabası

 

Fed tutanakları sonrası piyasalarda pozitif seyir