Eylül ayında borsaları FED düşürecek

Borsalar eylül ayında FED’in kritik faiz kararını bekliyor. Ancak borsa yazarı Mark Hulbert’e göre FED’in faiz artışıyla birlikte bilançosunu da sert bir şekilde sıkılaştırma ihtimali piyasalarda şok etkisi yaratabilir.

BORSAGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

ABD borsalarında eylül ayına ilişkin beklentiler herhangi bir somut sebep olmamasına rağmen genellikle düşüktür. Ancak MarketWatch yazarı Mark Hulbert Wall Street yatırımcıların bu ay ortalamanın üzerinde bir volatilite bekleyenlerin sonunda bir sebebe ulaştıklarını belirtiyor.

Hulbert’e göre 2022 dışındaki diğer yıllarda eylül ayının neden tarihsel olarak bir düşüşlere eğilimli olduğu gizemini koruyor. Ancak bu ayki yüksek volatilitenin ABD Merkez Bankası’ndan (FED) kaynaklanacağına dair neredeyse şüphe yok. Borsa yazarı konuyla ilgili açıklamasında, “Faiz oranlarını agresif bir şekilde yükseltmeye devam etmenin yanı sıra, ABD Merkez Bankası bilançosunun küçültülme hızını önemli ölçüde hızlandıracak” uyarısında bulundu.

Söz konusu iki yönlü sıkılaştırma küresel piyasalarda volatiliteyi ciddi şekilde artırma potansiyeli taşıyor. ABD merkezli yatırım danışmanlığı firması, Capitol Menkul Kıymetler Baş Ekonomi Stratejisti Kent Engelke geçtiğimiz hafta müşterilerine yaptığı açıklamada, “Piyasalar ve ekonomi açık bir şekilde henüz kimsenin deneyimlemediği bir döneme giriyor. Üstelik tecrübe eksikliğinden dolayı hatalar yapılacaktır. Bir borsacı, bugünkü FED’in politikasını buzun üzerinde 100 km’yle araç sürmek ve el frenini çekmek olarak nitelendirdi” ifadelerine yer verdi.

Borsagundem.com’un derlediği bilgilere göre borsalardaki düşüş eğiliminde FED’in açıklamaları etkili oldu. Enflasyonun zirveye ulaştığına dair güçlü göstergeler geçtiğimiz aylarda FED para politikasında bir değişiklik yapılacağı beklentilerini artırmıştı. Ancak FED yetkililerinin faiz artırımlarını yavaşlatmayacağına yönelik işaretler hisse senetlerinde satış dalgasına yol açtı. FED Başkanı Jerome Powell Jackson Hole’da faizlerin artacağına dair kesin bir mesaj vererek ekonomik zorluklar olsa bile sıkı para politikasının korunacağını belirtti.

Hulbert’e göre FED’in çifte sıkılaştırma hamlesinin borsalarda düşüşlere yol açması mantıklı bir sebep olarak öne çıkıyor. Borsa uzmanına göre Wall Street’te görece az sayıda danışman böyle bir ihtimalin sonuçlarına odaklanıyor. Bu aynı zamanda çifte sıkılaştırmanın negatif etkilerinin henüz piyasalarda satın alınmamış olabileceğini gösteriyor olabilir.

Borsa uzmanı çok daha az ismin küresel çaptaki merkez bankalarının sıkılaştırma politikalarına odaklandığına dikkat çekti. StoneX Financial’ın Küresel Makro Direktörü Vincent Deluard geçtiğimiz hafta müşterileriyle paylaştığı bir notta “İsviçre Merkez Bankası ve PBOC [Çin Merkez Bankası] şişirilmiş bilançolarını agresif bir şekilde küçültmeye başladı. Aşırı-güvercin Japonya Merkez Bankası bile haziran ayından bu yana bilançosunu 17 trilyon yen azalttı ve Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) bilançosunu küçültmesi, faiz artırımlarında çok geride kalan merkez bankası için bir sonraki mantıklı adım” ifadelerine yer verdi.

Hulbert’e göre, FED’in çifte sıkılaştırmasının hisse senedi fiyatlarında henüz tam olarak satın alınmadığına işaret eden bir başka sebepse son yıllarda FED’in bilançosundaki değişiklikler ile S&P 500 Endeksi arasında yakın bir eşzamanlı korelasyon olması. Borsa yazarının da dikkat çektiği üzere, S&P 500, Mart 2020'de yükselen FED bilançosunun ardından belirgin bir şekilde yükselirken ve FED’in bilançosunu sabitlemeye başladığı 2022'de ise endeks yükselmekte zorlanıyor. Bu endişe verici bir gelişme. Zira FED'in bilançosu yıl başından bu yana çok fazla düşürmedi; sadece önceki hızında büyümeyi durdurdu.

StoneX’den Deluard bu tablonun değişmeye başlayacağını öngörüyor: “Parasal sıkılaştırma (QT) Eylül ayında ayda iki katına çıkarak 95 milyar dolara ulaşacak. QT bu yaz programın gerisinde kaldığı için sıçrama daha da büyük olacak: FED’in bilançosu, QT'nin 1 Haziran'da başlamasından bu yana, vaat edilen hızın yaklaşık yarısı kadar, 63 milyar dolar düştü. Dahası, mortgage oranlarındaki son sıçrama ön ödemeleri azalttı. Bu nedenle FED’in bilançosunu pasif olarak düzenlenmesine izin vermek yerine, aylık 35 milyar dolarlık kotasını karşılamak için mortgage destekli menkul kıymetleri aktif olarak satması gerekecek. "

FED'in bilançosundaki mütevazı bir düşüşün ardından borsanın halihazırda çok fazla gerilemiş olması Hulbert’e göre kötü bir işaret: “Söz konusu durum, hisse senedi piyasalarının parasal genişlemeye her zamankinden daha fazla bağımlı olduğunu göstermektedir. Piyasaların bu bağımlılığını iyileştirmek için ne kadar acının gerekli olacağını düşünmek korkutucu.”

Yatırımcılar için en berbat ay başladı

 

Dolar endeksi rekor seviyede

 

Resesyona rağmen kazandıracak sektörler

 

Wall Street'i sarsan intihar