Küresel borsalarda tehlike çanları çalıyor

Kovid sürecinde güçlü bir boğa piyasası yakalayan küresel borsalarda %5 ila %10’luk düzeltme beklentileri artmaya başladı. Baş Stratejist Sam Stovall bu düzeltmenin gerçekleşeceğine kesin gözüyle bakıyor

BORSAGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

Yatırım danışmanlığı firması CFRA’in Baş Yatırım Stratejisti Sam Stovall Pazartesi günü paylaştığı notta, “Borsalarda ciddi bir düşüşün yaşanması, ihtimalle değil ne zaman gerçekleşeceğiyle alakalı bir soru” ifadelerine yer verdi.

Stovall’ın söz konusu açıklamayı yapmasındaki en önemli sebep küresel borsalara ilişkin geri çekilme sinyallerinin artıyor olması. Fortune’un haberine göre yatırım danışmanlığı firması Ally Invest’in Baş Yatırım Stratejisti Lindsey Bell “Ayı piyasası destekçilerinin sesleri yükseliyor” ifadelerini kullanarak benzeri bir noktaya dikkat çekiyor. Bell S&P 500’ün 200 günlük ortalamalarına bakıldığında Eylül 2020 zirvesine göre bile daha fazla gerildiğini ifadelerine ekledi.

Ancak küresel borsalarda gerçekleşmesi muhtemel bu geri çekilme mutlaka kötü bir anlam taşımak zorunda değil. Bell, “Kısa vadede geri çekilmeler piyasa aktivitesinin sağlıklı bileşenleridir. Bu nedenle korkunç bir şey yaşanacağını düşünmüyorum” sözleriyle %5 ila %10’luk bir geri çekilmenin makul olabileceğini belirtti.

Stovall notunda Wall Street’te gözlerin “beklenen düzeltmeyi” harekete geçirmesi konusunda beklenenden güçlü gelen perakende verileri ve üretici fiyat endeksi okumalarına odaklandığını belirtiyor. Pazartesi günü Wall Street’teki düşüşle birlikte 10 yıllık ABD Hazinesi tahvil verimlerinin %1,3’ün üzerine çıkması da bunun bir göstergesi olarak anlaşılıyor.

Goldman Sachs analistleri 12 Şubat tarihli bir raporda, verilerin iyileştirilmesi ekonomi ve genel toparlanma için iyi olduğunu belirtmekle birlikte bu durumun hisse senetlerine zarar verebileceğini açıklamıştı. Analistler tahvil ve nakit gelirlerinde artış görülmesi halinde hisse senedi değerlemeleri için yüksek fiyatları haklı kılan gerekçenin azalacağını belirttiler. Goldman Sachs analistleri yine de kurlardaki artış düzenli olduğu ve büyüme tarafından yönlendirildiği bir süreçte hisse senetlerinin daha yüksek faiz oranlarıyla birlikte yükselebileceğini öngörüyorlar.

Önümüzdeki 12 aylık fiyat/kazanç oranları tarihsel ortalamaların çok üzerinde seyrederken yatırımcılarınsa yüksek değerlemelere sabitlendiği görülüyor. Stovall, “S&P 500’deki sağlık sektörü hariç tüm sektörlerde gelecek 12 ayın fiyat kazanç oranlarının 20 aylık ortalaması iki haneli primlerle işlem görüyor” ifadelerine yer verdi. Bu rakamlar aslına bakılırsa dördüncü çeyrekteki güçlü bilançolar sayesinde geçen yıla göre bir miktar azaldı. Ancak yine de standartlara göre fazla pahalı görünüyor.

Morgan Stanley Baş Yatırım Sorumlusu Lisa Shalett Pazartesi günkü notunda, “Takip ettiğimiz her varlık sınıfı endeksi şu anda son 20 yılın en yüksek %5’lik diliminde değerleniyor. ABD borsa kapitalizasyonunun gayrisafi yurtiçi hasılaya oranı olan Buffett Göstergesi şimdilerde %147’ye ulaşarak 1999 yılındaki %127’lik zirvesini geride bıraktı” açıklamasına yer verdi.

Son dönemdeki tüm yükselişler ve yüksek değerlemeler, bazı stratejistleri balon piyasası ve borç seviyeleri konusunda endişelendirdi. Yatırımcılar hisse senedi satın almak veya açık işlemler gerçekleştirmek için kredi yoluna başvurdu. Stovall, kredi marjlarıyla ilgili "ister S&P 500 ister nominal GSYİH ile karşılaştırılsın tüm zamanların en yüksek seviyesinde" görüşlerine yer verdi.

Commonwealth Financial Network’ün Baş Yatırım Sorumlusu Brad McMillan geçtiğimiz hafta konuyla ilgili yaptığı açıklamasında, “İnsanlar sonuçları konusunda kendilerinden emin oldukları sürece yatırım yapmak konusunda çok daha istekli hale geldiler. Bana kalırsa bu iyimser beklentilerin sağlıksız bir yansımasını gösteriyor” demişti.

Küresel borsalardaki yeni tehdit yeşil balon

 

Milyarder yatırımcıdan balon uyarısı

 

Boğa piyasasının görülmeyen işareti