Ana SayfaHAFTALIK STRATEJİ RAPORU: Eral Karayazıcı 'Bulutlu Günler Yaklaşıyor' Pusula Raporu----

HAFTALIK STRATEJİ RAPORU: Eral Karayazıcı 'Bulutlu Günler Yaklaşıyor' Pusula Raporu

27 Şubat 2017 - 09:06 borsagundem.com

Eral Karayazıcı tarafından hazırlanan "Bulutlu Günler Yaklaşıyor" Başlıklı Pusula Raporu:
"Geçen hafta hem borsanın hem doların ölçülü değer kaybına
uğradığı bir perde olarak kayda geçti. Sevindiren tek yatırım seçeneği
altın olurken haftanın son bölümünde ABD cephesinden gelen bir
açıklama adeta kartların yeniden dağılmasına neden oldu. Son
haftaların baskın beklentisi malum Trump'ın vergi indirimleri. Yeni
başkan bu vaadini ne zaman ne şekilde yerine getireceğini Mart sonunda
açıklayacağını ifade etmişti. Ancak Perşembe günü ABD Hazine Bakanı
Steven Mnuchin vergi indirimlerine ilişkin açıklamanın ağustos ayına
kadar sarkabileceğini, ABD ekonomisinde büyüme oranının %3'e
yükselmesinin de zaman alacağını ve bunun da 2018 yılının ikinci
yarısında gerçekleşebileceğini söyledi. Mnuchin'den gelen bu açıklama
bir taraftan FED talep yönlü bir enflasyona engel olmak üzere seri
faiz artırımlarına gitmek zorunda kalır beklentisinin aşağı yönde
revize olmasına bir taraftan da dünya genelinde Trump müjdesini
bekleyen hisse senedi yatırımcılarının hayal kırıklığına uğramasına
sebep oldu. Ha Mart sonu a Ağustos demez trader dünyası. Arada beş
koca ay var ve bu beklentinin beş ay boyunca borsaları ayakta tutması
sürpriz olur. Yeni ABD Başkanı Trump Salı akşamı sahne alarak
kongreye hitap edecek ve muhtemelen bu ötelemenin gerekçelerini ortaya
koyarak yeni takvimi teyit edecek. Yukarıdaki tabloda görebileceğiniz
üzere haftanın son bölümünde satış ordinoları borsalar genelinde
baskınlık kazandı ve hisse senetleri değer kaybetti. Kartal FED
algısının görece yumuşamış olması ABD tahvil faizlerinin düşmesine ve
altının değer kazanmasına neden oldu.
Kuşkusuz borsaların pozitif seyrinin tek yakıt kaynağı ABD vergi
indirimi beklentisi değildi. Beş aydır ekonomik aktivite verileri çok
iyi geliyor. Dünya ekonomisi nöbetçi kriz sevdalılarını depresyona
iten bir performans ortaya koyuyor. Ancak borsalar da boş durmuyor
ve geride kalan 3 ayda % 15-20 değer kazanarak bu gelişimi
fiyatlıyordu. Vergi indirimi beklentisi satıcıları "aceleye mahal yok
iyi haber gelsin o zaman satarız" rehavetine iterken alıcıları artan
fiyatlara karşın teşvik ediyordu. Trump Salı gecesi bir sürprize imza
atıp " Siz bakmayın hazine bakanına o karnından konuşuyor. Kısa süre
içinde vergi düzenlemesini hayata geçireceğiz " demezse borsalarda bir
süre alıcılar daha ürkek satıcılar daha yürekli olabilir.

AVRUPA'NIN SEÇİMİ

Çünkü hisse marketleri için Mart ayında radarın merkezine Avrupa
seçimleri geçeceğe benziyor. 15 Mart'ta Hollanda'da genel seçim, 23
Nisan'da Fransa'da Cumhurbaşkanlığı seçimi ilk tur oylaması var. En
çok oy alan iki aday 7 Mayıs tarihinde ikinci turda kozlarını
paylaşacak. Hollanda'da Wilders'in liderliğindeki aşırı sağcı
Özgürlük Partisi muhtemelen birinci olacak. Ancak diğer partiler
kendisi ile koalisyon yapmayacaklarını açıkladıkları için bu cephede
kırmızı alarmlık bir risk gözükmüyor. Wilders'in 150 sandalyenin
35'ini alması bekleniyor. Fransa'da ise durum görece daha riskli.
Yarışacak altı adaydan biri olan aşırı sağcı La Pen'in birinci olması
muhtemel. Ancak ikinci turda AB yanlısı Macron'un % 62 oy alarak ipi
göğüslemesi bekleniyor. Kime göre ? Anketler. Brexit ve Trump
sürprizlerinden sonra kimse anketlere güvenmiyor. Ya La Pen kazanır ve
Avrupa'da bir çalkantı yaşanırsa diye endişe ediliyor. Ancak bu
endişe Trump'ın vergi paketi beklentisi takvimde daha önde olduğu için
şu ana kadar hisse arketlerinde fiyatlanmıyor, arka planda
kalıyordu. Borsalarda son üç ayda fiyatlar önemli bir yükseliş
kaydettiği ve Trump'ın vergi armağanı ötelenmiş gözüktüğü için
önümüzdeki iki aylık kesitte endeksler gündemin ilk sırasına La Pen
korkusunu taşıyarak aşağı yönlü risklerin baskınlık kazanacağı bir
perdeye yelken açabilir.

BORSA İSTANBUL

Uzun süredir özgün bir seyre sahne olan ve dünyadaki ritimden
bağımsız da hareket edebilen Borsa İstanbul son üç aylık perdede imza
attığı ralli ile aşırı ucuz fiyatlardan uzaklaşıp ucuz - çok ucuz
arası bir değere ulaştı. Major lokal bir faktör değişikliği ile
karşılaşılmadıkça önümüzdeki ayların diğer ülke borsaları ile uyumlu
bir seyre sahne olması daha olası görünüyor. Türkiye'yi pozitif
ayrıştırma potansiyeline sahip başlık ABD-YPG flörtünün sona ermesi
veya yumuşaması. Ancak görünen o ki bu konuda pazarlıklar sürecek ve
sonuca ulaşılması zaman alacak. Bu bağlamda da BIST diğer borsalarla
paralel hareket ederek ötelenen Trump müjdesi ve stresi
hissedilebilecek Avrupa seçimleri nedeniyle bir süre 89.200 puanın
üzerine çıkamayıp 84.300 puan civarına kadar sürebilecek bir geri
çekilmeye imza atabilir. 92.000 sürprizi olmaz mı diyenler çıkabilir.
Finansal piyasalarda her şey mümkün. Ancak lafı dolandırmadan net bir
biçimde beklentimi paylaşmam gerekirse ben bu senaryonun şansının
kayda değer ölçüde az ldığı görüşündeyim. Ocak ayında BIST 19.800 $
seviyesine kadar gerilemişti. Geçen hafta TL bazında yükselemese de
USDTL değer kaybettiği için 25.000 $ 'ı test edip haftayı 24.500 $'a
yakın tamamladı. Yabancı adına iki ayda % 25 getiri hayli cömert bir
sonuç ve pekala kar realizasyonuna neden olabilir.
Olağan şartlarda BIST'in bu sene yeniden 20.000 $'a düşmesini
beklemiyorum. Ancak yabancı yatırımcıların endeks 22.500 $ 'a
gerilemedikçe yeni alım için yeterince istekli olmayacağını
düşünüyorum.
Avrupa borsaları liderliğinde dünya genelinde güçlü bir satış
dalgası ile karşılaşılması durumunda ise 21.000 $ ( 3,85 kur ile TL
karşılığı 81.000 ) civarının dahi test edilebileceği görüşündeyim.
Yukarıda yer alan grafik BIST'in Malezya borsa endeksine aşağıdaki
grafik Endonezya borsa endeksine oranını gösteriyor. Mavi çizginin son
iki ayda kaydettiği yükseliş BIST'in alternatiflerine kıyasla sahip
olduğu iskontonun azaldığına işaret ediyor.
Kırmızı bantlar da otobanın bariyeri gibi ve bana var olan ritim
dahilinde yakın vadede Borsa İstanbul'un fazla bir pozitif ayrışma
alanı kalmadığını düşündürüyor.
Fransa seçimlerinden hemen önce Türkiye'de de referandum olacağını
hesaba katarak önümüzdeki iki ayı ağırlıkla 84.300 - 89.200 bandı
içinde bir seyahate aday buluyor, 92.000 ve 81.000 seviyelerinin test
edilme olasılıkları düşük iki uç aşırılaşma adresi olduğunu
düşünüyorum.
Bulutlu günler yaklaşıyor başlığı sizi yanıltmasın. Kaos, çöküş vb
bir beklentim yok. Sadece önümüzdeki iki aylık perdede şartların
hissedilir bir düzeltme için elverişli olabileceği ve bir süre güneşin
çekilebileceği görüşündeyim.
Kaldı ki bulutlu havanın hemen pazartesi veya direkt önümüzdeki
hafta belireceği yönünde bir beklenti içinde de değilim.
Aksine haftanın ilk yarısında BIST pekala 89.200 direncine
yönelerek defansif tedbirler için daha güvenli & elverişli bir fırsat
sunabilir.
Bugün sizlerle önümüzdeki iki aya yönelik ana akımın ne
olabileceğine ilişkin düşüncelerimi paylaşmak istedim. Buzul çağına
daha var. Rahat olun.

HİSSE SENEDİ SEÇİMİ - AKADEMİ PUSULA ANKARA

Borsada hisse senedi seçimi asgari endeksin yönünü doğru tahmin
etmek kadar önemlidir. Herhangi bir bilgi & deneyimi olmayanların dahi
kolayca öğrenebileceği bir anlatım ile hisse seçimi eğitimini
04.03.2017 Ctesi günü Ankara'da gerçekleştireceğim.
Eğitim programının içeriği ve kayıt için Akademi Pusula ( 0530 566
67 16 ) ile iletişime geçebilir, kayıt alınan tüm 2017 eğitimlerini
inceleyebilirsiniz. http://pusulaninotesi.com/egitim-programi/

DÖVİZ CEPHESİ

ürk Lirası sürprizlerle dolu serüvenlerine devam ediyor. Ocak
ayında Türkiye faiz arttırmaz beklentisi ile % 7 değer kaybeden para
birimimiz TCMB'nin 200 baz puanlık fiili faiz artırımı ile Şubat
ayında % 4,5 prim yaptı.
Sene başını referans alırsak artık Türkiye'de dolar diğer ülke
paralarına kıyasla % 4 kadar pahalı ve bir süre benzer ülke paralarına
paralel seyrederek dünyadaki ana akımın etkisi altında kalabilir.
O zaman bu bulutlu hava doları uçurur mu derseniz dünya genelinde
çok önemli bir performans kaydetmesi sürpriz olur.
Çünkü Trump gelecek ekonomi coşacak tezinin yumuşaması net biçimde
dolar negatif. Avrupa'nın global ölçekte neden olabileceği stres belki
dolara dolaylı katkı sağlayabilir. Ama bunun da kuvvetli tonda gelişen
ülkelerden kaç rüzgarı yaratacağını düşünmüyorum.
Bu bakıma önümüzdeki iki ay dünya genelinde parçalı bulutlu geçse
de bu iklim değişikliğinden dolara ne kadar güneş düşer, USDTL 3,56
yakın desteğinin üzerinde kalmayı başararak güçlü 3,75 direncini veya
major dirence dönüşen 3,80-3,85 bandını test edebilir mi ?
Yoksa Türk Lirası göreli iskontosundan güç bularak referandum
öncesi pozitif ayrışmayı devam ettirebilir USDTL 3,50 hatta 3,40'a
kadar geriler mi tahmin etmek zor. Haftaya buluşmak dileği
ile?

http://bigpara.hurriyet.com.tr/bigpara-uzmanlari/eral-karayazici/bulutlu-gunler-yaklasiyor_ID985903/




Foreks Haber Merkezi ( [email protected] )
http://www.foreks.com
http://twitter.com/ForeksTurkey