Oldukça dalgalı geçen 11 ay geride kalıyor. Pandemi sürecinin damga vurduğu 2020 yılının son ayına giriliyor. Piyasalar için yılın son ayının ilk haftası yoğun veri akışıyla başlayacak. Önemli verilerin açıklanacağı ilk hafta, fiyatların da seyri üzerinde etkili olacak.
Türkiye’de büyüme ve enflasyon verilerine ilişkin gelişmeler öne çıkarken ABD’de istihdam verileri gündem maddesi olacak. Öte yandan ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell’ın iki gün üst üste yapacağı sunumlar da piyasalar tarafından yakından takip edilecek. Haftanın en önemli verisi ise TÜİK’in Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) verisi olacak.
TÜİK’in üçüncü çeyrek için açıklayacağı veriler, yılın tamamı için büyüme tahminlerine yönelik gösterge niteliği taşıyacak. 2020’nin üçüncü çeyreğine yönelik ekonomistlerin ortalama büyüme tahmini yüzde 5. Yıl sonu beklentisi ise yüzde 0.3 seviyesinde.
Yıl içinde oldukça dalgalı bir süreç yaşayan ekonomi ise birinci çeyrekte yüzde 4.5 büyüme gerçekleştirdi. İkinci çeyrekte kapanan piyasalara bağlı olarak yüzde 9.9 daraldı.
Altın, dolara bağlı
Gram altın 2020 yılındaki yükselen trendinin altına kaydı. 445 TL’nin altında kalması halinde 417 TL’ye doğru gerilemesine yol açabilir. Gram altın yurt içerisinde dolarla fiyatlanıyor. Doların 7.50’nin üzerinde tutunması halinde altındaki düşüş de sınırlı kalacaktır. Pandemi süreci devam ediyor. Aşı konusundaki gelişmeler ons altında gerilemeye neden oldu. Altının onsu 1.787 dolar seviyesinde. Ons altında 1.750 ve 1.680 dolar seviyeleri güçlü tutunma noktaları. Gram altındaki hareket için dolar kurunun seyri önemli.
Döviz talebi var
Dolar kuru 2020 yılında yükselen trendini korudu. 6 Kasım’da test edilen 8.58 TL sonrasında yaşanan iyimser havayla 7.51’lere çekilme gözlendi. Ekonomi yönetimi değişti. Siyasi söylemlerde yumuşama yaşandı. Pandemi sürecinde piyasalarda getirilen kısıtlamalar da kalkınca dolar/TL kuru 7.50’lere çekildi. Ancak bu seviyede kalıcı olamadı. Yurtiçi yerleşiklerin döviz talebi devam ediyor. 7.50’nin altına inmedikçe yükselen hareket korunacak.
Borsada nakit giriş
Borsada BIST 100 Endeksi 10 Kasım haftasında yabancı alımları ile başlayan atağında 1.350 seviyesine geldi. BIST 100 Endeksi haftayı 1.328 puandan tamamladı. Endeksin ay başından bu yana artışı yüzde 19.45 oldu. Endekste gelinen seviye kısa vadede kâr satışlarının gelebileceği noktalar. Bunun nedeni ise yükseliş ivmesinde gözlenen zayıflama. Çıkışın gücünü ölçen göstergelerin uyumsuz sinyaller üretmesi kâr satış olasılığını güçlendiriyor.
Bu nedenle hisselerde gözlenecek kâr realizasyonları şaşırtıcı olmamalı.
Ancak borsaya yönelik nakit girişi devam ediyor. Bu nedenle düzeltmeler olsa da sınırlı kalması ve yükselen kanal içerisindeki hareketin devam etmesi beklenmeli. Endeksin 1.350’yi aşması halindeyse güçlü hareket devam edecektir.
Katar’dan borsa atağı
Katar daha önce yatırımcı olarak geldiği borsaya şimdi de ortak oluyor. Borsa İstanbul’un yüzde 10’unu alıyor. Pay devrine ilişkin anlaşma imzalandı. Halihazırda Borsa İstanbul’un yüzde 90,60’ı Türkiye Varlık Fonu’na (TVF) ait bulunuyor. Diğer kalan payların dağılımı ise şöyle:
TSPB yüzde 1.30, Borsa İstanbul A.Ş. yüzde 2.30, aracı kurum, banka ve diğer şirketler ise yüzde 5.80. Yapılan anlaşmayla birlikte TVF’nin payı yüzde 80.60’a inerken Katar devletinin yatırım fonu Katar Yatırım Otoritesi (QIA), Borsa İstanbul’un yüzde 10’luk payına sahip olacak. Satış bedeline dair herhangi bir ek açıklama ise yapılmadı.
Borsa İstanbul’da Katar’lı altı yatırımcı bulunuyor. Bu yatırımcıların toplam portföy değeri Ekim 2020 itibari ile 107 milyar 898 milyon TL. Katar’dan sonra en büyük portföy değerine sahip ülke ABD. ABD’li 1000 yatırımcının portföy değeri ise 56 milyar 429 milyon TL.