Ana SayfaRAPOR-Piyasalarda Gelişmeler/Beklentiler(Eczacıbaşı Menkul Değerler)----

RAPOR-Piyasalarda Gelişmeler/Beklentiler(Eczacıbaşı Menkul Değerler)

20 Kasım 2013 - 10:09 borsagundem.com

Eczacıbaşı Menkul Değerler ( http://www.emdas.com.tr ) Tarafından
Hazırlanan Günlük Bülten:
"Merkez Bankası PPK toplantısından çıkan ek sıkılaştırma sinyali
dün piyasalarda banka hisseleri odaklı satış getirdi. Bu karar
sonrasında gösterge faizde yukarı eğilim Dövizde de aşağı yönlü
eğilim yaşandı. Kısa vadeli bu etkilerden sonra piyasa yeniden
dış dinamiklere duyarlı hareket etmeye başlayabilir. Bu bağlamda
da FED FOMC toplantı tutanakları piyasaların odağında olacaktır.
Teknik olarak ise endeksin 75000 in üzerinde kalamaması geri
çekilme işareti olabilir. Yani bu durumda negatif algılama BIST de
yeniden negatif ayrışmaya neden olabilir. 73500 ve 72300
seviyeleri destek olurken, 75000-75500 seviyeleri artık kısa
vadede önemli direnç konumunda.

SABİT GETİRİLİ PİYASALAR

Salı günü para piyasası 3,019 milyon TL eksi rezerv ile açıldı.
Gecelik faiz ortalama brüt % 6.95 net % 5,90 oldu. Hazine'nin bugün
gerçekleştirdiği gösterge ve 10 yıllık tahvil ihraçlarında bileşik
faiz beklentilere paralel gelirken, talebin yüksek olduğu FRN'de fiyat
beklentilerin üzerinde oluştu. TCMB Kasım ayı PPK toplantısında kısa
vadeli faizlerde değişikliğe gitmezken, bankalararası para piyasası
faiz oranlarındaki oynaklığın azaltılması için bir ay vadeli repo
ihalelerine son verdi. TCMB böylelikle gecelik faiz oranlarının
koridorun üst bandı olan yüzde 7.75'e yakın oluşacağını belirterek
sıkılaştırma sinyali verdi.Tahvil ve Bono Piyasası nda 07 Ekim 2015
vadeli gösterge tahvilde ortalama bileşik faiz biraz yükselerek %8,71
27 Eylül 2023 vadeli 10 yıllık tahvilde ise ortalama bileşik faiz ise
%9.02 oldu. Kısa vadede gösterge faizin %8.60 -%8.90 bandında hareket
etmesini bekliyoruz. Merkez Bankası'nın (TCMB) Kasım ayı PPK
toplantısında sıkılaştırma sinyali vermesi ardından Dolar/TL kuru
2.01'in altına geriledi.Kur gün içinde 2.0090-2.0235 bandında hareket
etti. TCMB 200 milyon dolar teklif gelen döviz satım ihalesinde 100
milyon dolar satarken gösterge alış kurunu 2.0169 olarak açıkladı.

EKONOMİDE SON GELİŞMELER

Merkezden piyasalara: Fonlama maliyetiniz biraz yükseldi! TCMB
henüz faiz koridorunu %3.50-7.75 bandında koruma ısrarını sürdürüyor,
genişletmeye hiç niyeti yok. Onun yerine faiz koridoru içinde (fonlama
miktarı üzerinden) ince ayarlarla dövizdeki yüksek seyrin enflasyon
etkilerini dizginlemeyi arzu ediyor. Bunu iki kanaldan
gerçekleştirmeyi planlıyor. Birincisi, halihazırda 50 günlük hareketli
ortalamalar bazında %7.1 etrafında dolaşan interbank faizini 60-65 baz
puan artırarak tavana (%7.75) dayandırmak ikincisi ise ihale
yöntemiyle sağlanan 1 ay vadeli repo finansmanına son vererek açığa
çıkacak fonlamayı piyasa yapıcısı (%6.75) ve piyasa yapıcısı olmayan
bankalara (%7.75) tanınan O/N repo limitlerinden gerçekleştirmek.
TCMB?nin 1 aylık repo ihaleleriyle bugüne kadar sağladığı fonlamanın
14 milyar TL?yi bulduğu ve ortalama maliyetin ise %7.2 civarında
olduğu dikkate alındığında, bu kanaldan fonlama maliyetinin pek fazla
artmayacağı ilk başta düşünülebilir ancak, piyasa yapıcılarına
tanınan limitler işin rengini biraz değiştiriyor. Fonlamanın en fazla
üçte birlik kısmı %6.75?den yapılabileceğinden bu son değişiklikle
efektif fonlama maliyetinin normal günlerde 15-20 baz puan artarak
%6.50?lere yükseleceği görülüyor. Kompozisyonla oynayarak efektif
fonlama faizinin kur bakısının hissedildiği günlerde %6.75?e
tırmandırmak da olası. Bu rakamlar ek sıkılaştırma uygulamasına göre
biraz daha artabilir ancak en fazla %7?ye yaklaşabilir. Bu arada PPK
metninde ek sıkılaştırmaya dair hiçbir atıfta bulunulmadığını ve bu
noktanın belirsiz kaldığını not edelim.
Yeni fonlama programı işe yarayacak mı? Ne diyelim, eğer bu faiz
seviyesinin sorunları çözmesi umuluyorsa, bol şans. Ancak, kurdaki
oynaklık durduk yere olmuyor ki! Ezberledik artık, cari açığın
GSYİH?ya oranı bu yılı %7 seviyesinde kapatacak, gelecek yıl iyimser
bakış açısıyla varsayımlarımızı oluştursak dahi %6-6.5?in altı zor, bu
rakam bile BBB raytingli GOP ortalamasının 10 katı. Buna bir de
enflasyonu ve yurtdışında muhtemel faiz artışını ekleyin, ne
görüyorsunuz? Sıfır reel faizle çalışmak pek de koruyucu olmayabilir.
Altın ve enerji hariç cari açığımız olmadığı ileri sürülebilir ancak
bu durumu değiştirmiyor ki. Fed çıkışa doğru öyle veya böyle
ilerlerken biz 200 milyar doları aşan finansaman ihtiyacımızı
karşılamak durumundayız, hem de muhtemelen yükseklecek dış borçlanma
maliyetleri altında. Oysa ki, sabit faiz koridoru (veya sıfır reel
faiz) ısrarını sürdürerek temelde tasarruf açığının yol açığı
tahribatı onarmak bir kenara, acısını dindirebilmek için dahi bol
sermaye akımlarına ihtiyaç var (2011-2012?de olduğu gibi). Ne var ki
olağanüstü gevşek global likidite paradigması değişiyor, daha doğrusu
normalleşiyor. TCMB ise faizi artırmaktan sakınıyor. Dün de bunu
açıkça gördük. Dikkat edelim TCMB ?efektif fonlama faizini? %7.75?e
yaklaştıracağını söylemedi, ?interbank para piyasası faizini? %7.75?e
yaklaştıracağını belirtti. ?Fonlama faizi? ise son değişikliklerin
ardından 15-20 baz puandan fazla artmıyor (ek sıkılaştırma rejimi aynı
kalırsa).
Faiz piyasayı domine ediyor... TCMB PPK sonrası faiz eğrisinin
kısa ucu derhal önceki güne göre 15-20 baz puan yükseldi. TCMB?nin
göreli şahin duruşu ise uzun uca bir miktar alım getirdi. Durun hemen
?ne güzel uzun vadeli yatırımcı TCMB?yi kredibl buldu? demeyin. Evet
uzun vadeli faizin az da olsa gevşemesi olumlu ancak faiz eğrisinin
genel şekli BİST için olumsuz. Zira, getiri eğrisi boyunca eğim kısa
uçtaki artışla görece yataylaştı. Sadık okurlarımız, bu durumun
özellikle banka hisseleri açısından olumsuz olduğunu sanırız ?teorik
alt yapısıyla? beraber iyice öğrendi. Ancak biz yine de hatırlatalım:
kısa vadeli faizler artarken, uzun vadeli faizlerin düşmesi
ekseriyetle fonlama kanalından ?net faiz marjının? daralacağına işaret
eder. Buna yavaş büyüme ve yüksek enflasyon korkularını eklerseniz,
long pozisyon taşımanın pek de bir mantığı kalmıyor. Zaten, BİST de
TL?nin değer kazanmasına rağmen %1.3 değer kaybederek günü tamamladı.
Şimdi ne yapmalı? Hatırlarsanız, ?Eylül-Ekim döneminde yaşanan
%20?lik risk rallisinin ardından 22 Ekim?de geçtiğimiz ihtiyatlı
duruşu tam bir hafta önce (12 Kasım?da) birkaç ton açmıştık?.
?Contrarian? yani ?sürüden ayrılan? bu kararla alınan pozisyonlar,
Kasım?ın ilk yarısında gerçekleşen %9?luk düşüşten kendi koruyanlara
düne kadar %4.5 kazandırmıştı. Dün bunun hemen hemen üçte birini geri
verdik. Endişeye kapılmaya gerek yok, bizle beraber yolculuk edip 12
Kasım?da sahaya inenler ?değerleme penceresinden taktik yani kısa
vadeli pozisyon? aldıklarını, ?karı korumanın ana yatırım teması
olduğunu? ve ?koruma duvarlarını? kaldırmaması gerektiğinin
bilincindeler. Yeniden ?koruma duvarlarının? arkasında mevzi alıp
bekleyin, Eylül-Ekim döneminde ve son dört iş gününde (dün hariç)
sağladığınız karı koruyun. OECD?nin de global büyüme hızını 0.4 puan
indirdiği bir ortamda büyüme tarafından hikaye yazmak pek mümkün
görünmezken, faiz eğrisi baş aktör durumuna geliyor ve dün maalesef
kısa uç TCMB kanalından su aldı. Gözler yeniden dış piyasalarda.

ŞİRKET VE SEKTÖR HABERLERİ

EKGYO: Emlak GYO'nun Ekim ayı satışları 861 ünite ve 353mnTL
olarak gerçekleşti. Bu rakam Eylül ayında 1,148 unite ve 283mnTL gelir
olarak gerçekleşmişti. Yılbaşından bu yana satılan konut adedi
11,298'e yükseldi. Eylül ayında ünite başına gelir tutarı 246bin TL
seviyesindeyken, Ekim ayında bu rakam 409bin TL seviyesine yükseldi.
Bu artışta My Towerland Projesi'ndeki 199 adet konut satışı etkili
oldu. Projenin ünite başına ortalama satış geliri 778bin TL
seviyesinde gerçekleşti. Bunun dışında Emlak Konut'un üstlendiği
Başakşehir Konutlarında 391 adet konut satışı gerçekleşti. Diğer
projelerde ise, bazıları Eylül'deki trendi korurken, bazı projelerin
satış performansı (1stanbul, Maslak 1453, Batışehir, Metropol)
nispeten daha yavaş gerçekleşti. Şu ana kadar gözlemlediğimiz
kadarıyla, sonbahardaki satış performansı yılın ilk yarısındaki
satışlar kadar güçlü değil. Bu ayki verileri Eylül ayındaki trendin
devamı niteliğinde bir gelişme olarak yorumluyoruz. Ekim ayı
verilerinin hisse performansına ciddi bir etki yapmasını beklemiyoruz.
KOZAL: Koza Altın, Himmetdede projesinde beklendiği gibi üretime
başladı. Himmetdede'dek, üretim tesislerinin yıllık 100 bin ons altın
üretmesi bekleniyor ve bu yılın geri kalan kısmı için de yaklaşık 10
bin ons üretileceğini tahmin ediyoruz. Gelişme beklentiler dahilinde
olduğu için hisse üzerinde herhangi bir etki olmaması gerekir.
VESTL: Vodafone Türkiye, kendi markası altında satılmak üzere
yerli cep telefonu üretimi için Vestel ile anlaştı. Anlaşmanın
Vestel?in cirosuna etkisini %0.1 olarak tahmin ediyoruz. Gelişme hisse
için kayda değer bir önem taşımamaktadır.

RAPORUN TAMAMI VE GRAFİKLER İÇİN:

http://www.emdas.com.tr/rapor/GunlukBulten.pdf "

******

Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım
danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti,
aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen
bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı
sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve
tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine
dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk getiri
tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer
alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize
uygun sonuçlar doğurmayabilir...

*******

Foreks Haber Merkezi ( [email protected] )
http://www.foreks.com
http://twitter.com/ForeksTurkey