'Hep beraber huzur içinde yaşamak istiyoruz'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Hep beraber huzur içinde yaşamak istiyoruz. En büyük arzu bu. Kavgasız ve gerilimsiz yaşamak istiyoruz." dedi.

Aydın'ın Efeler, İncirliova ve Germencik belediyelerini ziyaret ederek, belediye başkanlarından çalışmaları hakkında bilgi alan Kılıçdaroğlu, daha sonra Efeler Belediyesi önünde toplanan vatandaşlara hitap etti.

Belediye başkanının kreş ve matematik parkı projelerini incelediğini, bu parkın kendi alanında iddialı olacağını belirten Kılıçdaroğlu, "Jeotermal konusunda, kadın kardeşlerim var. Onlar da jeotermal istemediklerini söylüyorlar. Aydın'ın doğasını bozmaya kimsenin hakkı yok. Olağanüstü güzel bir doğası var ve o doğanın sizlere verdiği, bizim de zaman zaman tatma fırsatını bulduğumuz güzel meyveleri var. İncir, üzüm gibi güzel meyveleri var. Bunları yok etmek doğru değil." diye konuştu.

Tabiatın korunması gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Bu konuda üstümüze düşen bütün görevleri yapacağız. Sadece siyaset olarak değil. Sivil toplum örgütleri ve köyde oturan, yaşayan kadınlar zaten bu konuda gerekli tepkileri gösteriyorlar. Bize düşen görev de onlara her türlü desteği vermektir. O desteği de kendilerine vereceğiz. Ben vereceğim, sözlü olarak arkadaşlarım verecekler. Kentte oturan ama daha güzel meyveler yemek isteyen vatandaşlar verecekler. Bütün bunların hepsi olacak."

"Huzur gelinceye kadar bunun mücadelesini yapacağım"

Kılıçdaroğlu, bir yol ayrımında olduklarını, Türkiye'nin nereye gittiğini kendisinin de bilmediğini dile getirerek, şöyle konuştu:

"Hep beraber huzur içinde yaşamak istiyoruz. En büyük arzu bu. Kavgasız ve gerilimsiz yaşamak istiyoruz. Demokrasi, düşünce özgürlüğü, iş ve aş... Sonuna kadar çiftçi de esnaf da sanayici de hayatından memnun olmalı. Eğer böyle sorunlardan ayrılmış bir Türkiye yaratabilirsek hepimiz mutlu olacağız. Bizim görevimiz de sorunlardan arınmış bir Türkiye. Bunu yapabilir miyiz? Evet yapabiliriz. Ben yapabilir miyim? Tek başıma hayır, beraber yapacağız. Çünkü demokrasilerde gücü milletten alacağız, yani sizden alacağız. Siz güç verdiğiniz sürece ben bunu yapmaya hazırım. Ben huzurdan, aştan, işten, çiftçinin derdinden, emeklinin derdinden, esnafın derdinden söz edince bana kızıyorlar. 'Ne için bunu söylüyorsun' diye. Emin olun sonuna kadar gideceğim, bunların tamamı gerçekleşinceye kadar. Bu memlekete huzur gelinceye kadar bunun mücadelesini yapacağım."