E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaPiyasaKredi hacmi yüzde 15-18 artar---

Kredi hacmi yüzde 15-18 artar

Kredi hacmi yüzde 15-18 artar
19 Şubat 2014 - 11:52 borsagundem.com

S&P Bankacılık Analisti Karagöz, bu yıl bankacılık sektörünün kredi hacminin yüzde 15-18 aralığında artmasını beklediklerini söyledi

Standard&Poor's (S&P) Bankacılık Analisti Göksenin Karagöz, "Bu yıl bankacılık sektörünün kredi hacminin yüzde 15-18 aralığında artmasını tahmin ediyoruz" dedi.

AA muhabirine değerlendirmede bulunan Standard & Poor's (S&P) Bankacılık Analisti Göksenin Karagöz, bu yıl bankacılık sektörünün kredi hacminin yüzde 15-18 aralığında artmasını tahmin ettiklerini belirterek, "Bunda en büyük etken Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun (BDDK) aldığı son önlemler (tüketici kredileri ve kredi kartlarındaki daha yüksek sermaye gereksinimleri, minimum ödeme tutarları ve maksimum taksit sayısındaki düzenlemeler...) ve de son faiz artışları ki bunlar beklentimize göre talebi kısıtlayacak gelişmeler. Derecelendirdiğimiz bankalar da bu sene bu aralıkta büyüyeceklerini teyit ediyorlar" dedi.

Kredilerdeki büyümenin yavaşlamasının ekonomik büyümeye doğrudan yansımasının olduğunu ifade eden Karagöz, ancak bunun cari açığa yansımasının ise olumlu olduğunu söyledi. 

Karagöz, beklentilerinin 2014 yılında Türkiye ekonomisinin büyümesinin yüzde 2,4'e, cari açığın da GSMH'ya oranının yüzde 2,9 civarına düşeceği şeklinde olduğunu belirterek, "Ancak kredilerdeki büyüme bu iki faktörü doğrudan etkileyen birçok faktörden sadece birisi. Bir diğeri potansiyel etki de banka karlılıklarındaki düşüşün vergi gelirlerine olan etkisi tabii ki..." ifadelerini kullandı.

"2014 yılında bankaların dış finansman koşullarına erişmede problem görüyor musunuz?" şeklindeki soruya ilişkin olarak Karagöz, şu andaki dış piyasa koşullarına bakıldığında büyük Türk bankalarının dış borçlarını yenilemede bir sıkıntı yaşamalarını beklemediklerini ancak bankaların büyük olasılıkla daha pahalıya borçlanabileceklerini bunun da faiz marjlarını olumsuz etkileyeceğini söyledi.

"Türk bankaları halen gelişmekte olan birçok bankacılık sistemi içerisinde en karlıları arasında..."

Son dönemde faizlerde yaşanan yükselişin bankaların bilançolara etkilerine ilişkin görüşlerini aktaran Karagöz, faiz artışlarının yansımasının ilk olarak özellikle 2014 yılının ilk iki çeyreğinde faiz marjlarında hissedileceğini kaydetti. 

Karagöz, "Ancak bankalar bu dönemde kredilerini de yeniden fiyatlıyor olacakları için marjlar yılın ikinci yarısında tekrar bir nevi iyileşme gösterecektir. Tabii kredilerin daha da pahalanması hem aktif kalitesine hem de kredilere olan talebe olumsuz yansıyacaktır" dedi.

Türk bankacılık sektörünü 2014 yılında benzer kategorideki ülkelerden pozitif ya da negatif ayrıştıracak faktörlere ilişkinde görüşlerini aktaran Karagöz, şunları aktardı:

"Pozitif faktörler içinde en önemlileri hane halklarının yabancı para kredi alamıyor olması ki zira yasak, toplam kredilerin ve de özelikle konut kredilerinin toplam GSMH'ye olan oranının göreceli olarak düşük olması ve de bizim görüşümüze göre bir emlak piyasası (konut) balonu olmaması. Ayrıca Türk bankaları halen gelişmekte olan birçok bankacılık sistemi içerisinde en karlıları arasındalar bu da kredi zararlarını yeterli karşılama kapasitesi anlamına geliyor. Bunun yanında yabancı kaynaklara olan artan bağlılık bankaları dış piyasalardaki dinamiklere olan hassaslığını arttırıyor. Ayrıca son zamanlardaki artan politik ve ekonomik belirsizlikler de diğer negatif unsurlar."

BDDK'nın yayınladığı Bankacılık sektörünün Aralık-2013 yılı genel görünüm raporunda yer alan "Yabancı Para Krediler Stres Testi" çalışmasına ilişkinde değerlendirmede bulunan Karagöz, stres testinin 2008-2009 yılında Türk Lirası'nın (TL) yaşadığı yüzde 30 değer kaybı göz önüne alınarak yapıldığının anlaşıldığını ifade etti.

Mayıs 2013'ten bu yana TL'nin aşağı yukarı yüzde 20 değer kaybettiğini dikkate aldıklarında yüzde 1,1'lik bir bozulmanın, BDDK'nın belirttiği 5 yıl önceki bozulmaya göre (yüzde 3,3 yeniden yapılandırılmış krediler dahil) makul göründüğünü aktaran Karagöz, "Ancak unutmamalıyız ki, 2010 yılından beri sistem genelindeki krediler çok hızlı bir artış gösterdi, dolayısıyla bankaların bilançolarındaki yeni (olgunlaşmamış) kredilerin payı fazla ki bunların performansı 2008-2009 döneminden ayrışma gösterebilir" dedi.

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)