E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaSporKulüpler futbolcularla karşı karşıya---

Kulüpler futbolcularla karşı karşıya

Kulüpler futbolcularla karşı karşıya
15 Nisan 2020 - 09:37 borsagundem.com

Futbolcu ücretlerini yüzde 30 indirme kararı spor hukukçularının ortak görüşüne göre, 'futbolculara sözleşme fesih hakkı doğar, süreç mahkemede biter' oldu.

Salgın döneminin zor şartları, kulüplerle futbolcuları karşı karşıya getirdi.

Akşam gazetesi, Kulüpler Birliği'nin futbolcu ücretlerini yüzde 30 indirme kararını spor hukukçularına sordu. Ortak görüş “Futbolculara sözleşme fesih hakkı doğar, süreç mahkemede biter” oldu.

FIFA bu dönemde kulüp ve oyunculara yönelik şu tavsiyelerde bulundu:

1. Kulüpler ile oyuncuların (veya sendika/birlikleri) görüşerek anlaşması ilk tercih.

2. Kulüpler tek taraflı bir karar alıyorsa bu mutlaka ülke hukukuna uygun olmalı.

3. Kulüpler oyuncular ile anlaşamıyorsa ve ülke hukukunda bu konuyla ilgili bir kanun yoksa ‘FIFA Uyuşmazlık Çözüm Kurulu’ ve ‘FIFA Oyuncu Statüleri Komitesi’ aşağıdaki durumları inceleyerek karar verecek.

A) Kulübün ekonomik durumu.

B) Düşürülen maaşın oranı.

C) Düşürüldükten sonra oyuncunun kalan toplam hak edişi.

D) Bu kararın tüm kadroya mı yoksa bazı oyunculara mı uygulandığı.

E) Kulübün iyi niyetle bir anlaşma sağlamaya çalışıp/çalışmadığı.

FIFA’nın bu açıklamasından destek alan Süper Lig kulüpleri de toplanarak, en az yüzde 30 ücret indirimi için düğmeye bastı. TFF ise ‘Ben ücret işine karışmam’ diyor. Hukukçuların ise bazı konularda görüşleri farklı olsa da birleştikleri ortak nokta şu: “Bu maç mahkemede biter.”

FUTBOLCULARA FESİH HAKKI DOĞAR

Avukat Mert Yaşar, durumu şöyle değerlendirdi:

1) Sözleşme değişikliği, ‘Esasta değişiklik’ olduğu için iki tarafın rızası gerekir. Tek taraflı dondurma ancak ilgili hukuk izin verirse mümkündür. Türkiye’de işveren kulüp ile işçi futbolcu arasındaki hizmet sözleşmeleri Türk Borçlar Kanunu’na tabidir. İşveren tek taraflı sözleşmeyi donduramaz. ‘Ücret indiririz ya da ödeyemeyiz’ diyemez. Kaldı ki FIFA’nın kararında da sözleşme dondurmanın ancak ulusal hukukun izin vermesi halinde mümkün olabileceği açıklanmıştır. Kulüp yönetimleri ‘Biz dondurduk, ücret ödemiyoruz’ demekte ısrar ederlerse futbolcu ihtar gönderir ve uygun zamanda yükümlülükler yerine getirilmezse fesih hakkını kullanabilir. Futbolcu sadece doğmuş alacaklarını değil, sözleşmede öngörülen süre için doğacak ücret alacaklarını da talep edebilir. Maç başı ücretler ve primler bu bakiye alacağı kapsamında değerlendirilmez. Garanti ücretler ve aylık ücretler talep edilebilir. Kulüpler kendi ayağına sıkıyor. Sözleşmenin feshi yolunu açıyorlar.

2) İspanya ve İngiltere’de sendikalar var, onlar masaya oturacak. Bizde spor sendikaları kanundaki şartları taşımıyor. Toplu sözleşme yapma yetkileri yok. Profesyonel Futbolcular Derneği ise sendika değil. PFD sadece FIFPro ile temasa geçip, FIFPPro’nun kulüpleri, TFF’yi ve devleti uyarmasını sağlayabilir. Hatırlarsanız, ligler FIFPro’nun Türk yetkililere mektup gönderip uyarması üzerine ertelenmişti.

3) Futbolcu yabancıysa FIFA’ya başvurabilirler. Türkler FIFA’ya başvuramaz. Türk futbolcular, sözleşmelerinde Uyuşmazlık Çözüm Kurulu’na başvuru öngörülmüşse, UÇK’ya başvurabilir. Böyle bir düzenleme yoksa kulüpler futbolcuları UÇK önünde yargılamaya zorlayamaz. UÇK şartı yoksa, futbolcular iş mahkemesine başvuracaklar ancak önce zorunlu arabuluculuk sürecini tamamlamalılar. Yabancılar da Türk yargısına başvurabilir ama pratikte bunu pek yapmıyorlar.

4) Kulüpler ‘Kısa çalışma ödeneğine’ başvurabilir. O zaman bir indirim olabilir. Bu arada 3 ay boyunca fesih yasağı ve ücretsiz izin verilmesini öngören bir kanun taslağından bahsediliyor. Bu tasarı kanunlaşırsa, kulüpler futbolcuları ücretsiz izne çıkarabilir.

KAFASINA GÖRE YOL HARİTASI OLMAZ

Tahkim Kurulu Eski Başkanı Türker Arslan konuyu şöyle değerlendirdi: “Kulüpler Birliği’nin, FIFA’nın geçtiğimiz günlerde yaptığı tavsiye açıklamasından destek alarak böyle bir hamle yaptığını düşünüyorum. Kulüpler kendi kafalarına göre bir yol haritası belirleyemez. Bunlar o kadar kolay olamaz. Yabancı futbolcular anlaşmazlık yaşarsa FIFA’ya başvuracak. FIFA da kararını kulüplerden yana kullanırsa, futbolcu bu kararı CAS’a taşıyabilir. Türk sporcular için son yetkili yer Tahkim Kurulu’dur. Türk futbolcular da FIFA’nın vereceği bir karar karşısında CAS’a gidebilir.”

FIFA’NIN KARARI UÇK’YI DA ETKİLER

Spor Hukukçusu Özcan Yüksel’in değerlendirmesi ise şöyle: “FIFA bir tavsiye kararı aldı. Tavsiye kararında belli kriterler vardı. Korona virüs pandemisini bir ‘mücbir sebep’ olarak kabul etti. FIFA’nın doğrudan sözleşmelere müdahil olma yetkisi yok. Kriterlerde FIFA, ‘Kulüpler ile futbolcular orta yolu bulup anlaşmak zorundalar. Ancak kulüp ile oyuncu anlaşamazsa, yapılan görüşmelerde iyi niyet kriterleri ortaya çıkarsa; kendi uyuşmazlık çözüm kuruluna gelen davalarda kulüplere belli bir avantaj sağlayarak bir karar veririm’ dedi. Ülke federasyonları her sezon başında FIFA’nın talimatlarına uyacağı yönünde bir taahhütname imzalar. Kulüpler ve oyuncular da aynı şekilde bu kurallara uyacağı yönünde noterden onaylı taahhütnameleri federasyona verirler. FIFA DRC böyle bir karar alırsa Türkiye Uyuşmazlık Kurulu’nu da etkiler.”

DAVA PATLAMASI OLUR

Spor hukuku alanında Türkiye’yi uluslararası mecrada temsil eden, İsviçre’deki Uluslararası Spor Tahkim Mahkemesi CAS’ın ve de EuroLeague Basketbol’un tek Türk hakemi olan Avukat Emin Özkurt, yaşanan süreci şöyle yorumladı:

1) Kriz zamanı en önemli şey, hukuk mantığının doğru yürütülmesidir. Bu bakımdan, Kulüpler Birliği’nin basın açıklaması ne yazık ki kendi içinde tutarsızlık içermektedir. Bir yandan yayıncı kuruluştan alacaklarının tamamını talep ederken, diğer yandan sporculara yönelik yükümlülüklerinin bir bölümünü askıya almayı aynı metinde dile getirmek yerinde olmamıştır. Hukukun temel mantığı tutarlı olmaktır ve bu ifade bununla çelişmektedir.

2) Kulüpler Birliği açıklaması FIFA’nın kılavuz ilkelerinin tam olarak anlaşılmadığını ve yorumlanmadığını gösteriyor. Önemle belirtmek isterim ki kulüpler, oyuncularla uzlaşma görüşmelerini büyük bir incelikle yürütmelidir. Aksi takdirde gerek Spor Hukuku, gerek Borçlar Hukuku ve gerekse kısmen İş Hukuku hükümleri kulüplerin hareket alanlarını daraltır.

3) Öte yandan her ne kadar kulüpler ‘Mücbir sebep’ kuralına dayanmaya çalışsa ve haklı olarak sözleşmelerde uyarlama talep edecek olsa dahi, bu sürecin futbolcularla uzlaşma içerisinde yürütülmesi gerekir. Aksi durum, önümüzdeki haftalarda pek çok kulübümüzün oyuncularıyla yıllar sürecek hukuk savaşlarına girmelerine neden olacaktır.

4) Bir yandan da yayıncı kuruluşlarla federasyonlar arasında dünyada büyük bir gerilim var. Fransa Ligi yayıncısı Canal +, nisan ayı için 110 milyon €’luk ödemesini yapmayacağını duyurdu. İngiltere FA Cup yayın haklarını elinde bulunduran IMG, turnuvanın çeyrek final maçları oynanamadığı için son taksidini ödememeye karar verdi. Türkiye’de de yaklaşmakta olan bir fırtına var. Ancak, yayıncı kuruluşla birinci derecede muhatap olmak Kulüpler Birliği’nin değil, TFF’nin işidir. TFF’nin, kulüplerin haklarını korumak gibi hukuki bir sorumluluğu vardır ve bu yükümlülüğünü layıkıyla yerine getirmelidir. Gördüğüm kadarıyla TFF süreci yetkin bir kaptan edasıyla yönetmekten uzaktır ve bu nedenle kulüpler haklarını korumak için bizzat devreye girme gereği hissetmiş ve böyle bir basın açıklaması kaleme almışlardır. Bir bakıma kulüpler yayıncı kuruluşa karşı olan haklarını bu açıklamayla kendileri korumaya çalışmaktadırlar.

5) Yabancı oyuncularla yapılan sözleşmelerde FIFA, ondan sonra da CAS yetkilidir. Son sözü CAS söyler. Tabiri caizse CAS spor hukukunun zirvesidir, yargıtayıdır. Yerli oyuncuların sözleşmelerinde ise ‘Anlaşmazlıklarda UÇK yetkilidir’ maddesi varsa Uyuşmazlık Çözüm Kurulu’na gider. Böyle bir madde yoksa ve UÇK’nın yetkisini taraflardan biri kabul etmezse konu adli yargıya, normal mahkemelere gider.

6) Sporcular iş kanununa tabi değildir. Profesyonel sporcuların istisna olduğu, kanunda hüküm altına alınmıştır. İş Kanunu işçi sayılan kişileri etkiler. Dolayısıyla, ücretsiz izne ayrılma futbolcular açısından söz konusu değildir. FIFA’nın talimatları bu bakımdan bağlayıcıdır. Spor hukukunun ayrı bir alan olması da bundandır.

7) FIFA’nın geçtiğimiz hafta yaptığı açıklaması ise tavsiye niteliğindedir. Önümüzdeki süreçte müthiş bir dava patlaması yaşayacağımızı düşünmekteyim. Çok muhtemeldir ki oyuncuların büyük bölümü anlaşacak ama anlaşmayan oyuncular, sponsorlar, hepsi birbiriyle davalık olacak.

8) Son olarak, belirtmek isterim ki, durgun denizler, yetenekli denizciler yetiştirmez derler. Krizler de tahrip etmek üzere gelir. Önemli olan neyin yaklaştığını doğru idrak edip, önlemleri en hızlı şekilde ona göre almaktır.

Fenerbahçe'de gelir sıfırlandı, ödemeler durdu

Beşiktaş'a yeni sezonda yıldız yağacak

 

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (3)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
  • HAN15 Nisan 2020 11:39

    kabul etmeyene her gun idman yaptıracaksın, 

  • ZEYREK ZEMHERİ15 Nisan 2020 11:33

    Eskiden bu fulbolculara 10 basan ne büyüklerimiz vardı.adamlar bir ekmek paralarına oynalardı.bugün AB ülkelerinde futbola para vermezler iken petrol baronları halkına harcıyacağı paraları götürüp milyar dolarları futbolculara veriyorlar.hepsi batsın arkadaş hepsinin altıda trilyonlur evler arabalar ne yapıyorlar bir tane başarıları varmı.istersen tüm kulüpler batsın.bugün tüm dünya da özellile ülkemizde futbol oynanmıyor zaten hepsi batık durumda hepsinin değeride astronik durumlarda.hepside bir kumarbaz hisselere ele geçirmişler istedikleri gibi at oynatıyorlar.

  • Nihat15 Nisan 2020 09:52

    Adam para yok dediği zaman ne halt ederse etsinler 5 krş para alamazlar.  Bu yüzden anlaşmaları daha uygun!   Futbolun eskisi kadar cazip olacağını sanmıyorum.