E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaPiyasaTürkiye makul büyüme sürecine sahip---

Türkiye makul büyüme sürecine sahip

Türkiye makul büyüme sürecine sahip
15 Ocak 2015 - 11:53 borsagundem.com

JCR Eurasia Rating Başkanı Orhan Ökmen, Türkiye'nin büyüme alanında fazla sıkıntısı olmadığını dile getirdi

JCR Eurasia Rating Başkanı Orhan Ökmen, Türkiye'nin hala istikrarlı ve göreceli olarak makul bir ekonomik büyüme sürecine sahip olduğunu belirterek, "Ancak dış konjonktür ve iç yapı mevcut öz dinamiklerin gücünü sınırlamaktadır" dedi.
Ekonomik gelişmelerle ilgili olarak genel bir değerlendirme yayınlayan Ökmen, petrol fiyatlarının düşüşünde talep yönlü etkiler olsa da esasen arz-ilişkili faktörlerün baskın bir rol oynadığını ifade eden Ökmen, "2014 ortalarından itibaren petrol fiyatlarında devam eden keskin düşüş, küresel aktiviteyi desteklemek ve petrol ithalatçısı gelişmekte olan ekonomilerde büyümenin dalgalanmalara karşı dengeleyici unsuru olacaktır" diye konuştu.

Ökmen, yazılı açıklamasında şunları söyledi:

"Dünya gelişmiş ekonomileri finansal krizin kalıntıları ile uğraşmaya devam ederken gelişmekte olan ülkeler ivme kaybediyor: 2014 yılında küresel büyüme başlangıçta beklenenden daha düşük oldu. Birçok yüksek gelirli ülkeler Küresel finansal krizin kalıntıları ile uğraşmaya ve ekonomik ivme kazanmaya çalışırken, gelişmekte olan ekonomiler ise geçmişe göre daha düşük bir dinamizm kayıpları yaşamaktadır.  Gelişmiş olan ekonomiler parasal sıkılaştırmanın zamanlamasında gecikildikçe küresel finansal koşullar daha da oynak hale gelebilir. Sonuçta emtia piyasalarına ilişkin risk değerlendirmelerinin yenilenme aralığı jeopolitik riskler nedeniyle daha da daralmıştır. Yükselen piyasa ekonomilerinde ise volatilite, belirsizlik ve finansal stres nöbetleri çoğalacaktır. Petrol ve demir cevheri başta olmak üzere genelde emtia piyasalarındaki fiyat gerilemeleri küresel yavaşlamanın uzun süre devam edeceğinin en bariz göstergesidir.
2015 yılında, yumuşak emtia fiyatları, düşük faiz oranlarındaki yapışkanlık, büyük ekonomiler arasında giderek farklılaşan para politikaları ve zayıf dünya ticareti küresel görünümü en çok etkileyen ve yönlendirecek olan olgulardır. 
Petrol fiyatlarının düşüşünde talep yönlü etkiler de olsa esasen arz-ilişkili faktörler baskın bir rol oynamıştır: 2014 ortalarından itibaren petrol fiyatlarında devam eden keskin düşüş, küresel aktiviteyi desteklemek ve petrol ithalatçısı gelişmekte olan ekonomilerde büyümenin dalgalanmalara karşı dengeleyici unsuru olacaktır. Ancak, petrol ihraç eden ülkeler açısından petrol fiyatlarındaki bu düşüş, bölgesel yansımalarıyla birlikte büyüme yönünde umutları kırmaktadır. Petrol fiyatlarının düşüşünde talep yönlü etkiler de olsa esasen arz-ilişkili faktörler baskın bir rol oynamıştır. Ancak, bu düşüş devam ederse, küresel büyümeye katkıda bulunacaktır. Düşük petrol fiyatları petrol ihraç eden ülkelerden petrol ithal ülkelere büyükçe bir reel gelir transferine yol açacaktır. 
Maliye politikaları etkili bir aktiviteyi desteklemesi ve ekonomik düşüşleri dengelemesi gereken döneme girmiştir. Türkiye hala istikrarlı ve göreceli olarak makul bir ekonomik büyüme sürecine sahip olmakla birlikte, dış konjonktür ve iç yapı mevcut öz dinamiklerin 
gücünü sınırlamaktadır. Türkiye’nin düşük büyüme sarmalından çıkması için genişletici kamu yatırım harcamalarının 2015 yılında daha da artırılması mevcut bütçe disiplini politikalarıyla ile bu çelişmez: Zira gelişmekte olan ülkelerde maliye politikaları giderek dengeleyici hale gelmektedir. Türkiye açısından bu alana ayrılacak genişletici kamu yatırım harcamaları mevcut bütçe disiplini politikalarıyla ile bu çelişmez. Maliye politikalarının gelecekteki etkinliğini sağlaması ve devam ettirmesi için Mali tamponların da reformlarla yeniden inşa edilmesi gerekiyor. Yapısal reformların uygulanmasına uzun vadeli büyümeyi artırmak için devam edilmelidir. Mevcut durum esasen reformlar için bir fırsat penceresi sunmaktadır. Petrol fiyatlarındaki keskin düşüş, mali alandaki etkinliği ve ekonomik aktiviteyi engelleyen çarpıklıkları,  sübvansiyon ve vergi politikalarındaki yanlış noktaları net olarak ortaya çıkarmaktadır. Daha iyi hedeflere yönelmiş sübvansiyon ve vergi reformlarının yaratılması gerekir. 
Merkez bankaları ise fiyat istikrarını, finansal istikrarı ve döviz hareketlerini dengeleyecek yönde büyümeye katkı sağlayacak politikalara destek vermelidir. 
Küresel piyasalar yeni krizler üretebilecek güce tekrar kavuşmuştur: Yıllık getiri oranları son dört beş ay içerisinde neredeyse iki katına kadar artan ABD Borçlanma senetleri, genişleyen kredi piyasası, alacak/kredi sigortalarının maliyetlerindeki artış ve geneldeki fiyat/kazanç oranlarındaki oluşan artış yeni krizler üretebilecek güce tekrar ulaşmışlardır. 
Türkiye’nin risklilik görünümünü politika yapıcılarının kriz yönetimi gücü belirleyecektir: Türkiye’de yaşanacak olan döviz fiyatlarındaki yüksek oynaklık, likidite darlığı, ekonomik aktivite zayıflığı, iç siyasi riskler ve varlık fiyat hareketleri açısından güçlü bir kriz yönetiminin varlığını ya da yokluğunu test edecektir."

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)