Birko (#BRKO), açık unvanıyla Birko Birleşik Koyunlu’lular Mensucat Ticaret ve Sanayi Anonim Şirketi.
Bir kasabada doğdu, Niğde’nin, Türk sanayisinin gururu oldu.
İşiyle, işçisiyle, üretim ve emekle büyüdü, ihracatta zirveye yürüdü.
Dün ülkeye örnek gösteriliyordu.
Şimdi ise borsacıların pençesinde kan ağlıyor…
Sendika temsilcisi, Öz İplik İş Sen Niğde Şube Başkanı Faik Apaydın’ın, Birko Koyunlu Halı Fabrikası’nda düzenlediği basın toplantısı, sadece kent sakinlerinin değil, Türkiye’nin de, sermaye piyasalarının da dikkatini ve ilgisini çekti.
“HEM ÇÖKTÜLER HEM DE SOYUYORLAR”
115 işçinin sesi olarak, şirkette yaşananları “Hem çöktüler hem de soyuyorlar” sözleriyle dile getiren Apaydın, konuşmasında, Mehmet Bedir ve İsmail Düz adını vererek, “6 ay önce Genel Kurul’da yasal boşluktan yararlanarak Yönetimi ile geçirdiler. Soyuyorlar. Halka açık bir şirketin, borsada işlem gören bir şirketin parasını hesaplarına aktarıyorlar. Tazminatlarımız da tehlikede. İş bırakma eylemi başlattık” dedi.
Apaydın’ın Birko’yu batırmakla suçladığı Mehmet Bedir, borsa çevrelerinin yakından tanıdığı bir isim. Manipülasyondan yargılanan Bedir’in, Isparta’nın göz bebeği DirilişTekstil’de yönetime geldikten sonra yaşananlar herkesçe çok iyi biliniyor. “Borç, zarar, bozulan bilanço, sebepsiz yükselen, ardından taban olan hisseler”le Diriliş’te imzasını atan; üstelik bir hafta önce SPK tarafından Diriliş hisselerindeki işlemleri nedeniyle 958 bin TL para cezasına çarptırılan Bedir, şimdi de yeni oyunların merkezinde, Niğde’de ortaya çıktı.
Yine yönetimi ele geçirme, yine çıkar, yine rant sağlama, halka açık bir şirketin içini boşaltma suçlamalarıyla...
“BİRKO’DA İŞLER ÇOK KÖTÜYE GİTTİ”
Sendikacı Apaydın’ın söylediğine göre, Mehmet Bedir yasal boşluktan yararlandı, Borsa İstanbul üyesi Birko’nun Genel Kurulu’nda, Yönetim Kurulu Başkanlığı koltuğuna oturdu. İsmail Düz ise Başkan Yardımcılığı’na getirildi. Apaydın, ikilinin yönetime gelmesi sonrası, Birko’da işlerin nasıl kötüye gittiğini, şirketin nasıl bir bataklığa sürüklendiğini, çalışanların nasıl baskıya maruz kaldığını tek tek anlattı. Bir film gibi fabrikanın soyuluşunu nasıl izlediklerini, itirazlarının nasıl kulak arkası edildiğini de… Bitmedi; komisyon karşılığı kırdırılan çekler, senetler, gereksiz kestirilen milyonluk faturalar da iddialar arasındaydı.
“ŞİRKETİN YÖNETİMİNİ ELE GEÇİRDİLER”
Faik Apaydın, “6 ay önce yapılan genel kurulda, Mehmet Bedir ve İsmail Düz, beraber bir ekip kurarak yasal boşluktan faydalanıp şirketin yönetimini ele geçirdiler.
Birko bilindiği üzere halka açık, kollektif bir şirket. Ama Bedir ve Düz ekibi devamlı şirketi batırmaya yönelik işlemler yaptılar. Bunlar daha önce zaten Diriliş Tekstil, Diriliş İplik, CLK Holding gibi bir çok şirkette aynı yolu izleyerek, şirketleri batırarak, kendilerine çıkar ve rant sağlamışlardır. Burada da aynı hareketleri yapmaktaydılar. Biz işçi olarak dönem dönem bunlara itiraz etmemizi rağmen onlar bildiklerini yaptılar, hatta hiç fabrikayla ilgisi olmayan kişileri buraya yönetim kurulu başkanıymış gibi, patronmuş gibi getirip oturttular. İşçiler hep baskıya maruz kaldı çünkü biz devamlı bu fabrikanın soyuluşunu izledik. Bu fabrikaya hem çöktüler hem soydular.
“PARALARI KENDİ HESAPLARINA AKTARIYORLAR”
Bu şirket çalışırken depo normalde eski yönetimde 100 bin metrekare stoklu çalışırdı. Bugün girip baktığınızda katalog ürenlerde bin metrekare ürün yok. Çünkü hepsini yok pahasına satıp bir an önce ranta çevirdiler burayı.
Firmanın mazotla ilgilisi olmadığı halde, 2 milyonu geçkin fatura kesilerek şirketi kasıtlı olarak borçlandırıyorlar. Şirketin elindeki çekleri, senetleri, faktöring şirketlerine vererek, bunları belirli komisyon oranlarında kırdırarak, şirketi yine zarara uğratarak, bu paraları kendi hesaplarına aktarıyorlar.
Bu gidişat işçilerin tazminatının yok oluşuna gidiyordu, dün itiraz ettik” dedi.
TEHDİT VE SUÇ DUYURUSU
Birko’daki oyunları gözler önüne seren Öz İplik İş Sen Niğde Şube Başkanı Faik Apaydın, konuşmasının sonunda, soygunu ortaya çıkardıkları için, uğradığı ‘vatan haini’ hakaretini, “Bunlar da para var, çok güçlüler” uyarısını, ‘çocuğunu götürürler’ tehdidini de kamuoyuyla paylaştı.
Apaydın, olaylar ve gelişmeler konusunda, Savcılığa suç duyurusu yapacağını da belirtti.