Ana SayfaANALİZ-Sabah Stratejisi(Ziraat Yatırım) [FNC-NEWS]----

ANALİZ-Sabah Stratejisi(Ziraat Yatırım) [FNC-NEWS]

14 Haziran 2022 - 09:22 borsagundem.com


Cuma günü ABD'de beklentilerin üzerinde gelen mayıs enflasyonu sonrasında risk iştahında zayıf bir görüntü var. Veri sonrasında enflasyonda henüz tepe görülmediği düşüncesi ile Fed'in bu haftaki toplantısında daha şahin olabileceği ve bunun da resesyon ihtimalini artırabileceği spekülasyonları fiyatların sert olmasına neden oluyor. Cuma günü %3'e yakın değer kaybeden S&P500 endeksi bu sabah vadelilerde %1,5 civarında düşüyor. MSCI Asya Pasifik endeksindeki kayıp ise %2,5 - 3 arasında. ABD on yıllık tahvil faizi de önceki zirvesi olan %3,2 seviyesine yaklaşırken, Dolar güçlü. Yurtiçinde ise ekonomi yönetiminin finansal istikrara yönelik aldığı kararlar takip edilirken, Gelire Endeksli Senet (GES) ile ilgili detaylar belli oldu. Bu ay yapılacak ihraçta, dönemsel getiri oranı %5,32, yıllık bileşik ise %23,04 olacak. Gelir gerçekleşmelerine göre azami yıllık bileşik getiri oranı %25,54'ü bulabilecek. Oranlar enflasyonun oldukça altında olduğu için karar sonrasında cuma günü akşam kontratının yaklaşık %0,6 oranında prim yaptığını gözlemledik. Bu sabah yurtdışı piyasalardaki görüntü nedeniyle BIST100 endeksi daha sınırlı bir yükselişle güne başlayabilir. Mevcut durumda, hisse piyasası enflasyona karşı cazip bir yatırım aracı olarak kalmaya devam edebilir. Diğer yandan, küresel risk iştahında gözlenen belirgin bozulma ve 800 seviyesinin üzerinde bulunan ülke risk primimiz (5 yıllık CDS) nedeniyle olası yükselişlerde kalıcılık sağlanamayabilir. Döviz fazlası veya geliri olan şirketler ile havacılık ve enerji sektörü hisseleri pozitif ayrışabilir.

 
MAKROEKONOMİ
Yurt içinde,TÜİK tarafından nisan ayına ilişkin iş gücü istatistikleri yayınlandı.Arındırılmış verilere göre nisan ayında işsizlik oranı %11,2'den %11,3'e yükselirken,arındırılmamış işsizlik oranı ise %11,4'ten %10,6'ya geriledi. Arındırılmış verilere göre işsiz sayısı 65 bin kişi artarken, iş gücüne katılım oranı %52,4'ten %53,1'e yükseldi, istihdam oranı da %46,5'ten %47,1'e yükseldi. Haftalık ortalama çalışma saatleri ise 44,9'dan 45,1 saate yükseldi.
Arındırılmış verilere göre istihdam nisanda 408 bin kişi arttı, söz konusu aylık artış Eylül 2021'den yana görülen en yüksek artış olarak kaydedildi. İşsiz sayısı 65 bin kişi arttı. Genç nüfus işsizliği ise %20,8'den %20'ye geriledi. Erkeklerde istihdam oranı artarken iş gücüne katılım oranı yatay seyretti. Kadın istihdam oranı ve iş gücüne katılım oranı yükseldi.Nisan ayında kadın işsizlik oranı %14,2'den %14,5'e yükselirken, erkek işsizlik oranı ise %9,8'den %9,7'ye geriledi. Tamamlayıcı göstergelerde ise önceki aya göre daha olumlu seyir gözlenirken, kadınlara ilişkin tamamlayıcı göstergeler görece daha olumsuz seyretmekte. Tamamlayıcı göstergelere baktığımızda nisan ayında atıl iş gücü oranı %22,4'ten %21,7'ye, daha fazla çalışmak istediği halde haftalık 40 saatten az çalışan kişilerin de işsiz sayısına eklenerek bulunan zamana bağlı eksik istihdam ve işsizlerin bütünleşik oranı %15,4'ten %14,8'e gerilerken, işsiz ve potansiyel iş gücünün bütünleşik oranı ise %18,5'te yatay seyretti. OVP'de 2022 yılı ortalama işsizlik oranı tahmini %12 seviyesinde. Geçen hafta OECD tarafından yayınlanan Küresel Ekonomik Görünüm Raporu'nda Türkiye'nin işsizlik oranı tahmini 2022 yılı için %12,5'ten %11,8'e, 2023 yılı için %12,6'dan %11,8'e revize edilmişti. Mevcut dönemde özellikle ihracatın sanayi istihdamını desteklemesi beklenmekte. Jeopolitik riskler nedeniyle hizmet istihdamında düşüş olabileceği değerlendirilmekteydi fakat özellikle küresel ölçekte salgın kısıtlamalarının hafiflemesiyle turist sayısında artış devam etmekte. Geçen hafta açıklanan DHMİ verileri de dış hat yolcu sayısında güçlü artışa işaret etmekte. Sektörel güven endekslerinde gelecek üç aya ilişkin istihdam beklentileri inşaat sektörü hariç iyimserlik eşik seviyesinin üzerinde kalmaya devam etmekte. Mayıs ayında İŞKUR'un yayınladığı açık iş ve işe yerleştirme verilerine baktığımızda ise açık işler tüm sektörlerde artarken (hizmetler ve sanayi sektörlerinde belirgin artışlar görülürken, inşaat sektöründe daha sınırlı artış gözlendi, tarım sektöründe ise oldukça sınırlı artışla yataya yakın gerçekleşti). Nisana göre ise toplam açık iş sayısı artmakta. İşe yerleştirme verisinde ise inşaat ve tarım sektörleri hariç tüm sektörlerde düşüşler gözlenmekte (hizmetler sektöründe belirgin düşüş, sanayi sektöründe ise sınırlı düşüş gözlenmekte, buna karşın inşaat sektöründe artış, tarım sektöründe ise oldukça sınırlı artış bulunmakta).
Ayrıcanisan ayına ilişkin dış ticaret endeksleriaçıklandı. Buna göre, ihracat birim değer endeksinin ithalat birim değer endeksine bölünmesi ile bulunan dış ticaret haddi nisan ayında aylık bazda %1,6, yıllık bazda ise %18,8 geriledi ve eşik değerin altındaki seyrini sürdürdü.Bunun yanında,nisan ayına ilişkin inşaat maliyet endeksi, aylık %6,12, yıllık ise %106,6 arttı. Verideki artışa bakıldığında ağırlıklı olarak emtia fiyatlarındaki artışın etkisi malzeme endeksinde hissedilmeye devam ederken işçilik ücretleri ise görece daha sınırlı arttı.ABD'de mayıs ayına ilişkin TÜFE, aylık bazda %1 artışla beklentilerin (%0,7 artış) üzerinde artarken, yıllık bazda hafif gerileme beklentisine karşın %8,3'ten %8,6'ya yükselerek 1981'den bu yana en yüksek seviyeye ulaştı ve fiyat baskılarının arttığına işaret etti. Aylık bazda en yüksek artışlar, enerji ürünleri (%3,9) başta olmak üzere, ikinci el taşıt (%1,8), ulaşım hizmetleri (%1,3) ve gıdada (%1,2) gözlendi. Beklentilerin üzerinde gelen TÜFE verisi Fed'in faiz artışlarında daha şahin bir tutum sergileyebileceği beklentilerini de güçlendirirdi ve bu kapsamda Fed'in önümüzdeki 3 toplantıda 50'şer baz puan faiz artırımına gideceği piyasa katılımcıları tarafından öngörülmekte.ABD'de Michigan Üniversitesi tüketici güveni endeksi öncü verilere göre haziran ayında yüksek seyreden enerji fiyatları ve enflasyonist baskılarla 58,4'ten 50,2'ye geriledi. Enflasyonist beklentiler ise belirgin şekilde yukarı yönlü güncellendi. Tüketicilerin 1 yıl sonraki enflasyon beklentileri %5,3'ten %5,4'e yükselirken, 5 yıllık enflasyon beklentisi ise %3'ten %3,3'e yükseldi. Alt endekslerin tamamı geriledi.Almanya Merkez Bankası büyüme tahminlerini aşağı yönlü, enflasyon tahminlerini ise yukarı yönlü güncelledi. Banka, Almanya'da GSYH büyüme tahminini bu yıl için %4,2'den 1,9'a ve 2023 yılı için %3,2'den %2,4'e indirdi, 2024 yılında ise %1,8 büyüme öngördü. Ayrıca enflasyon tahminini bu yıl için %3,6'dan %7,1'e, 2023 yılı için %2,2'den %4,5'e revize ederken, 2024 yılı için ise %2,6 olarak belirledi.AyrıcaRusya Merkez Bankası art arda dördüncü kez faiz indirimiyle politika faizini savaş öncesi seviyelere getirdi. Ayrıca Banka, enflasyonda düşüşün devam etmesi durumunda gelecek toplantılarda da faiz indirimlerine devam edilebileceğini belirtti.Bu haftanın veri gündemine baktığımızda,
ABD tarafında, bu hafta çarşamba günü Fed toplantısı bulunmakta. Beklenti Fed'in bu toplantıda da faiz artırımlarına devam etmesi yönünde. Daha önce Fed açıklamaları 75 baz puan faiz artırım ihtimalini dışlamıştı. Bu toplantıda 50 baz puan faiz artırılması beklenmekte fakat cuma günkü TÜFE verisi sonrası yıl genelinde faiz artırımı beklentisi arttı. ABD tarafında salı günü mayıs ayı ÜFE verisi izlenecek. Nisanda ÜFE, aylık %0,5 artarken, yıllık bazda %11,5'ten %11'e yavaşlamış fakat maliyet baskılarının sürdüğüne işaret etmişti. Çarşamba günü mayıs ayı perakende satışları açıklanacak. ABD'de artan enflasyonist baskılara rağmen perakende satışlar nisan ayında aylık %0,9 artarak güçlü seyrini sürdürmüştü. Bu dönemde artan enflasyona rağmen özellikle salgın sonrası teşviklerin etkisiyle tüketim olumlu seyrini sürdürmekte fakat önümüzdeki dönem baskı altında kalması olası. Üretimin seyrine yönelik olarak ise çarşamba günü haziran ayı New York Fed imalat endeksi ve cuma günü ise mayıs ayı sanayi üretimi verileri izlenecek. Sanayi üretimi nisan ayında %1,1 artışla beklentilerin üzerinde güçlü yükseliş kaydetmişti. Ayrıca kapasite kullanım oranı ise, nisanda %78,2'den %79'a yükselerek artışını sürdürmüş ve Aralık 2018'den bu yana en yüksek seviyeye ulaşmıştı. Özellikle jeopolitik riskler küresel ölçekte tedarik zincirine baskı yapmakta fakat ABD üretim verileri olumlu seyrini korumakta ve öncesinde açıklanan PMI verileri de güçlü seyrini sürdürdü. Perşembe günü ise yeni işsizlik maaşı başvuruları açıklanacak. Son açıklanan veriler, yeni işsizlik maaşı başvurularında artışa işaret etmesine rağmen istihdam piyasasındaki olumlu seyri teyit etmekte. Avrupa tarafında ise bugün İngiltere nisan ayı aylık büyümesi yayınlanacak. İngiltere ekonomisi mart ayında aylık %0,1 daralmıştı. Mayıs ayında beklenti salgının azalmasıyla daha az sağlık harcaması yapılmasına ve artan fiyatlarla tüketimdeki azalmaya karşın %0,1 oranında sınırlı büyümesi yönünde. Ayrıca bu hafta perşembe günü BoE toplantısı da bulunmakta. BoE daha önce artan enflasyonist baskılarla faiz artırımlarına başlamıştı fakat büyümeye yönelik endişelerle karar metninde temkinli ifadeler kullanmış ve 25 baz puan sınırlı faiz artırımına gitmişti. Bu dönemde ise mayıs ayında açıklanan hanehalklarını destekleyen teşvik paketi ile mali açıdan büyümeye destek verilmekte ve bu durum BoE'nin büyümeye ilişkin endişelerini azaltacak bir unsur. Bu açıdan beklenti, artan enflasyonla birlikte faiz artırımlarına devam etmesi yönünde. Yarın ise Almanya'da ZEW endeksleri izlenecek. Geçen ay ZEW endeksinde artan enflasyonist baskılarla cari duruma ilişkin alt endeks baskı altında kalmaya devam etmişti. Bu dönemde de enflasyonist baskıların ve savaşın etkilerinin devam etmesi ile ZEW endeksinin negatif bölgedeki seyrini sürdürmesi beklenmekte. Çarşamba günü ise Euro Bölgesi'nde nisan ayı sanayi üretimi verisi açıklanacak. Mart ayında Euro Bölgesi sanayi üretimi, Ukrayna ve Rusya arasındaki savaş, Çin'deki salgın kısıtlamalarının tedarik zincirine olan olumsuz etkileri ile aylık bazda %1,8 düşmüştü. Daha öncesinde açıklanan Almanya nisan ayı sanayi üretimi artış göstermesine rağmen diğer Euro Bölgesi ülkelerindeki düşüşle bölge genelinde sanayi üretiminin yatay seyretmesi beklenmekte. Cuma günü Euro Bölgesi mayıs ayı nihai TÜFE verisi açıklanacak. Öncü verilere göre Euro Bölgesi'nde mayıs ayında TÜFE, gıda ve enerji fiyatlarındaki artışla aylık %0,6'dan %0,8'e hızlanırken, yıllık ise %7,4'ten %8,1'e yükselerek yeni bir rekor seviyeye ulaşmıştı. Asya tarafında ise bu hafta BOJ'un faiz kararı takip edilecek. BOJ'un genişlemeci duruşunda değişiklik beklenmiyor fakat özellikle son dönemde büyüme, yendeki değer kaybı ve enflasyonun seyrine ilişkin görüşleri önemli olacaktır. Çarşamba günü Çin'de mayıs ayına ilişkin sanayi üretimi, perakende satışlar ve sabit sermaye yatırımları verileri açıklanacak. Özellikle son dönemde Çin tarafında büyüme yavaşlamakta ve kapanmanın da etkisiyle nisan ayında ekonomik verilerde bunun etkisini görmüştük. Mayıs ayı PMI verileri ise ekonomik aktivitede sınırlı toparlanmaya işaret etmekte. Bu açıdan verilerde kısmi toparlanma görülebilir. Perşembe günü ise Japonya mayıs ayı dış ticaret verileri izlenecek. Japonya'da düşük yen ve artan emtia fiyatları nedeniyle dış ticaret açığının artması beklenmekte.
Yurt içinde, veri gündeminde bugün nisan ayı sanayi üretimi ve cari işlemler dengesi, çarşamba günü ise mayıs ayı Merkezi Yönetim bütçe dengesi, konut satışları ve tarım ürünleri ÜFE, perşembe günü nisan ayı özel sektörün yurt dışından sağladığı kredi borcu ile ve konut fiyat endeksi, cuma günü ise nisan ayı kısa vadeli dış borç istatistikleri ve haziran ayı TCMB Piyasa Katılımcıları Anketi yayınlanacak. Ayrıca Hazine ihraçları izlenecek.
Mart ayında sanayi üretimi aylık %1,8 daralırken, yıllık bazda ise %9,6 artmıştı. Nisan ayında imalat PMI 49,2 ile daralma bölgesindeki seyrini sürdürürken, ihracat ise rekor seviyesini yenilemişti, elektrik tüketimi ise yıllık bazda yatay ve tarihsel ortalamasına yakın seyretmişti, reel kesim güven endeksi ve kapasite kullanım oranı ise sınırlı gerilemişti. Bu açıdan öncü göstergeler sanayi üretiminde nisan ayında yatay bir seyir görebileceğimize işaret etmekte. Foreks Anketi'ne bakıldığında beklenti ise nisan ayında sanayi üretiminin takvim etkisinden arındırılmış olarak yıllık bazda %9, arındırılmamış bazda ise %7 artması yönünde. Mart ayında ihracattaki rekor seviyelere karşılık enerji ithalatındaki yüksek seyirle cari açık 5,55 milyar USD gerçekleşmişti. 12 aylık kümülatif cari açık 24,2 milyar USD gerçekleşirken, cari açık/GSYH oranı %2,7 seviyesinden %3 seviyesine çıkmıştı. Ticaret Bakanlığı verilerine göre dış ticaret açığı, mart ayındaki 8,2 milyar USD'den nisan ayında 6,1 milyar USD'ye gerilemişti. Öncü veriler ise nisanda turizm gelirlerinde toparlanmanın sürdüğüne işaret etmekte. Bu görünüm ise nisan ayında cari açığın, ilk çeyrek ortalamasının yarısı kadar, yaklaşık 3 milyar USD seviyelerinde gerçekleşebileceğine işaret ediyor, ancak bu seviyeler geçen sene nisan ayının (1,5 milyar USD) üzerinde bir açığa denk geliyor. Dolayısıyla kümülatif cari açıkta artış sürüyor, nisan ayında 3 milyar USD civarında bir cari açık gerçekleşmesi ise kümülatif cari açığı yaklaşık 25,7 milyar USD seviyelerine taşıyabilir. Foreks Anketi'ne baktığımızda ise medyan cari açık tahmini 3,06 milyar USD olurken, ortalama tahmini ise 3,3 milyar USD oldu. Nisan ayında bütçe dengesi 50,2 milyar TL açık vermişti. 12 aylık kümülatif bütçe açığı 184,2 milyar TL'den 217,5 milyar TL'ye yükselmişti ve bütçe açığı/GSYH oranı da %2,6'dan %3'e yükselmişti. 2022 yılı için bütçe açığı/GSYH oranı %3,5 hedeflenmekte. Faiz dışı denge ise aylık 31 milyar TL açık verirken, kümülatif bazda 3 ay aradan sonra tekrar negatif bölgeye geçmişti. Öncesinde açıklanan Hazine nakit dengesi mayısta belirgin fazla verdi, bu açıdan Bütçe'nin aylık belirgin fazla verebileceği değerlendirilmekte ve kümülatif olarak da açığın azalması beklenmekte. Mayıs ayı TCMB Piyasa Katılımcıları Anketi'nde katılımcılar, yıl sonu enflasyon beklentisinde sert artış gerçekleştirirken, orta ve uzun vadeli enflasyon beklentilerinin de artışı sürdürülmüştü. Mayıs ayı anketinde ise yıl sonu büyüme tahminini yukarı yönlü revize edilirken, özellikle emtia fiyatlarındaki yüksek seviyeler nedeniyle cari açık tahmininde sert yukarı yönlü revizeler sürmüştü. Yıl sonu kur beklentisi ise 17,5 üzerine çekilirken, TÜFE beklentisi 11,48 puanlık sert artışla %57,92'ye yükseltilmişti. Toplam konut satışları nisan ayında aylık %0,8 oranında sınırlı gerilemişti, yıllık artış hızı ise %20,6'dan %38,8'e yükselmişti. İpotekli satışlar aylık %5,8 artış kaydetmişti, diğer satışlar ise aylık %2,8 gerilemişti. Yıllık bazda bakıldığında ise, nisanda ipotekli satışlarda artış hızı %38,8'den %82,9'a yükselirken, diğer satışlarda artış hızı ise %16,2'den %28,9'a yükselmişti. Mart ayında KFE, aylık %9,3, yıllık ise %110 artmıştı, reel bazda da yükse
-Foreks Haber Merkezi-