BORSAGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ
Protestolar, ABD-Çin gerilimi ve uzay yolculuğu ABD’de gündemi oluşturan üç manşet olarak öne çıkıyor. Fakat bu üç gündem maddesi de piyasalarda karşılık bulmuyor.
ABD’deki en büyük gündem maddesi ırkçılık protestoları. Siyahi Amerikalı George Floyd’un polis şiddetiyle ölümünün ardından ülke çapında protestolar baş gösterdi. Hafta sonu boyunca yetmişten fazla eyalete yayılan ve uluslararası boyut kazanarak Londra ve Berlin’e sıçrayan protestolara polis şiddeti de eklendi. Bu haberin borsalardaki volatiliteyi arttırması gerekirdi.
Hafta sonu ülkede tarihi bir gelişme de yaşandı. SpaceX ve NASA ortaklığında gönderilen roket Uluslararası Uzay İstasyonu’na ulaşırken milyonlarca insan uzay teknolojilerinin ve uzay yatırımlarının yeni çağını canlı yayında izledi. Teknoloji yatırımlarını derinden etkileyecek bir gelişmeydi.
Tüm bu gündem maddelerinin yanında bir de Çin krizi vardı. Çin ABD’den yaptığı soya ithalatını durdurduğunu açıkladı. Soya ticaretinin durmasının muhtemel sebebi Kovid-19 krizi ve Hong Kong konusunda ABD’nin Çin’e karşı aldığı tavra yönelik bir misillemeydi. Haberin ABD çiftçileri için oldukça moral bozucu olduğu tartışmasız.
Hafta sonu ABD basınına yansıyan bu üç haberin de piyasalarda cevap bulması ve volatilite üzerinde etki yaratması beklenebilir. Fakat Barrons’un haberine göre piyasalarda bu haberleri pek de umursamadı. ABD vadeli endeksleri haberlerden bir miktar etkilense de korkunç seviyelerin çok üzerinde seyretti. Bu aynı zamanda piyasaların gerçeklikten koptuğunun bir diğer kanıtı olarak değerlendiriliyor.
Bu durumu anlamak sıradan ABD vatandaşları için zor olsa da Wall Street sakinleri için oldukça kolay. Wall Street haberlere hisse senetleri fiyatlandırmaları gözlüğünden bakıyor. ABD borsaları şirketlerin geleceğini belirleyen bir oy sandığına daha çok benziyor. Piyasalar hissedemiyor, protesto edemiyor ya da ağlayamıyor.
Bununla birlikte hisse senetleri piyasaları gerçekliğin üzerini örten çok ince ve saydam bir perde. Yatırımcılar bunu unutmamalı.