Türkiye’de herkesin derdi yüksek enfl asyon. Her geçen gün gelen yeni zamlar, geçim sıkıntısını gündemde en üst sıraya taşımış durumda. Böyle bir ortamda da insanlar -varsa- birikimlerini enfl asyona karşı korumaya çalışıyor ya da alım gücüne katkı sağlayacak ek getiri peşinde koşuyor. Mevduat gibi sabit getirili enstrümanlardaki getirinin enfl asyonun çok altında kalması yatırımcıları alternatif arayışına itti. Yılbaşından bu yana hisse senedine yatırım yapanların sayısında 140 bin artış oldu ve 2.5 milyon sınırına yaklaştı.
Kripto paralar da Türkiye’de yerleşiklerin en fazla ilgi gösterdiği ürünlerden. Ancak son 1 yıl içerisinde yüksek getiri hayaliyle kripto dünyasına adım atanlar henüz umduklarını bulamadılar. Özellikle kasım ayı başından sonra girenler için tam bir hayal kırıklığı yaşandı. Geçmiş yazılarda ısrarla belirttiğim gibi kriptoya yatıracağınız para ihtiyaç olmamalı ve toplam birikiminizin yüzde 5-10 gibi bir büyüklükte kalması en doğrusu. Zira geçtiğimiz günlerde yaşanan ve yatırımcılarının neredeyse paralarının ‘sıfırlandığı’ LUNA vakası bu kuralın ne kadar geçerli olduğunu ortaya koydu. LUNA örneği bu piyasa için ne ilk ne de son olacak. Dolayısıyla yatırımcıların kripto paralara yatırım yaparken hep bu riski göz önünde bulundurmaları gerekiyor.