E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaGündemHukukçulara göre Zarrab ile ilgili karar çelişkilerle dolu---

Hukukçulara göre Zarrab ile ilgili karar çelişkilerle dolu

Hukukçulara göre Zarrab ile ilgili karar çelişkilerle dolu
04 Kasım 2021 - 02:58 borsagundem.com

Reza Zarrab'ın kefaletle serbest bırakılmasında getirilen şartların, daha sonra esnetilmesi ABD'deki hukukçular tarafından, "Beklentilerden uzak, çelişkili karar" olarak değerlendirildi

New York Güney Bölgesi Federal Mahkemesi’nde yargılanma süreci devam eden Reza Zarrab’ın, 2018 yılındaki başvurusu sonrasında kefaletle serbest bırakılmasına ilişkin gizlilik ibaresi taşıyan mahkeme belgelerindeki bu ibare hakim Richard Berman tarafından kaldırıldı. Gizlilik kararı kaldırılan 2018 yılı Ocak ve Temmuz tarihli iki ayrı belgede Zarrab için iki farklı şartlı kefalet kararının verildiği görülüyor. Zarrab’ın şu anda şartları değiştirilen ve esnetilen ikinci kefalet anlaşması kapsamında serbestçe dolaşabildiği belirtiliyor.

Zarrab’ın kefaletle serbest bırakılmasıyla ilgili ilk gizli belgede savunmanın, mahkemeye 18 Ocak 2018 tarihinde yaptığı başvurunun, 22 Ocak’ta hakim Berman tarafından kabul edilerek gizlilik kaydıyla dava dosyasının kayıtlarına geçirildiği görülüyor. Zarrab’ın kefaletle serbest kalması için mahkeme kararında 8 maddelik şart konuluyor.

Birinci şart olarak Zarrab’ın ikametgahını savcılığa, FBI ve diğer mahkeme yetkililerine bildireceği, kalacağı evin yerinin gizli tutulacağı belirtiliyor. Zarrab’ın kalacağı ikametgahında GPS aracılığıyla (elektronik kelepçe) takip edileceği ve ev hapsinde olacağına hükmediliyor. Zarrab’ın mahkemenin belirlediği bölge sınırlarında avukat, savcılık, duruşma ve doktor gibi ihtiyaçları için evinden çıkmasına izin verileceği belirtiliyor. Zarrab’la ilgili kefalet şartlarıyla ilgili dikkat çeken diğer sekizinci maddede ise koruma şartının getirildiği görülüyor.

Zarrab’ın ciddi bir kişisel güvenlik sorunu olduğu bu yüzden kendini korumak için savcılığın da onaylayacağı bir özel güvenlik şirketi tarafından korunması ve güvenlik şirketinin hem savcılık hem de diğer mahkeme yetkileriyle her an konuşarak temas için olması şartı getiriliyor.

İkinci belgede koruma zorunluluğu ve elektronik kelepçeli ev hapsi şartı kaldırılıyor

Mahkeme kayıtlarında gizlilik kararı kalkan diğer bir belgede ise Zarrab’ın kefaletle serbest kalmasıyla ilgili mahkemeye 11 Temmuz 2018’de yeni bir dilekçe sunduğu görülüyor. Başvuruyu değerlendiren savcılık itiraz etmeyince Berman, 22 Ocak 2018’de Zarrab’ın yeni kefalet şartlarını belirleyen belgeyi imzalayarak gizlilik şartıyla dava dosyasına ekliyor.

Şartları değişen yeni kefaletle serbest kalma kararının ilk maddesinde, Zarrab’ın ev hapsi ve GPS aracılığıyla takibi ve evden dışarıya çıkmasıyla ilgili tüm kısıtlamalar kaldırılıyor, sadece mahkeme yetkilileri ve FBI’ın dilediği zaman evine gidip arama yapabileceği şartı getiriliyor.

İkinci kefaletle serbest kalma şartlarında yüksek hayati risk taşıdığı için getirilen savcılıkla sürekli işbirliği yapacak özel güvenlik tarafından koruma şartı da kaldırılıyor. Sekizinci maddeye “ihtiyaç duyarsa koruma tutabilir” maddesi ekleniyor.

“Ciddi hayati riski olduğu belirtilen Zarrab’a nasıl bu kadar serbestlik tanınabilir?”

amerikaninsesi.com'da Can Kamiloğlu imzalı haberde görüşlerine yer verilen bazı hukukçular Zarrab’ın kefaletle serbest kalmasıyla ilgili değiştirilen kefalet şartlarının oldukça çelişkili ve riskli bir karar olduğunu belirtiyor. Dava sürecini başından beri izleyen New York Barosu ve New York Güney Bölgesi Federal Mahkemesi’ne kayıtlı avukat Cahit Akbulut hayati riski olan Zarrab’ın bu kadar serbestçe dolaşabilmesini sağlayan kararın oldukça hukuki bir risk taşıdığı görüşünde. amerikaninsesi.com'a görüşlerini aktaran Akbulut, İran ve farklı ülkelerin tehdidi altında olan, Türkiye’nin ABD’ye iki kez hakkında nota verdiği, iki kez ciddi hayati riski olduğu için kaldığı cezaevi değiştirilen kritik bir tanık konumundaki Zarrab’a bu kadar serbestlik verilmesinin ciddi bir hukuki risk taşıdığını belirtti.

Avukat Akbulut, kefalet şartlarının değiştirilerek esnetilmesi şöyle değerlendirdi:

Reza Zarrab’ın yargılandığı New York Güney Bölgesi Federal Mahkemesi’nin elektronik sisteme daha önce gizlilik kararı olan bazı dosyaları gizlilik kararını kaldırarak koyduğu bilgilere göre, Reza Zarrab hakkında Ocak 2018’de kefaletle tahliye edilme kararı alındığını görüyoruz. Bu kefalet kararının ayrıntılarını da şöyle sıralamak mümkün, savcılığın ve FBI’ın bildiği bir mekanda ev hapsi ve GPS ile izlenmesi isteniyor. Zarrab’ın kendi korumasını sağlaması ve bu korumanın sürekli FBI ile temas halinde olması isteniyor. Bunun yan ısıra beş milyon dolarlık teminatı 30 gün içinde yatırması isteniyor - ki yatırmış. Bunun dışında New York’un belirli alanlarında seyahat edilmesine izin veriliyor. Bu izin de sınırlı. Avukat, doktor ya da mahkemeye gitmesi için bir seyahat sınırlaması getirilmiş. Bunları içeren bir kararla Ocak 2018 tarihinde kefaletle serbest bırakılmasına karar verilmiş. Fakat Reza Zarrab’tan gelen ikinci başvuruda beklenmeyen bir değişiklik görüyoruz. Bu başvuruya cevap veren mahkeme ev hapsi şartını kaldırıyor, GPS izlenmesini kaldırıyor. Mecbur tutulan koruma yükümlüğünden serbest bırakılıyor. Seyahat özgürlüğü genişliyor. Birkaç eyaleti içeren seyahat alanı genişletiliyor. Zarrab’ın seyahat özgürlüğü New York dışında Florida’yı da kapsayan bir şekilde genişletiliyor. Bu kararı çelişkileriyle hukuki beklentileri tatmin etmeyen bir karar olarak nitelendiriyorum. Zarrab, hayati risk taşıyan bir kişi olarak adlandırıyor, bu davalarda da yıldız şahit olarak belirtiliyor. Hakan Atilla davasında tanık olarak dinlendi. Bulunduğu cezaevlerinden iki kez hayati tehlikesi olduğu için başka cezaevlerine taşındığını biliyoruz. Bunların ışığı altında Zarrab’a bir serbestlik kazandırılmasını büyük bir çelişki olarak nitelendiriyorum.”

“Halkbank davası Zarrab’ın tanık ve sanık olarak verdiği ifadeleri sonrasında açıldı”

Avukat Akbulut, Halkbank davasının Zarrab’ın verdiği ifadeler doğrultusunda açıldığını belirterek gizlilik kararı kaldırılacak yeni belgelerin dava sürecinin nasıl şekilleneceğine ışık tutacağını belirterek, “Reza Zarrab’ın sanık olarak kendi dava sürecinde vermiş olduğu ifadelerle, Hakan Atilla davasında tanık olarak verdiği ifadeler Halkbank davasında esas teşkil ediyor. Bu ifadelere dayanılarak Halkbank aleyhine dava açıldı. Reza Zarrab’ın da Halkbank davasında tanık olarak dinlenmesi büyük bir ihtimalle beklenilmekte. Bildiğiniz gibi Halkbank’ın temyize başvurusu reddedildi. Yakında bir alt mahkemede dava yeniden görülmeye başlayacak. Reza Zarrab büyük bir ihtimalle tanık olarak dinlenecek, işte tezat burada. Bu kadar serbestlik tanınan bir kişinin şahit olarak dinlenilmesi beklenirken bu kadar serbestlik içinde nasıl dolaşıyor? Bu, bana göre daha evvel verilen kararlar arasında büyük çelişki yaratıyor. Mahkemenin vermiş olduğu en son kararda 12 Kasım tarihine kadar savcılık ve savunmadan konuyla ilgili diğer gizli dosyaların açılıp açılmaması konusunda görüşlerini sunmaları isteniyor. Eğer açılmasına izin verirlerse daha evvel bizim bilmediğimiz verilmiş kararları öğrenmiş olacağız. Bu gizli belgelerin açılması halinde Zarrab’ın Halkbank davasında tanık olup olmayacağı ve belki de şu andaki yerinin değişip değişmemesi konusunda etkileyici olacağını düşünüyorum.”

Reza Zarrab'ın ABD'de nasıl serbest kaldığı ortaya çıktı

 

İsmi ve mesleği değişti: Artık Reza Zarrab değil

 

İşte Halkbank ve Zarrab davalarının yeni başsavcısı

 

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (3)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
  • ŞEMSETTİN KARLIDAĞ04 Kasım 2021 10:57

    Yakında ABD başkanlığına adaylığını koyarlar ise şaşırtmam.

  • ALİ HAYDAR TANRIKULU04 Kasım 2021 10:46

    bunun abd ajanı olduğu söylenmekte basında bende inanıyorum.ülkemizi tuzağa düşürdü denilmekte bende aynı görüşteyim.

  • Berber Bekri 04 Kasım 2021 09:00

    Sağlam bilgiler vermiştir bilgi iyi olunca salmışlardır zira zarrabtan aldıkları isimlere kim bilir neleri dayatıp neler yaptıracaklar ne tavizler koparacaklar...