E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaGündemKılıçdaroğlu: Rejimi değiştirmek istiyorlar---

Kılıçdaroğlu: Rejimi değiştirmek istiyorlar

Kılıçdaroğlu: Rejimi değiştirmek istiyorlar
18 Ekim 2016 - 14:25 borsagundem.com

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında, hükümetin rejimi değiştirmek için fırsat kolladığını savunarak 'OHAL'le sistemi değiştirmek isteniyor' diye konuştu

Darbe girişimi oldu, hep beraber karşı çıktık. Parlamento, kendi tarihinde çok önemli bir gelişmeye imza attı. Oturduk, grubu olan 4 siyasi parti bir bildiri hazırladık. Genel başkanlar bu bildiriye imza attılar. TBMM Başkanı da imza attı. Bu bildiride ne vardı değerli arkadaşlar?

‘BAŞKALARI SİZİ TESLİM ALMIŞ DEMEKTİR’

“Unutulmamalıdır ki TBMM Kurtuluş Savaşı’nı yöneten, demokrasiye geçişi gerçekleştiren demokratik parlamenter sistemi yıllar içinde geliştirmiş, bir milleti yoksulluktan alıp muhasır medeniyetler seviyesine çıkarmayı amaçlamıştır” demiştir. Darbeye karşı gereken cevabı gerekli şekilde vermiştir. Bakın altını çizdiğimiz bir şey var, demokratik parlamenter sistemi yıllar içinde geliştirmiş diyor. Yani demokratik parlamenter sistemine sahip çıkan bir bildiri var. Şimdi sayın TBMM Başkanı’na ve diğer partilere “İmzaya sahip mi çıkıyorsunuz, ret mi ediyorsunuz?” Demokratik parlamenter sisteme sahip çıkmıyorsanız imzanızı reddediyorsunuz demektir, başkaları sizi teslim almış demektir. Bu imzayı attık şimdi bu imza unutulmuş.

Yenikapı diyorlar, Yenikapı’da imza yok ki, imza burada. Kapı gibi imza. Bu metin hükümet tarafından BM’ye gönderildi. Şimdi rejimi değiştirmek için fırsat kolluyorlar. OHAL’de biz bu düzeni nasıl değiştiririz diyorlar. Hapishanelerde binlerce insan var, eri var, öğrencisi var, doktoru var, savcısı var. Var oğlu var. Yine buradan siyasi partilerimizin genel başkanlarına seslenmek istiyorum; Cumhurbaşkanı seçilen kişi TBMM önünde bir yemin etmiş ve ona sadık kalacağına dair namus ve şerefi üzerine yemin etmiştir. Efendim fiili durum var, yasal hale getirelim diyorlar. Neden yasal hale getiriyoruz? Neden yasalara uymuyorsun diye hatırlatma ihtiyacı duymuyoruz. Bir kişinin arzusunu yerine getireceksek imzaladığımız o metin ne oluyor? O metne sadık kalmak namuslu olmanın, ahlaklı olmanın birinci şartı değil midir?

 AÇIĞA ALINAN ÖĞRETMENELER SAHİP ÇIKACAĞIZ

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra sendikalara üye olan öğretmenlerin açığa alınmasına ilişkin olarak “Açığa alınana öğretmenlerin haklarını sonuna kadar savunacağız” ifadesini kullandı. “Darbe fırsatçılığı yapıp sendikaya üye oldu diye öğretmenlerin görevine son verilmesini asla kabul etmiyoruz” diyen Kılıçdaroğlu “Anayasal bir haktır. Sivil toplum, sendikacılık bizim anayasamızda güvence altına alınan kurumlardır” diye konuştu.

Öğretmen bütün bilgisini, becerisini, birikimini öğrencilerine vermelidir. Öğretmenleri aşağılarsanız, işinden ederseniz, görevini yapamaz hale getirirseniz, ay sonunu nasıl getireceğim diye düşünecek hale getirirseniz geleceğimizi köreltirsiniz. Sizin sorunlarınız CHP'nin sorunlarıdır.

Bütün öğretmen arkadaşlarımın bilmesini isterim. Darbe fırsatçılığı yapıp sendikaya üye oldu diye öğretmenlerin görevine son verilmesini asla kabul etmiyoruz. Anayasal bir haktır. Sivil toplum, sendikacılık bizim anayasamızda güvence altına alınan kurumlardır.

Bu kurumlara üye olmak devlet memuriyetinden atılma gerekçesi olamaz. Açığa alınan ve görevine son verilen bütün öğretmenlerin yanındayız. Ama öğretmen var öğretmen var. Öğretmen var kendini bu ülkenin çocuklarına adamış. İstikbali için kendi peygamberimizi bile istismar eden var.

Burdur'da bir öğretmen. Mesaj atıyor, bir kadın kaç erkeği tahrik etmişse o kadar erkekle zina yapmış sayılır. Bu öğretmenin öğretmenlikten alınması lazım. Diyanet İşleri Başkanı açıklama yaptı, “Böyle bir hadis-i şerif yoktur” dedi. Vekildi, asalaten tayin ettiler.

Milli Eğitim Bakanı'na sonsuz saygım var. Bu tür insanları milli eğitim camiasında barındırmayın. Herkesin yaşam tarzına saygı gösteririm ama birisinin sevgili peygamberimizi istismar etmesine tahammül edemem. Orası her isteyenin istediği gibi konuşacağı bir alan değildir.

Okullar açıldı, kitaplar yok. FETÖ'cüler hazırlamış, yeni kitaplar hazırlayacaklar. Niye hazırlamadınız? O kitapların hazırlanmasını sağlayan bürokratlar görevde, öğretmenleri görevden alıyor.

Öğretmene mi senin gücün yetiyor. Eğitim sistemi çökmüş vaziyette. Hiçbir anne baba memnun değil. Proje okul diye proje hazırladılar. Şimdi öğrenciler ve velileri okullarına sahip çıkıyor. Okuluma dokunma diyor. Hayır, bunları alacağız. Niçin, çünkü bunların çağdaş uygarlığından anladığı ortaçağ. Buna asla izin vermeyeceğiz.

İŞSİZLİK

Annelerin çocukları da işsiz. Bitlis'te 34 kişi okullardan temizlik işine bakacak 7-8 ay. Bu işe başvuranların sayısı 2 bin 110. Batman'da 380 kişi alınacak 2 bin 500 kişi başvuruyor. Nevşehir 174 kişi alacağız diyorlar, 3 bin 192 kişi başvuruyor. Bu tablonun Türkiye'de tartışılmasını istemiyorlar. Anneler çocuklarını askere göndermiş, evine sağsalim dönecek mi merak ediyor. Bunların konuşulmasını istemiyorlar. Her annenin derdine derman olmak benim görevim. Ekonomi iyi gitmiyor. Çünkü kimin devleti yönettiği belli değil. Bir cumhurbaşkanı iki başbakan var. Kimin ne yaptığı, söylediği belli değil. İş dünyasının yüzde 75'i 'adalet yok' diyor. Yüzde 68'i eğitim sisteminin dönüştürülmesi gerekir diyor. Yüzde 41'i adil vergi sistemi istiyor. Türkiye yönetilmiyor. Üst akıl diye söz ediyorlar ya, Türkiye'yi başka akıl yönetiyor, bunlar ortalıkta geziyorlar. 

Yönetimin temel anahtarı halkı mutlu etmektir. Adalet iyi çalışsın, terör olmasın, herkesin işi gücü olsun diye yönetilir. Anneler gülsün, çocuklar iş güç sahibi olsun, çiftçiler ürettiğinin karşılığını alsın. Ama yönetimi halkı soymak üzerine inşa ederseniz, huzur gelmez. 

KÖPRÜ GEÇİŞ ÜCRETLERİ

Osman Gazi Köprüsü'nü yaptılar. Hiçbir şikayetimiz yok. Köprü yap-işlet-devret modeliyle yapıldı. Köprü 790 milyon dolara mal oldu. Devlet köprüyü yapan firmalara garanti verdi. Yılda 40 bin araç geçecek, geçmezse 511 milyon dolar vereceğim dedi. Geriye kalan 17 yılda 27 milyar lira firmalar kazanacak. Bunu gariban vatandaşlar ödeyecek. Esnaf, sanayici, tüccar kardeşime soruyorum; bir yatırıp bin yatıran model size sunuldu mu? Şimdi ben bunu deyince, 'Kılıçdaroğlu köprüye karşı' diyecekler. Hayır, ben köprüye değil, halkın sömürülmesine karşıyım. İstanbul'daki köprülerden gider gelirseniz 4 lira 75 kuruş, Osman Gazi'den gider gelirseniz 177 lira. Bir süre sonra feribotu da kaldıracaklar. Anadolu yakasında oturuyor, 25 gün Avrupa yakasına gidip geliyor 118 lira ödüyor. Osman Gazi Köprüsü'nde 25 gün gidip gelen 4 bin 437 lira ödeyecek. Neyin hesap kitabını yapıyorsunuz? Bu köprünün adı Deli Dumrul Köprüsü. Geçsen de geçmesen de bu parayı alacağım diyor. 

MUSUL OPERASYONU

Dış politika milli olmak zorundadır. Dış politikayı kapalı kapılar ardında oluşturamazsınız. Türkiye'nin ortak ses çıkarması gerekir. Hükümet, TBMM'yi sağlıklı bilgilendirmemiştir. Başbakan konuşmuyor, Dışişleri Bakanı arada bir şeyler söylemeye çalışıyor. Ve söyledikleri birbirinden farklı. Hedefleri kim belirliyor Sayın Cumhurbaşkanı. Sorumluluğu yok. Kim buna müdahale edecek, Sayın Binali Yıldırım. Lütfen Binali Bey koltuğunuzun hakkını koruyun, başkaları hakkınıza müdahale etmesin. Konuşacaksa hükümet konuşsun. 

Musul konusunda esip gürlüyorlardı. A planım, B planım, Z planım var. Esip gürlersen seni plansız bırakırlar. Eskiden Ortadoğu'da kuş uçsa Türkiye'ye sorarlardı. Bu benim ağrıma gidiyor. Musul konusunda Türkiye'nin masa dışında tutulması en büyük yenilgilerimizden biridir. Şimdi birileri bizim milliyetçiliğimizi konuşuyorlar. O zaman Kıbrıs'ın Beşparmak Dağları'na bakacaksınız. Sayın Bahçeli'nin Sayın Yıldırım'a sormasını isterim; Kerkük'ü kime teslim ettiniz, katlima niçin sesinizi çıkarmadınız? Biz iki sefer TIR'larla yardım götürdük. Kimse kusura bakmasın ama, birileri kalkıp istediği gibi eser, bağırır çağırırsa kimse de onu dikkate almaz. Kaybeden Türkiye. Irak ve Suriye politikasına bakın, kaybeden bir ülke var Türkiye, kaybeden Türkmenler. 

Dışişleri Bakanı Lozan'da bir toplantıya katıldı. 'Terörist El Nusra Halep'ten derhal ayrılmalı' dedi. Cumhurbaşkanı, 'Eğer dost olmak için IŞİD'e karşı dost olmak ölçüyse El Nusra'ya da dost ol. Onlar da savaşıyor.' Böyle bir tabloya kim inanır, kim bunu düşünebilir. El Nusra konusunda bile görüş birliği yok. Dışişler Bakanı'nı kutluyorum, doğruyu söylüyor, El Nusra oradan çekilmeli. 

FETÖ'NÜN SİYASİ AYAĞI

Darbe oldu, siyasi ayağını arıyoruz. Türkiye'yi darbeye hazırlayanlar kimlerdir? 4 olay, 4 soru: 

1- 2011 Temmuz ayında Genelkurmay Başkanı ve 4 kuvvet komutanı istifa etti. Gönderdiği mektup var. "Tutuklu bulunan, 14 general amiral ile 58 albay hürriyetlerinin tehdit edilmesinin yanı sıra, YAŞ'a değerlendirmeye girmemiş, peşinen cezalandırılmıştır. Bu durumun önlenememesi, yapılan girişimlerin dikkate alınmaması Genelkurmay Başkanı olarak personelimin hak ve hukukunu koruma unsurunu yerine getirememden dolayı göreve devam etmeme kararı aldım." 

FETÖ kumpası olduğu Balyoz iftirasında, Genelkurmay Başkanı ve 4 kuvvet komutanının istifasına yol açan yetkili makamlar kimlerdir? 

2- Darbe girişiminin başındaki isimlerden birisi Tümg. Mehmet Dişli 2011 yılında kıta görevine gidiyor. Normalde 2 yıl görev yapması gerekiyor, özel bir uygulama yapıyorlar. 1 yılı dolunca Genelkurmay Başkanlığı Karargahına alınıyor. Özel bir daire kuruluyor. 2015 yılında tümgeneralliğe terfi ettiriliyor. Kıtaya gönderilmesi gerekirken, makamı değiştiriyorlar, yine kalıyor. 

Mehmet Dişli'yi Genelkurmay Karargahı'nda tutan irade hangi iradedi? 

3- YAŞ kararlarında albay rütbesinden general ve amiral subaylar var. 

Darbeden tutuklu 83 FETÖ'cü subayı albaylıktan generalliğe taşıyan irade hangi iradedir? FETÖ'cü subayların önünü açan irade hangi iradedir?

4- 2010 YAŞ'ta 3 general bir üst rütbeye terfi ettiriliyor. Ancak bu terfiler imzalanmıyor. YAŞ'ta değişiklik yapıyorlar. YAŞ kararları cumhurbaşkanının onayına bırakılır ve bu 3 general ordudan ayrılıyor.

3 generalin terfisini uygulamaya koymamada kararlı duran siyasi irade 2013, 2014 ve 2015'te terfi ettirilen FETÖ'cü komutanlar konusunda neden aynı iradeyi göstermedi? 

Türkiye'yi adım adım darbeye taşıyan irade bu iradedir. Bu konuyu soruşturan savcılara sesleniyorum. Öğrencileri, öğretmenleri, garibanları bırakın. Birini sorgulayacaksanız, Türkiye'yi adım adım darbeye götürenleri sorgulayacaksınız. Benim bu anlattıklarımdan şu kelime yanlış diyen olursa çıkıp özür dileyeceğim. Sizim gücünüz garibana yetiyor. Kendi yanındaki adama yetmiyor. Sen Türkiye'yi bu noktaya taşıdın."

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

ETİKETLER :
YORUMLAR (7)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
  • VATANDAŞ.18 Ekim 2016 18:29

    Kİmse ATATÜRKÜN çıkardığı sistemi kimseler değiştiremez. biz millet olarak buna karşıyız.eğer ATATÜRK olmasaydı bir çoğumuz... doğardık bakın ırağın haline ona göre yazılar yazın.

  • can18 Ekim 2016 16:28

    alp denilen kişi bir de melersen tam AKP li olursun.

  • temel iz18 Ekim 2016 16:21

    siz ancak kendi secmeninizi kandirirsiniz.

  • ALP18 Ekim 2016 15:43

    SEN FETOYA..BÜTÜN PİSLİK ÖRGÜTLERE SAHİP ÇIKMAYA DEVAM ET...ALIRSIN ÜÇÜN BİRİNİ

  • GTA18 Ekim 2016 15:10

    Vay be ,Kemal bey işi çözdü...

  • alp18 Ekim 2016 15:06

    ARTIK SANA KİMSE İNANMIYOR..REJİMİN DEĞİŞTİĞİ FALANDA...YOK..HA SEN KENDİNİ SORACAK OLURSAN..BENİM GİBİ BÜRO MEMURLUĞUNDAN EMEKLİ OLACAN...GEÇTİ ARTIK O GÜNLER

  • SEÇMEN18 Ekim 2016 14:44

    günaydın, yeni mi farkına vardınız? rejim diye bir şey mi kaldı? demlokrasi ve cumhuriyetten haz etmeyenler, kendi amaçları uğrunda ülkeyi bir belirsizliğe doğru sürüklüyorlar....