Gelişmekte olan ülke para birimlerindeki baskının ötesinde yaklaşan seçimler öncesi lokal endişelerle TL'de yaşanan negatif ayrışma da devam ediyor. TL'nin dolar karşısındaki yılbaşından bu yana değer kaybı yüzde 17'yi aşarken dolar/TL dün test ettiği 4.5995 zirvesinin hemen altında güne başladı. Ancak ilerleyen saatlerde yükselişe geçti. Dolar endeksindeki gevşemeye rağmen dolar/TL'de tansiyon düşmedi ve Dolar/TL'de zirve 4,66'nın üzerine taşındı. Euro tarihi zirvesini 5,4961'in üzerine çıkardı.
Bankacılar iç siyasi gelişmelerin ve küresel piyasaların yakından takip edildiğini TL'ye özgü artan baskı sonrası Merkez Bankası'nın olası adımlarının ve/veya açıklamalarının da yakından izleneceğini belirtiliyorlar.
ABD faizlerinin yüzde 3 üzerinde seyretmesi ve seçim öncesi artan harcamaların bütçeyi baskılayacağı endişesiyle gösterge 10 yıllık tahvilde getiriler son üç haftada 250 baz puan yükseldi
ve bileşik faiz yüzde 15'in üzerinde seyrediyor.
Dolar güne 4.58 lira seviyesinden başladı. Merkez Bankası TL uzlaşmalı döviz satım ihalesi açtı ve 360 milyon dolar teklif geldi. Saat 17.51 itibariyle dolar 4.6497 lira seviyesinde işlem görüyor. Açılışın ardından en düşük 4.5422 lira, en yüksek 4.6645 lira seviyesi görüldü.
Euro ise 5.4652 lira seviyesinde işlem görüyor. Euro/dolar paritesi 1.1776 seviyesinde. Gram altın 192.6 liradan alıcı buluyor. 2 yıllık tahvil faizi yüzde 17.03 seviyesinde.
Dolardaki güçlenme eğilimi, ABD faizlerinin yüzde 3 üzerinde seyretmesi gibi küresel nedenlerin yanı sıra Erdoğan'ın başkanlık sistemi ile para politikası üzerindeki etkinliğini artıracağına yönelik söylemleri gibi lokal nedenler de kuru baskılamaya devam ediyor.
Piyasalar sert satış baskısı nedeniyle Merkez Bankası'nın (TCMB) olası adımlarını yakından izliyor. Bankacılar ekonomi yönetiminin ve TCMB'nin güven tesisi adına bazı somut adımlar atması gerektiğine dikkat çekiyor.
Birçok bankacı TCMB'nin 7 Haziran'daki Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında "hatırı sayılır" bir faiz artışı yapacağına kesin gözüyle bakarken, bazı bankacılar TCMB'nin bu tarihi de beklemeden bir adım atmak durumunda kalabileceğini belirtiyor.
TCMB'den 7 Haziran'dan önce faiz adımı beklentisi TL'nin değer kaybettiği her geçen gün kuvvetleniyor. Öte yandan bankanın olası bir faiz adımı öncesi ihracatçılara Eximbank aracılığı ile sağlanan reeskont kredisi geri ödemelerinin TL cinsi yapılması hakkını getirebileceği belirtiyor. TCMB'nin geçmişte de attığı bu adım piyasalarda aynı miktarda döviz talebini azaltıyor.
Piyasalarda devam eden endişeler ardından döviz likiditesine yönelik bir dizi adım atan TCMB geçen hafta da "gerekli adımlar atılacak" açıklaması yaptı. Döviz likiditesi adımları TL'deki satış baskısını tersine çevirmedi ancak piyasalarda TCMB'nin rahatsızlığını göstermesi açısından "sözlü müdahale" olarak algılanan açıklama ise kuru tarihi zirvesinden bir süre uzaklaştırdı. Ancak bu da TL'ye kalıcı bir iyimserlik getirmedi. Küresel piyasalarda dolar ABD'nin artan tahvil getirileri ve ABD-Çin ticaret geriliminin yumuşamasının desteğiyle başlıca para birimleri karşısında yükseldikten sonra, bu yükselişine ara vererek beş ayın zirve seviyesinin altında işlem görüyor. Doların başlıca altı para birimi karşısındaki seyrini izleyen endeks .DXY dün gördüğü beş ayın zirvesi olan 94.058'den geriledikten sonra 93.546 seviyesinde işlem görüyor. Dolar dün bu zirve seviyeye yükselerek, Nisan ortasında gördüğü ve Mart sonundan bu yana en düşük seviye olan 89.229'e kıyasla yaklaşık bir ayda yüzde 5.4 kazanım kaydetti. Dolar Fed'in para politikasının sıkılaştırma yaklaşımını destekleyen
güçlü ekonomik verilerden ve doların getiri talebini canlandıran artan tahvil getirilerinden destek buluyor. ABD'nin 10 yıllık Hazine tahvil getirisi Cuma günü gördüğü yaklaşık yedi yılın zirvesi olan yüzde 3.128 seviyesinden gerileyerek yüzde 3.0523'de bulunuyor. TL bu yıl dolar karşısında yüzde 17'nin üzerinde değer kaybederek gelişmekte olan ülke para birimleri arasında en çok değer kaybedenlerden biri durumunda.
TL son dönemde S&P'nin kredi notu düşüşü ve enflasyon endişeleri başta olmak üzere gelişmekte olan ülke para birimlerinden negatif ayrışıyor. Bankacılar TL'deki değer kaybına neden olarak dolardaki küresel değer kazancı, S&P'nin not indirimi, ABD faizlerinin yüzde 3'ün de üzerine yükselmesi, petrol fiyatlarındaki sert yükseliş, yaklaşan seçimler öncesi genişlemeci politikalar, son PMI verisinin ekonomideki beklenen bir ivme kaybının başlangıcına işaret etmesi, yüksek enflasyon
ve yüksek cari açığı gösteriyorlar. Öte yandan 24 Haziran'da yapılacak milletvekili aday
listelerinin dün YSK'ya teslim edildi. Piyasalarda partilerin vekil adayları da olası yeni yönetimde yer alıp almayacakları konusunda takip ediliyor. AKP'de ekonomi yönetiminden Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Maliye Bakanı Naci Ağbal ve Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci yer almadı.