E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaPiyasaYatırımcılar 2021’de hangi risklere hazırlıklı olmalı?---

Yatırımcılar 2021’de hangi risklere hazırlıklı olmalı?

Yatırımcılar 2021’de hangi risklere hazırlıklı olmalı?
15 Aralık 2020 - 10:11 borsagundem.com

Piyasalarda likiditenin yol açtığı rallinin ardından merkez bankalarının cömert yardımları sürdürülebilir olmayabilir

BORSAGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ

2020 yılında ekonomik veriler kötüye giderken Wall Street’te yaşanan ralliler dikkat çekmişti. Wall Street ve ekonominin durumu arasındaki ilişkisizliğin devam edip etmeyeceği, 2021 için portföylerini düzenleyen yatırımcıların sorduğu temel sorulardan bir tanesi. Aynı zamanda, küresel ekonomi ve politika yapıcılar için de önemli bir soru. Bu pandemi yılı boyunca, finansal piyasalar ve ekonomi arasında önceden de dikkat çeken bir uçurumun hızla derinleştiğini gördük. 23 Mart’taki düşüşün ardından varlık fiyatlarında görülen toparlanma, önde gelen ABD endekslerini, aşı cephesinden gelen olumlu haberlerden önce, rekor seviyelere yükseltti.

Destekleyici merkez bankası politikalarıyla bir araya geldiğinde, bu durum kreditörler için oldukça düşük seviyelerde ücretlerle rekor borç ihracını mümkün kıldı. Aynı zamanda, küresel ekonomik görünüm belirsizliğini koruyor. 

Yeni bir korona virüs dalgası, Avrupa’nın bazı bölümlerini yeniden resesyona sürükledi. Bu da ABD’nin ekonomik toparlanmasının gücünü sınırlıyor ve daha iyi performans gösteren Asya’nın, küresel büyümenin güçlü bir lokomotifi olmasının önüne geçiyor. Bu durum ne kadar uzun sürerse, uzun vadede büyümeyi zora sokacak olan “zarar görme” riski artacak.

Piyasalar, büyük ekonomilere yayılmış olan belirsiz ekonomik görünümü, merkez bankalarının varlık fiyatlarını istenmeyen etkilerden koruyacağına dair inancıyla görmezden geldi. Piyasalarda yatırımcılar, bu şemsiyenin koruyuculuğunu, merkez bankası fonlarından yalnızca dolaylı olarak fayda gören, gelişen ülke piyasaları gibi varlık sınıflarına da sağladı. Bu oldukça güçlü bir dinamikti ve kaçınılmaz olarak aşırıya kaçtı. 

Hiçbir şey bir yatırımcı için, merkez bankalarının sahip oldukları tahvilleri satın alacağı ve bunu herhangi bir fiyattan yapmaya istekli olacağı, aynı zamanda sınırsız sermayeye sahip olacağı düşüncesinden daha güven verici olamaz.

Makul bir yatırımcının tepkisi yalnızca önceden alım yapmak değil, aynı zamanda getiri arayışında olan fonların yöneleceği, ilgili fırsatları aramak da olacaktı. Bunun sonucunda sonu gelmeyecekmiş gibi görünen, ekonomik temellerden kopuk, likiditeyle beslenmiş ralliler yaşandı. Bununla birlikte, piyasa koşullandırması değişti ve geleneksel neden sonuç ilişkisi bozuldu. Bugün bildiklerimiz ışığında, 2021’de yatırımcıların karşılaşacağı riskler yılın ilk haftalarında değil, yılın ilerleyen zamanlarında ortaya çıkacak. Ancak aksaklıklardan biri aniden hızlanırsa, parasal politikalarda bir değişiklik olursa, yüksek risk alımı nedeniyle piyasalarda bir çöküş yaşanırsa ve giderek artan kurumsal iflaslar gerçekleşirse daha erken ortaya çıkabilir.

Yatırımcılar oldukça şimdilerde oldukça karlı bir likidiye dalgasından fayda görmeye devam edecek olsalar da, 2021 yılının ilerleyen dönemlerinde durumlar daha tehlikeli bir hale gelebilir.

Financial Times’ın haberine göre, merkez bankalarının piyasalar üzerindeki derinleşen etkisinin, toparlanma gösteren bir ekonomide ve yükselen enflasyon beklentileri içinde açıklanması güç olacak. 

Bu ekonomik toparlanma ne kadar isteniyor olursa olsun, kurumsal iflasların ya da yükselen eşitsizliğin sonuçlarının etkilerini telafi edecek yeterliliğe sahip olma ihtimali düşük.

Yatırımcılar bir düzeltmede yeterli likiditeye sahip olmayan varlık sınıflarına yöneldikleri günden pişmanlık duyabilir. Böyle bir ortamda yatırım yapmaya devam etmek, ironik olarak likidite rallisinin zirvesinde elde edilen getirileri eksilten analitik araçlar gerektirecek. Bu noktada akla teknik analizler, senaryo olanlama, akıllı yapılandırma, piyasa segmentlerinde likidite değerlendirmeleri ve yatırım hatalarının düzeltilebilme miktarı geliyor. Aynı zamanda, geleneksel mantığın da yeniden gözden geçirilmesi konusunda bir isteklilik gerektiriyor.

Yatırımcılar bu şekilde, paralarının %60’ını hisselere ve %40’ını şimdi hükümet tahvillerinden getiri sağlayan sabit getirili varlıklara yönlendiren geleneksel portföy yapısını yeniden gözden geçirebilir. Wall Street ve ekonominin durumu arasındaki büyük kopukluk şimdiden, beklenenden daha uzun sürdü.

Bu bir kez daha, merkez bankalarının üzerine aşırı bir yük yükleyen politika yaklaşımlarının öngörülmemiş sonuçlarına işaret ediyor. 2021 yılı için umut, aşının sağladığı ekonomik toparlanma, yüksek varlık fiyatlarını doğrulamaya başlayacak ve parasal politikaların daha dengeli olmasını sağlayacak, daha iyi kurumsal temeller.

Burada yalnızca piyasalara özel olmayan iki risk var. Birincisi arzu edilen şey siyasi olarak uygulanabilir olmayabilir ve ikincisi, uygulanabilir olduğunu kanıtlananlar artık sürdürülebilir olmayabilir.

Yabancıların radarındaki hisseler

 

Risk iştahının seyri fiyatlamaları etkiliyor

 

Yurt dışına paralel kar satışları görülebilir

 

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)