E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaPiyasaTuncay Dinç’ten aracı kurumlara mesaj---

Tuncay Dinç’ten aracı kurumlara mesaj

Tuncay Dinç’ten aracı kurumlara mesaj
30 Eylül 2015 - 12:51 borsagundem.com

Borsa İstanbul Genel Müdürü Tuncay Dinç, Borsagundem.com’a konuştu. İşte çarpıcı sözler...

Çok değil 5 ayda yani böylesine önemli bir görevde kısa sürede Sermaye Piyasaları çevrelerinde saygınlık ve sempati kazanan, başarılı adımlar atan Borsa İstanbul Genel Müdürü Tuncay Dinç, Borsagundem.com’un sorusu, borsa çevrelerinde dile getirilen “2. Tuncay Dönemi” yorumlarına karşılık, “Dünyayla rekabet eden bir Borsa İstanbul için çalışıyoruz” mesajını verdi.
 
Ali Babacan ne düşünüyor?
Finans editörleriyle buluşmasında Borsa İstanbul’un halka arzından Nasdaq’la ortaklığına gündemini masaya yatıran, küresel güçte bir Borsa İstanbul’a yönelik hedeflerini paylaşan Tuncay Dinç, “Borsa İstanbul Türkiye’nin göz bebeği ve finansal piyasamızın merkezinde olan bir kuruluş. Dünya standartlarında,  rekabet gücünü kazanması için gerekli adımlarını bugünden atarsak 20 sene sonra dünyayla rekabet eden bir Borsa İstanbul oluruz” dedi.  Kurumun küresel çapta ilgi odağı olduğunu, “Frankfurt’tan Şanghay’a en çekici borsa biziz” sözleriyle ifade eden Dinç, Nasdaq’la ortaklık konusunda, “Ali Babacan pek sıcak bakmıyor” iddialarına da cevap verdi. Dinç, toplantı sonunda Borsagundem.com’a yaptığı özel açıklamada, böyle bir düşüncenin olmadığını söyledi.
 
Aracı Kurumlara mesaj
Borsa İstanbul’da heyecan rüzgarı estiren iki yeni Pazar oluşumu Yıldız Pazar ve Ana Pazar’ı, “Büyükler kendi liginde oynamalı” diyerek anlatan Dinç, Aracı Kurumların büyük sıkıntısı ‘yüksek komisyon’ şikayetleri için de temkinliydi:  “Şu anda buna yönelik bir çalışma gündemimizde yok. 2016’da düşünür müyüz, belki, ama yine olacak diye bir şey yok.”
 
‘Taze baba’
Tuncay Dinç’in bu arada, Nisan 2015’te bu göreve atandığında ‘taze baba’ olduğu da ortaya çıktı. Dinç yaşadığı çifte mutluluğu , “Kızımın daha 40’ı çıkmadan ben burada göreve başladım. Üç çocuğum vardı, borsa benim dördüncü çocuğum oldu” diye aktardı .
İşte Borsa İstanbul Genel Müdürü Tuncay Dinç’in Borsagundem.com’un sorularını verdiği çarpıcı yanıtlar.
 
 “2. TUNCAY DÖNEMİ DEDİNİZ, KULAKLARIM ÇINLADI”
 
Borsagundem.com: Borsa çevrelerinde 2. Tuncay dönemi diye konuşuluyorsunuz.  Tuncay Artun çok sevilen sayılan ve önemli işlere imza atan bir borsa başkanıydı. Sizde aynı sıcaklığı yakaladınız ve önemli adımlar attınız. Bundan sonra neler yapmayı planlıyorsunuz?

Tuncay Dinç: 2. Tuncay devri dediniz ortalık çınladı. Benim kızım doğduktan sonra daha 40’ı çıkmadan ben burada göreve başladım. Onun için hep ona bakıyorum. Üç çocuğum vardı, borsada benim dördüncü çocuğum oldu. Ama diğer çocuklarıma ayırdığım zamandan çok borsaya zaman ayırıyorum diyebilirim. Borsa İstanbul Türkiye’nin göz bebeği ve finansal piyasamızın merkezinde olan bir kuruluş. Bundan 20 sene sonrasında Borsa İstanbul dünya standartlarında bir borsa haline gelmez, rekabet gücünü kazanmaz ve bizde onun adımlarını bugünden atmazsak, 20 sene sonra küçük bir Borsa İstanbul olur. Belki binası büyük olacak ama yaptığı işe bakarsanız küçük olacak. Onun için bugünden o adımları atarsak 20 sene sonra dünyayla rekabet eden bir Borsa İstanbul oluruz.
Benim açımdan bakarsak da borsada kendi kaldığım süre içerisinde hedeflerimi olabildiğince yapabiliyor olmak. Buraya gelirken de bu hedefleri konuşarak geldim ve benden beklenenleri yapabileceğim için bu pozisyondayım. Borsa İstanbul’u bölgesel büyük bir oyuncudan, küresel anlamda söz sahibi bir oyuncu haline getirebilir miyiz? Asıl amacımız bu. Bunu yaparken de Borsa İstanbul’un da kimliğini değiştirmemiz lazım. Bizim buraya dışarıdan şirket getiriyor olmamız lazım. Özellikle çevre ülkelerden şirketleri buraya getirmemiz lazım.  Şimdilik buna yönelik çalışmalarımız var. Ama bunları yaparken hem o ülkede çalışmanız hem de kendi ülkenizde bunun altyapısını yapmanız lazım. Çünkü kendi ülkemiz buna tam olarak açık değil. Yavaş yavaş ilerliyor ve zamanla gerçekleşiyor. Bu sadece kanunla, kuralla ilgili değil, kültürle de alakalı bir şey. Tamam, eskiden beri yabancılarla çalışıyoruz ama 2002 ile 2014 arasını kıyasladığınızda yabancı şirket sayısı 5 binlerden 40 binlere gelmiş. Türkiye bu bulunduğu coğrafya açısından, sahip olduğu kültürel ilişkiler açısından bunları artı değer olarak kullanıp ekonomik değere çevirebilir ve Borsa İstanbul’da buna aracılık edebilirse ne ala. Benim görevim 2018 yılına kadar. Amacı görev sürem bittiğinde, ‘evet, yol aldık, halka arz yaptık, stratejik ortaklıkları yaptık’ diyebilmek.
Bakın yaptığınız işi istediğiniz kadar iyi bir noktaya getirin, hatta Borsa İstanbul dünyanın en iyi çalışan şirketi olsa dahi bu kurumsal kimliğini farklılaştırmadığı müddetçe bir çekim alanı haline gelemez. Çünkü önemli olan o kültür. Borsa İstanbul dendiğinde Türkiye’nin borsası değil de bölgenin borsası gibi algılanması lazım.

 
 
BORSA İSTANBUL’UN HALKA ARZI

-Bir aksilik olmazsa Borsa İstanbul’un halka arzı sizin döneminize denk gelecek. Ne düşünüyorsunuz?

Tuncay Dinç: Bunun sorumluluğunu tabi ki hissediyorum. Bir seferinde Sayın Ali Babacan’ın bir sözü olmuştu, “Seçim dönemine kadar iyi hazırlan, sonrasında yapacak çok işin olacak” diye. Aslında o hazırlık dönemi biraz daha uzamış oldu benim açımdan. Belki bunu bir fırsat olarak da görmek lazım. Çünkü şirketi daha iyi tanıma fırsatı buldum. Şirketin artılarını eksilerini daha iyi bildiğimiz hem de almamız gereken önlemler üzerine biraz daha kafa yorduğumuz bir şekilde belki halka arzı yapıyor olacağız. Hatta belki de böyle daha da iyi olacak. Bunu olumlu tarafından da görmek lazım…
Bakın ben buraya geldiğimde sorumluluklarımı artmış olarak görmüyorum. Çünkü her yerde şöyle baktım, sorumluluk sorumluluktur. Ben yaptığım işi hep bir oyun olarak gördüm. Mesela futbol da bir oyuncu sahaya çıktığı zaman en iyisini yapmak ister. Bu bir takım oyunudur ve o takıma karşı bir sorumluluğunuz var. Sadece Borsa İstanbul’a geldiğinizde sorumlu olduğunuz insan sayısı artıyor. Hatta bütün ülkeye karşı sorumlu oluyorsunuz. Hepsinin haklarını orada savunmak zorunda kalıyorsunuz ve elinizden gelenin en iyisini zaten yapmak zorundasınız.

-Borsa İstanbul – Nasdaq ortaklığına gelirsek, Sayın Ali Babacan’ın bu konuya pek sıcak bakmadığı öne sürülüyordu? Bu konuda siyasi bir engel çıktı mı?

Tuncay Dinç: Samimi olarak söyleyeyim böyle bir düşüncenin olduğunu bilmiyorum. Ama Sayın Ali Babacan’ın böyle bir düşüncesi olsaydı, herhalde bu iş olmazdı diye düşünüyorum.
 
“BÜYÜK ŞİRKETLER KENDİ LİGLERİNDE OYNAMAK İSTİYOR”

-Yıldız Pazar ve Ana Pazar için beklenti ve hedefleriniz nedir?

Tuncay Dinç: İlk önce adını neden Yıldız Pazar yaptık? Bakın Ulusal Pazar’da çok fazla sayıda irili ufaklı bir sürü şirket var. Daha büyük şirketler kendi liglerinde oynamak istiyorlar. Onları diğerlerinden farklı bir yere koyduğumuzda bu onlar için bir prestij oldu. Aslında bizim yaptığımız farklı bir sınıflandırma. Yani yeni, sıfırdan bir şey kuruyor değiliz. Kategorizasyonu farklılaştırıyoruz ki biraz daha göz önünde olmak isteyen şirketler, farklı bir şekilde orada kendilerini gösterme imkanı bulsunlar.
 
-Bilindiği gibi Aracı Kurumlar yüksek komisyonlardan yana sıkıntılılar. Bunu da çeşitli platformlarda dile getiriyorlar. Bu konuda yeni bir düzenleme yapmayı düşünüyor musunuz?

Tuncay Dinç: Şu an için yok. Ama ben göreve gelir gelmez ilk talep, “Bu konuyu düşünür müsünüz?” olmuştu. Ben de dedim ki, “Bunu ilk planda konuşmayalım”. Bunlar ne zaman konuşulur? Mesela turizm sektöründe bir kriz var ve Turizm Bakanlığı Rusya ve İran’dan yolcu getirenlere bir takım desteklerde bulunacaklarını söyledi. Böyle durumlarda geçici önlemler alınabilir. Bakın şirketlerin yaşama şansının azaldığı dönemlerde onları yaşatmak lazım. Allaha şükür ki bizim böyle bir durumumuz yok. Onun için ben de Aracı Kurumlara, “Sanki kriz ortamındaymış gibi konuşmayalım” dedim. Biz şuna bakalım; önce fırsatlara odaklanalım. Bakın yığınla fırsat var. Sermaye Piyasalarındaki bütün aracıların ve bütün oyuncuların şuna odaklanmasını istiyorum: “Acaba buraya nasıl bir güven ortamını tesis eder veya burada büyümeyi nasıl sağlarız.”
Onun için komisyon ücretlerini 2015 sonuna kadar hiçbir şekilde gündeme almak istemiyorum. Ama  önümüzdeki sene düşünebiliriz ancak yine olacak diye de bir şey yok.
 
-Forex ile ilgili düşünceleriniz neler?

Tuncay Dinç: Ben Forex piyasasına riskli buluyorum. Bakın iki tarz yatırımcı vardır. Bir tanesi uzun vadeli yatırımcı. İkincisi de spekülatör dediğimiz gün içinde hareketlerden para kazanmaya çalışan yatırımcı. Tabi bunlar da lazım. Peki Forex piyasasına neden geliyorlar? Sadece kısa vadede al-sat. Hatta bununla ilgili İbrahim Turhan’ın bir lafı vardı, “Adrenalin isteyen Veli Efendi’ye gitsin” diye.

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (2)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
  • yok yok30 Eylül 2015 18:29

    artık boş yok ..

  • Pargali ibrahim30 Eylül 2015 17:53

    kutsal kase hep boş içi bis şirketleri doldurdunuz küçük yatırımcı battı hep insanların birikimi yok oldu uzun vade tuttuk aldığımız yere gelmedi örnek ihyay 1.35 halka arz oldu süslediler alın aldık 6 yıldır 0.23 debeleniyor ev hanımlarını cagiriyorlar borsaya bu düzenle çok aile yıkılır kanun yasa ve mahkeme olacak bunun zemini yapin