E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaPiyasaKüresel yatırımcıların yüzleşmesi gereken 3 soru---

Küresel yatırımcıların yüzleşmesi gereken 3 soru

Küresel yatırımcıların yüzleşmesi gereken 3 soru
23 Mart 2021 - 18:24 borsagundem.com

Küresel borsalar Kovid sonrası ekonomik toparlanmada FED’in gücünün test edildiği bir süreçten geçiyor. Küresel yatırımcılarsa piyasalara ilişkin kararlarını vermeden önce kendilerine üç önemli soruyu sormak zorunda


BORSAGUNDEM.COM -DIŞ HABERLER SERVİSİ

Geçen hafta ABD finansal piyasalarındaki hareket, Cambridge Üniversitesi Finans Profesörü ve Allianz Baş Ekonomi Danışmanı Muhammed El-Erian’a göre yatırımcıları üç zor soruyla karşı karşıya getiriyor. El-Erian Bloomberg’deki yazısında bu soruların cevaplarının kesin olmaktan çok uzak olduğunu vurguluyor. Diğer taraftan, söz konusu soruların yatırımcı portföylerinin konumlandırılmasına ilişkin etkileri ve yatırımcılar için sonuçları olacak.

ABD Merkez Bankası tahvil piyasasının kontrolünü kaybediyor mu?

Geçen Çarşamba günkü ABD Federal Açık Piyasa Komitesi toplantısı ve sonrası, FED'in politika çerçevesi ile gelişen ekonomik verilerin gerçekleri arasındaki artan çelişkiyi vurguladı. FED yöneticileri, hem büyüme hem de enflasyon tahminlerini önemli ölçüde revize etmelerine rağmen, parasal önlemlerini değiştirmeye gerek görmüyorlar. Piyasadaki enflasyon beklentileri çok yıllı yükseklerde, tahvil getirileri yükseldi ve verim eğrisi önemli ölçüde dikleşti.

Verim üzerindeki yukarı yönlü baskılara karşı koyma umuduyla, FED Başkanı Jerome Powell Cuma günü FOMC'nin mesajlaşmasını ikiye katladı ve Wall Street Journal'da "toparlanmanın tamamlanmaktan çok uzak olduğunu, bu yüzden FED'in ekonomiye ihtiyaç duyduğu desteği gerektiği sürece sağlamaya” devam edeceğini yazdı.

Bu mesajlar yatırımcıları bir miktar zor durumda bırakıyor. Bir yandan, FED'in piyasayı daha da canlandırmaya istekli olduğunu, geçen Perşembe günkü hayal kırıklığı yaratan işsiz başvurularıyla tutarlı bir tutum sergilediğini öne sürdüğü için güven verici geliyor. Öte yandan, Larry Summer'ın son 40 yıldır "en sorumsuz" makroekonomik politika hakkında yaptığı uyarıyla hafta sonu vurgulanan finansal ve ekonomik aşırı ısınma konusu endişeleri artırıyor.

Likidite paradigması tahvil piyasası volatilitesine karşı ne kadar savunmasız?

Borsagundem.com’un derlediği verilere göre El-Erian bu ilk sorunun yatırımcıları bir seçimle karşı karşıya bıraktığını belirtiyor: FED’in büyük ölçekli ek alımları veya düpedüz verim eğrisi kontrolü gibi daha etkili bir piyasa müdahalesi için mi konumlanmalılar, yoksa tahvil getirilerini bastırmak konusunda FED’in istekli olmasına karşın daha az yetenekli olması konusunda endişelenmeliler mi?

Cevabın, pasif endekslere yatırım yapmaktan bireysel hisse senetlerini toplamaya ve yeniden yapılanmaya kadar yatırımcıların ne kadar risk alması gerektiği ve nasıl pozisyon alması gerektiği konusunda büyük ölçüde farklı etkileri vardır.

FED bir başka etkili tahvil getirisi baskısı turu daha üretebilirse, yatırımcılar için doğru tavsiye, FED politikası ile ekonomik kalkınma arasındaki çarpıcı tutarsızlığı şimdilik bir kenara bırakarak likidite dalgasında sürüklenmeye devam etmek olacaktır.

Ancak FED'in tahvil getirileri düşük ve uysal seviyelerde tutabilme gücündeki erozyon, hisse senetlerindeki yatırımcılar için ve temel verilere bakılmaksızın çok çeşitli diğer varlıklar için çok kârlı olan likidite paradigmasını bozma potansiyeline sahiptir. Ucuz nakit akışlarından etkilenen modele odaklanan nakit akışının satın alma yönelimi sessize alınırken "hisse senetlerine alternatif yoktur" anlatısının altının boşaltılma riski de ortaya çıkarabilir. Borsagundem.com’un ulaştığı bilgilere göre El-Erian, bu durumun piyasaların geri çekilmesinin hızlı ve kararlı bir şekilde tersine dönmesini sağlayan “dipten alma” ve “yükselişi kaçırma korkusu” anlatılarının koşullarını da zayıflatacağına dikkat çekiyor.

Ekonomi, dalgalı piyasalardan kaynaklanan potansiyel olumsuzluklara karşı ne kadar savunmasız?

Bu soru doğrudan FED politika yanıtına hitap ediyor. Bir diğer deyişle dünyanın en güçlü merkez bankasının finansal piyasalar tarafından ortak bir biçimde tercih edildiğini varsayıyor.

Mevcut göstergelere dayanarak, dalgalı piyasalardan kaynaklanan risklerin üçte bir oranında Kovid kaynaklı ve makroekonomik politikaların tasarımından kaynaklı olması muhtemeldir. Bu durum (Avrupa’nın bazı bölgelerinde ve gelişmekte olan ülkelerde görüldüğü gibi) üçüncü bir Kovid dalgasının oluşması veya başka bir siyasi krizinin oluşması halinde özellikle de ABD ekonomisinin 2021 yılına ilişkin giderek artan %6 ila %7 aralığındaki büyüme beklentilerinin karşılanmaması ihtimalinde gerçekleşecektir.

ABD borsaları kovid krizinin yıldönümünde düşüşle açıldı

 

Bitcoin'de düşüş sürer mi?

 

Dalgalı piyasalarda yatırımcılar ne yapmalı?

 

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)