Yazdır
Başbakan Binali Yıldırım, Van'da toplu açılış töreninde vatandaşlara hitap etti.
"Devletin şefkatli eli, yardımı ve desteği hep sizin yanınızda olacak ancak demir yumruğu da teröristin, sizin hayatınızı zorlaştıranların tepesinde patlayacak." diyen Yıldırım, "Güvenlik güçlerimiz yabancı istihbarat servislerinin tetikçiliğini yapan teröristleri kaçtıkları yere kadar kovalayacak, bulundukları delikte etkisiz hale getirecek. Onlara sadece Van'ı değil, sadece Türkiye'yi değil, dünyayı dar edeceğiz." şeklinde konuştu.
Yıldırım, "Gün uyanık olma günüdür, hileli tuzakları görme, ferasetli davranma günüdür. Vaktiyle Cezayir'de halkı bölmek, parçalamak için insanları ikiye böldüler, 'Berberiler-Yerliler' diye. Şimdi bizi de 'Kürtler-Türkler' diye ayrıştırmak istiyorlar. Biliyorum ki Kürt kardeşlerim bu oyuna asla gelmez. Asil milletimiz hileli tuzaklarını başlarına geçirecek, bizleri ayrıştırmaya çalışanlara gereken dersi verecektir." değerlendirmesinde bulundu.
Yıldırım, CHP ve HDP'nin anayasa konusundaki tutumunu eleştirerek, "Biz yeni anayasa dedikçe HDP, CHP milleti tehdit ediyor, korku salıyor. Gerçeklerden uzak, bir hayal alemi içinde geziyor bunlar. Artık ikiz kardeş olmuşlar, birisi ayağını kaldırıyor, diğeri basıyor." dedi.
Terörle mücadelenin devam ettiğini vurgulayan Yıldırım, "Başbakan olduğum ilk günlerde bir şey söyledim, dedim ki 'Bu terörü, bu terör belasını mutlaka sona erdireceğiz, milletin başından bu belayı defedeceğiz.' Hamdolsun ki bu yolda devam ediyoruz. Siz de şahit olun ki, Van'ın bu meydanı şahit olsun ki annelerin gözyaşı dinecek, terörün gençlerimizi kullanmasına asla izin vermeyeceğiz." şeklinde konuştu.
750 TRİLYON BORÇ TAKTILAR
Başbakan Yıldırım sözlerine şöyle devam etti: "HDP'den belediye başkanı seçtiniz. Onlar ise paraları Van için harcayacaklarına dağa, teröriste gönderdiler. Her yıl 400 trilyon para geliyor, nerede bu para...750 trilyon borç taktılar. Paralarınızı yediler, teröre verdiler. Bu alçakların Van'a hiçbir faydası olmadı. 16 Nisan'da bunlara hesap soracak mıyız? Mesele Kürt meselesi değil, Türkiye'nin güçlenerek büyümesinin önlenmesi..."