E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaMakro EkonomiMilli Gelir 800 milyar doları aşacak---

Milli Gelir 800 milyar doları aşacak

Milli Gelir 800 milyar doları aşacak
15 Aralık 2013 - 16:36 borsagundem.com

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Türkiye'nin milli gelirinin bu yıl itibarıyla 800 milyar doları aşacağını bildirdi

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Türkiye'nin milli gelirinin bu yıl itibarıyla 800 milyar doları aşacağını bildirdi.

Bilkent Otel'de düzenlenen İnovasyon ve Kalkınma Forumu'na katılan Bakan Yılmaz, burada yaptığı konuşmasında kalkınmanın, ekonomiden daha geniş bir kavram olduğunu söyledi.

Yılmaz, siyasi istikrarın ve hükümet politikalarının, kalkınmada çok önemli bir rolü olduğunu belirterek, Türkiye'nin bu anlamda üst orta gelir grubunda olduğunu ifade etti.

Türkiye'nin 2023 vizyonu çerçevesinde kalkınmada "birinci lige" çıkmayı hedeflediğini hatırlatan Bakan Yılmaz, "Bilgiyi ve teknolojiyi üreten, bunu birtakım sosyal ve ekonomik süreçlere aktarabilen ülkeler gerçek anlamda kalkınmış ülkelerdir. Bunu yapmayanlar, sadece bilgiyi üretenler tam anlamıyla kalkınmış ülkeler değildir" değerlendirmesinde bulundu.

-"Milli gelirimiz bu yıl itibarıyla 800 milyar doları aşacak"-

Yılmaz, özel sektörün olmadığı bir ortamda yenilikçiliği geliştirmenin mümkün olmadığını belirterek şöyle konuştu:

"Ar-Ge harcamalarında kritik başarı faktörü olarak özel sektörün yaptığı Ar-Ge'yi görmemiz gerekiyor. Biz de Türkiye olarak bir taraftan Ar-Ge harcamalarımızı artırmak diğer taraftan da bu harcamalar içinde özel sektörün payını yükseltmek istiyoruz. Bu ikisini aynı anda yapmadığımız sürece yenilikçiliği de gerçek anlamda sağlamamız mümkün değil. 10 yıl önce Türkiye'nin toplam ekonomik büyüklüğü 230 milyar dolar civarındaydı. Ar-Ge harcamalarımızın milli gelirimize oranı ise yüzde 0,53'tü. Milli gelirimiz bu yıl itibarıyla 800 milyar doları aşacak. Ar-Ge harcamalarımız ise yüzde 0, 92'ye kadar yükselmiş durumda. Bu önemli bir gelişme."

Türkiye'nin son 10 yılda Ar-Ge harcamalarını 7 kat artırdığını bildiren Yılmaz, 2023 vizyonu ile Türkiye'nin 2 trilyon dolarlık bir ekonomi, 500 milyar dolarlık ihracat ve 25 bin dolar kişi başı geliri hedeflediğini anımsattı. 

- "2013 yılında 1,8 milyar lira ödenek ayırdık"

Yılmaz, Türkiye'nin 2023 yılında Ar-Ge harcamalarının milli gelire oranının yüzde 3 civarında yükseltmeyi öngördüğüne dikkati çekti. Bu süreçte Kalkınma Bakanlığı olarak araştırma alt yapılarına destek verdiklerini vurgulayan Bakan Yılmaz, şunları kaydetti:

"Üniversitelerde, kamu kurumlarında araştırma alt yapı merkezlerinin geliştirilmesini destekliyoruz. Bizim yatırımlarımıza yıllık olarak ayırdığımız ödenek, 2002 yılında sadece 114 milyon liraymış. Bunu 2013 yılında 1,8 milyar liraya çıkarmışız. Şu anda 108 tematik araştırma merkezimiz faaliyete geçmiş durumda ve devam eden 65 tematik araştırma merkezimiz var. Şimdi Meclise bir kanun taslağı gönderiyoruz. Bu alt yapıları nasıl daha etkili bir şekilde kullanırız? Bu getiriyi, daha da artırmak için yeni bir yönetim modeli oluşturuyoruz."

İstihdamda 4 alana ilişkin özel teşvikler sağladıklarını bildiren Yılmaz, bunların kadın, genç, engelli vatandaşlar ve araştırmacılara yönelik olduğunu söyledi.

- "Biz dershane dönüştürülmesi gerektiğini bugün söylemiyoruz"

Yılmaz, Avrupa Birliği'nin Türkiye'ye önemli katkılarda bulunduğu belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Demokratik, çevresel ve sosyal standartlarımızın geliştirilmesinde AB önemli katkılarda bulundu. Türkiye bundan iyi faydalandı. AB'nin bu tecrübelerinden yararlanmak akılcı diye düşünüyorum. Ancak diğer taraftan AB'nin siyasi yüzü var. İki tane Avrupa var diyorum ben buna. Biri standartların Avrupası. Demokraside, ekonomide çevresel alanda iyi standartları olan tecrübeleri olan bir Avrupa var. Biz bu Avrupa'yı seviyoruz ve faydalanmak istiyoruz.

Ama bir de ikinci Avrupa var. Bu ikinci Avrupa daha fazla kimlik siyaseti yapan Türkiye'ye tarihi bir takım ön yargılarla bakan, teknik hususların ötesinde ülkemize siyasi bir takım unsurlarla bakarak yer yer bir takım ayrımcılıklar yapan, bazı ülkelerin engellemesiyle Türkiye'nin hak etti yere gelmesine engel olan ikinci bir Avrupa var. Bu ikinci Avrupa'yı elbette sevmiyoruz. Bu ikinci Avrupa aslında kendilerinin geleceği için de kötü. Doğrusu böyle bir Avrupa içinde yer almak çok da matah bir hadise değil. Avrupa'nın kendisi bu ikinci anlamda bazı şartlara mahkum olacaksa bu bizim için de Avrupa için de gelecek vadetmiyor."

Bakan Yılmaz, AB ile vize muafiyeti konusunda bazı çalışmalar yaptıklarını hatırlatarak, "Vatandaşlarımızın gümrük birliğimiz olan bir coğrafyaya daha rahat bir şeklide gidip gelmesi, seyahat etmesi olmazsa olmaz bir durum. Bu güne kadar bunun yapılmamış olması bana göre Avrupa'nın bir ayıbıdır. Önümüzdeki 2-3 yıllık süreçte Türkiyeile Avrupa bu konuda önemli ilerlemeler sağlayacaklardır" diye konuştu.

Dershanelerin dönüştürülmesi konusunu ise Yılmaz, "Bu konuda hükümetin politikaları çok açık. Biz dershanelerin dönüştürülmesi gerektiğini bugün söylemiyoruz. Geçmiş planları da açın bakın 2007 yılında yürürlüğe giren 9. Planda da bu yazar. Bizden önceki dönemlerdeki kalkınma planlarında yer alan politikalar bunlar. Biz eğitim sistemimizin normal kanalları içerisinde sorunların çözülmesini istiyoruz. Belirli bir geçiş süresinde eğitim sisteminin kendi içerisindeki mekanizmalarıyla bu ihtiyaçları çözmesi gerekiyor" diye konuştu.

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (2)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)