E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaGündemMilli Mücadele meşalesi 103 yıldır yanıyor---

Milli Mücadele meşalesi 103 yıldır yanıyor

Milli Mücadele meşalesi 103 yıldır yanıyor
19 Mayıs 2022 - 08:01 borsagundem.com

İşgal altındaki bir ülkenin kurtuluşunu millette gören ve İngiliz donanmasının demir attığı İstanbul'dan silah arkadaşlarıyla Anadolu'ya geçen Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 19 Mayıs 1919'da yaktığı meşale 103. yıldır yanıyor.

Mondros Mütarekesi'nin 30 Ekim 1918'de imzalanmasından sonra İzmir Yunanlar, Adana Fransızlar, Antalya ve Konya İtalyanlar tarafından işgal edildi. Urfa, Maraş, Antep, Merzifon ve Samsun'a İngiliz askerleri çıktı. İngiliz Donanması ise 13 Kasım 1918’de İstanbul önlerine demir attı.

Vatan toprağını korumak için yıllarını cephelerde geçiren, Yıldırım Orduları Grup Komutanlığından 3 Kasım 1918'de İstanbul'a dönen Mustafa Kemal, altı ay kaldığı İstanbul'da kurtuluş planları yaptı.

Samsun ve çevresindeki Rumlar, 17-18 Mart 1919 tarihinde Samsun'a asker çıkaran İngilizleri de arkalarına alarak, yaptıkları çete baskınlarıyla kargaşa çıkararak, Mondros Ateşkes Antlaşması'nın 7. maddesi gereği bölgeyi İtilaf Devletlerinin işgaline açmak istiyordu.

Rumların bu oyunlarına karşı Türk halkı kendini savunmak için teşkilatlanmaya, can ve mal güvenliklerini korumaya çalışınca bundan endişe duyan İngiliz Yüksek Komiserliği ve Karadeniz Ordusu Başkumandanlığı, 21 Nisan 1919'da İstanbul Hükümetine bir nota vererek, bölgedeki gerilimin yatıştırılmasını, Rumlara karşı yapılan sözde saldırıların önlenmesini istedi.

Mirliva Mustafa Kemal Paşa

Bölgede asayişi sağlaması için 9. Ordu Müfettişi olarak görevlendirilen Mustafa Kemal, İzmir'in işgal edildiği 15 Mayıs 1919'un ertesi günü, Bandırma Vapuru ile yola çıktı.

Puslu bir pazartesi günü Samsun sahiline demir atan Bandırma Gemisi'ndeki Mustafa Kemal ve arkadaşlarını, ilk olarak Havuzlu İsmail'in kullandığı sandalla Kurmay Binbaşı Mahmut Ekrem Bey karşıladı.

Mustafa Kemal ve arkadaşları, Samsun'a ilk adımlarını Reji İskelesi'nden attı. Birinci Dünya Savaşı'nda Ruslar tarafından kentin bütün iskeleleri bombalanmış ancak bir tek Fransızlara ait Reji (Tekel idaresi) İskelesi sağlam kalmıştı. Fransızlar o dönemde Samsun'da kurulu bir fabrikada sigara üretiyordu. İskelenin adı bu nedenle Tütün İskelesi olarak da geçiyordu.

"Dokuzuncu Ordu Kıtaları Müfettişi ve Padişahın Fahri Yaveri Mirliva Mustafa Kemal Paşa" unvanı ile Mustafa Kemal, "Saat 08.00'de Samsun'a ulaşarak görevine başladığına" dair İstanbul'a telgraf gönderdi.

Büyük Önder Atatürk'ün Samsun'a gelişi, İngilizler'de tedirginlik oluşturdu. Samsun'da 6 gün kalan Mustafa Kemal Atatürk, 25 Mayıs'ta Havza'ya geçti. İngilizleri şüphelendirmemek için Atatürk, artan böbrek sancılarını ve Havza'nın kaplıcalarının kendisine iyi geleceğini belirterek kentten ayrıldı.

İlk miting Havza'da yapıldı

Kurtuluş'a giden yolda Mustafa Kemal Atatürk'ün ikinci durağı Havza oldu. İlk Müdafa-i Hukuk Cemiyeti Havza'da kuruldu. Teşkilat ilk toplantısını "Taş Mektep"te, şimdiki Merkez İlköğretim Okulunda yaptı.

İlk miting de Havza'da yapıldı. Mustafa Kemal Paşa'nın talimatıyla gerçekleştirilen mitingde, İzmir'in işgali protesto edildi. İlk genelge yine Havza'da yayımlandı. 28 Mayıs'ta yayımlanan Havza Genelgesi, tüm valilik, kolordu komutanlığı ve bağımsız mutasarrıflıklara gönderildi. Havza Genelgesi, Mustafa Kemal Atatürk'ün Samsun'a çıktıktan sonra ilk resmi tepkisi olması dolayısıyla tarihte büyük bir öneme sahiptir.

Türkiye Cumhuriyetinin Kurucusu Atatürk, bu genelgeyle halkın işgallere tepki göstererek milli bilincin uyandırılmasını amaçladı.

Bir sonraki durağı Amasya olacak Mustafa Kemal, 18 gün boyunca Havza'da Milli Mücadele için önemli adımlar attı.

Havza'daki hareketlilikten haberdar olan İngilizlerin yaptığı baskı ile Atatürk, Dokuzuncu Ordu Müfettişliği görevinden alındı. Mustafa Kemal Atatürk, Havzalılara sivil olarak veda etti.

Gazi Mustafa Kemal ve silah arkadaşlarının Samsun’a çıkarak yaktığı Milli Mücadele meşalesi sırasıyla Amasya, Erzurum ve Sivas'ta da yakılarak tüm yurda yayıldı.

Hedef kurtuluş ve cumhuriyet

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Kaya Tuncer Çağlayan, AA muhabirine, 19 Mayıs'ın sadece Türk milletinin değil bütün Ortadoğu'nun ve Avrupa'nın kaderini etkileyen bir olay olduğunu söyledi.

Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün Samsun'a iki büyük amaç doğrultusunda geldiğini belirten Çağlayan, "Birincisi, ülkemizin düşman işgalinden kurtarılması noktasında silah arkadaşları ve Türk milleti ile bütünleşerek şanlı mücadele başlatmak, ikincisi ise bu ülkede milli iradeyi hakim kılacak cumhuriyet rejimini inşa etmek." dedi.

Bu fikrin İstanbul'da ortaya çıktığını ve 6 ay İstanbul'da kalan Atatürk'ün arkadaşlarıyla bunu değerlendirdiğini anlatan Çağlayan, şöyle devam etti:

"Milli mücadele fikrinin öznesi milletti. Askerlerimiz, komutanlarımız başta Atatürk olmak üzere bu fikri gündeme getirdiler. Kurtuluşun bu şekilde mümkün olacağını düşündüler ama bu düşünceyi gerçekleştirebilmek için millet ne kadar bunun yanında yer alacak belli değildi. Bu açıdan Samsun, Mustafa Kemal Paşa için milletin nabzını yoklama, düşüncelerinin gerçekleşip gerçekleşmeyeceğinin ortaya çıkacağı bir yer olarak tarihi ve kritik bir önem taşıyordu. Bir Samsunlu olarak o tarihte bizim ecdadımız Paşa'ya bu cesareti vermiştir."

"Atatürk de Samsun'u unutmamıştır"

Atatürk'ün 1924 yılındaki, "Ben Samsun'u ve Samsun halkını gördüğüm zaman memleket ve millete ait bütün düşüncelerimin, kararlarımın her durumda gerçekleştirilebilir olduğuna bir defa daha kuvvetle inandım. Samsunluların durumlarında gördüğüm, gözlerinde okuduğum vatanseverlik ve özverilik, ümit ve düşüncelerimi doğru karara ulaştırmaya yeterli gelmişti." sözlerine işaret eden Çağlayan, "Mustafa Kemal Paşa Samsunludan şu mesajı alır net bir şekilde, 'Milli mücadele fikri doğru bir fikirdir, bu fikrin öznesi olan millet, Samsunluların özelinde bu mücadelede yer alacaktır.' Samsunular adına bu çok önemli." ifadesini kullandı.

Milli mücadele fikrinin İstanbul'da doğduğunu, Samsun'da olgunlaştığını dile getiren Prof. Dr. Çağlayan, sözlerini şöyle tamamladı:

"Samsun bu manada gerçekten Milli Mücadele'nin ilk kıvılcımının çakıldığı, ilk ateşin yakıldığı yerdir. Biz de Samsun olarak bununla gurur duyuyoruz. Samsun Ata'sını hiçbir zaman unutmamıştır. 1926'da 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı'nın temelleri Samsun'da atılmıştır. Samsun'da Gazi Günü kutlaması olarak Samsunlular bunu başlatmış 1938'e kadar yerel bir kutlama olarak devam etmiştir. 1938'de tüm yurtta bayram olarak kutlanmaya başlanmıştır. Samsun bu günün kıymetini unutmamıştır. Atatürk de Samsun'u unutmamıştır, Karadeniz gezilerinde en uzun kaldığı yer Samsun olmuştur. Atatürk ve Samsun arasında derin bir gönül bağı vardır ki zaten 19 Mayıs’ı Atatürk 'Benim doğum günüm' diye değerlendirmiştir. Bu Samsun’un Atatürk nezdinde de ayrı bir yeri olduğunun göstergesidir."​​​​​​​

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (20)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
  • xyz19 Mayıs 2022 15:04

    ZEYREK ZEMHERI o yalanları lastik donlu dedenden mi duydun. Sen bugüne bak. Sana yakın çöp bidonundan gözlerini 24 saat ayırmazsan ülkenin halini anlarsın. Yaşın kaç 1970 lerden bahsediyorsun.

  • EKRİST19 Mayıs 2022 22:13

    yırtık dondan çıkar gibi çıkacağına konuyu bir araştırda ondan sonra konuş.

  • ALİ KODUŞ19 Mayıs 2022 22:09

    her şey sana batıyor sen kimsin söylermisin.

  • xyz19 Mayıs 2022 14:52

    Ahmet Özüsözübir senin gibi lastik donluların haddinemi Atatürk'e soru sormak. Ben sana sorayım ülkeyi getirdiğiniz durumdan memnunmusun.

  • ALİ RIZA KESTANECİGİLLER19 Mayıs 2022 14:22

    malesef o masaleyi içeriden söndürmek için var güçü ile çalışanlarlar var hemde TBMM de.

  • Atilla19 Mayıs 2022 13:01

    Anglo saxon - J ittifakı Türkiyeye ve topraklarına karşı savaşını hiç sonlandırmadı. Serv projesi yürüyor ve anlaşması masalarında bekliyor. Batıdan borç almak borç yapmak hem devlet hem şirketler için çok tehlikeli.

  • Ali Taş19 Mayıs 2022 11:53

    Atam aziz ruhun şad olsun Bize anlattığın ülkü ile ve damarlarımızdaki asil kanın bilinciyle vatanımızın bekçisiyiz Bu vatana her türlü kumpasla ve demokrasi özgülük kavramları arkasına sığınarak yeni haritalar çizmeye çalışan herkesin karşısında olacağız Malımızla canımızla

  • AHMET ÖZÜSÖZÜBİR19 Mayıs 2022 11:38

    sayın Atam size bir soru sormak istiyorum.acaba kurmuş olduğunuz parti iktidara gelme şansı % kaç ve gelebilecekmidir.

  • xyz19 Mayıs 2022 14:55

    Cehaletin ve yobazlığın hüküm sürdüğü ülkemi getirdiğiniz durumdam memnunmusun?

  • fatih19 Mayıs 2022 13:11

    başta her türlü hile ve sahtekarlığa açık olan yobazlar var ve bu memleketin temelden sorunu olan yobaz destekleyici cahilleri olduğu sürece zor görünüyor,,,

  • AGOP SEMİZYAN19 Mayıs 2022 11:33

    Sayın atam senin kurmuş olduğun partin ne zaman iktidara gelecek.

  • xyz19 Mayıs 2022 14:58

    Senin gibi devşirme yobazların sayısı azalınca. Cehaletin yerini ilim alınca. Devir sizin devriniz. Yiyiniz aksırıncaya tıksırıncaya kadar. Bu günlerde geçer.

  • ANDRE FLO19 Mayıs 2022 10:52

    "9 Aralık 1924 tarihinde iki devlet arasında dostluk antlaşması imzalandı. Türkiye-Finlandiya arasında Varşova’da imzalanan antlaşma: Madde 1. Türkiye Cumhuriyeti ile Finlandiya Cumhuriyeti ve iki tarafın halkları arasında bozulmaz bir barış, içten ve sonsuz bir dostluk olacaktır."

  • xyz19 Mayıs 2022 09:50

    Örnek alınacak nadide bir insan. Senin gibiler yalnızca ahirette peygambere komşu olur.

  • xyz19 Mayıs 2022 09:46

    Bir 19 Mayıs gününde ülkemizin içinde bulunduğu bu durumda senin büyüklüğünü ve değerini daha iyi anlıyoruz. Ruhun şad olsun mavi gözlü sarı saçlı bozkurt.

  • Ali19 Mayıs 2022 09:09

    20 yıldır buhran yaşıyoruz. Ahh millet hala akıllanmadı

  • emre19 Mayıs 2022 13:13

    alttaki yobazlar ve şak şakçı it sürüleri olduğu sürece daha çok burnu sürter bu memleketin....

  • ZEYREK ZEMHERİ19 Mayıs 2022 11:51

    sen yeni yetmesin galiba.1970 chp yıllarında yaşasa idin akaryakıt, ilaç tereyağ çimento demir kömür tüp hiç bir şey yok idi  ülkede o zamanlar africa ülkelerinden kötü idik.

  • Sedat19 Mayıs 2022 11:41

    Hassssssiyah ordan mixer

  • Mucise Reis ;)19 Mayıs 2022 08:15

    “Yorulmadan beni takip edeceğinizi söylüyorsunuz. Fakat arkadaşlar, yorulmadan ne demek? Yorulmamak olur mu? Elbette yorulacaksınız. Benim sizden istediğim şey yorulmamak değil, yorulduğunuz zaman dahi durmadan yürümek, yorulduğunuz dakikada da dinlenmeden beni takip etmektir. Sizler, yeni Türkiye’ nin genç evlâtları, yorulsanız dahi beni takip edeceksiniz. Ben bu akşam buraya, yalnız bunu size anlatmak için gelmiş bulunuyorum. Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler, asla ve asla yorulmazlar. Türk gençliği gayeye, bizim yüksek idealimize, durmadan, yürüyecektir. Biz de bunu görmekle bahtiyar olacağız. Şimdi çocuklar eğleniniz…”Ve Salonda bir marş okunur gençlerce...Dağ başını duman almış, Gümüş dere durmaz akar, Güneş ufuktan şimdi doğar ,Yürüyelim arkadaşlar.... O , dönemin gençleri, milli ruhu gençleri yürüyor, gün gelecek KOŞACAK....