E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaPiyasa‘Her şeyin rallisi’ sona mı eriyor?---

‘Her şeyin rallisi’ sona mı eriyor?

‘Her şeyin rallisi’ sona mı eriyor?
13 Ocak 2022 - 14:12 borsagundem.com

ABD’de enflasyon korumalı devlet borcu reel getirilerindeki artış riskli varlıklardaki ‘her şeyin rallisi’nin sonunu getirebilir

BORSAGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

2022’nin başından itibaren yüksek değerlemelerdeki teknoloji hisselerinin geri çekilmesinin en büyük sebebinin reel getirilerindeki hızlı yükselişler olabilir. Borsagundem.com’un derlediği bilgilere göre, 10 yıllık enflasyon korumalı ABD devlet borcu reel getirileri Aralık ayının sonundan itibaren %0,24 yükselerek eksi %0,86’ya ulaştı. Yatırımcılarsa portföylerini ABD Merkez Bankası’nın tahvil alım programını sonlandırmasına ve bu yıl gerçekleşmesi beklenen faiz artışlarına göre ayarlıyor.

Reel getirilerdeki yükseliş yatırımcıların önümüzdeki on yıl içinde yüksek enflasyon konusunda daha az endişeli hale gelmesiyle veya en azından FED'in fiyat artışlarını sınırlı tutabileceğine bir kanının oluşmasıyla gerçekleşti.

Tahvil piyasalarında reel getiriler sıradan ABD Hazinesi tahvillerine göre 2022 yılında daha fazla arttı. Yatırımcıların enflasyon beklentilerini göstermesi özelliğiyle bilinen iki tahvil getirisi arasındaki fark 2,60 yüzdelik puandan 2,58 yüzdelik puana geriledi.

Yatırımcılar tahvil piyasasında görülen kargaşa sırasında reel getirilerdeki artışların riskli varlıklar için en endişe verici durum olduğunu belirtiyorlar. Financial Times’ın haberine göre getirilerdeki bu yükseliş Bitcoin’den pandemi boyunca ‘her şeyin rallisi’ olarak da bilinen yükselişlere kadar riskli varlıklardaki tüm pozitif atmosferin tersine dönmesine sebep oluyor.

Yatırım danışmanlığı şirketi Principal Global Investors Baş Stratejisti Seema Shah, "Reel getiriler piyasalar için gerçekten etkili olan varlıklardır ve yükselişlerini görmek risk varlıklarını ciddi manada test edecektir" dedi.

Yatırımcılar için, ultra düşük ve risksiz devlet borçlarındaki görülen yüksek reel getiriler, diğer varlıkların nispeten daha az cazip hale gelmesine sebep oluyor. Bu mantık özellikle pay piyasasının çok düşük faiz oranlarından en çok yararlanan aşırı değerli hisse senetleri için endişe vericidir.

Teknoloji odaklı Nasdaq Endeksi, yılın ilk işlem günlerinde yüzde 3'ten fazla düşerek 2016'dan bu yana yıla en kötü başlangıcını yaptı. Yakın zamanda halka arz olan teknoloji şirketlerinde kaydedilen kayıplarsa daha acı verici oldu. Kâr amacı gütmeyen teknoloji şirketlerinin hisseleri bu yıl şu ana kadar yüzde 7 düşerken, son bir yıldaki halka arz olan hisselerse yaklaşık yüzde 9 düştü.

Analistler, daha yüksek reel getirilerin şirketler için daha yüksek borçlanma maliyetleri olasılığını da artırdığını belirtiyor. Shah konuyla ilgili açıklamasında, "Reel getiriler, enflasyonun arkasına saklanmadan size fonlama maliyetlerinin gerçek seviyesini söyler. Bu yüzden kurumsal bilançoların gerçek sağlığı hakkında çok şey öğreneceğiz" dedi.

Deutsche Bank Analisti Jim Reid'in araştırması kurumsal kredi marjlarına işaret ediyor. Zira bu ekstra verim yatırımcıları için ABD hükümeti yerine şirketlere kredi verme karşılığında sağlanacak ödemeyi işaret ediyor. Reid’in analizlerine göre kurumsal kredi marjlar son yıllarda giderek daha fazla reel getirilerle ilişkili durumda. Reel getiriler arttığında marjlar da tırmanma eğilimine geçiyor. Borç miktarları yüksek olan şirketlerse reel getirilerdeki değişikliklere karşı daha hassas bir konumdalar. Reid, bunun sebebi olarak borçlu şirketlerin sürdürülebilir bir şirketin borç yüküne göre daha iyi nominal getiri sunmalarını gösteriyor.

ABD'de reel getiriler 2021'de tüm zamanların en düşük seviyesine kadar inmişti. EPFR'nin verilerine göre, enflasyondaki artıştan rahatsız olan yatırımcılar, yıl boyunca enflasyon korumalı devlet tahvilleri (TIPS) tutan fonlara 70 milyar dolarlık rekor bir kaynak aktarmıştı.

Bazı analistler, 2021'de reel getirilerdeki hareketin bir kısmının sınırlı arzla da ilişkili olduğunu belirtiyor. Zira FED parasal genişleme politikası aracılığıyla bir ayda 6,5 milyar dolarlık TIPS alımı gerçekleştiriyor ve sıradan yatırımcılar için tahvillere olan erişimi sınırlıyor. Merkez bankası piyasalardaki TIPS varlıklarının yaklaşık %22’sini elinde tutuyor. Bu rakam 2020’nin başlarında %9’du.

BNP Paribas Gelişmiş Ekonomiler Strateji Başkanı Sam Lynton-Brown’a göre FED alımlarının yavaşlamasıyla ve önümüzdeki aylarda sona ermesiyle, TIPS fiyatlarının da düşmesi ve getirileri de yukarı çekmesi muhtemeldir. Brown’a göre bu durum reel getirilerdeki yükseliş hareketini daha da kötüleştirebilir.

ING’nin Kur Stratejisti Antoine Bouvet konuyla ilgili açıklamasında, “Tüm ekonomi için finansman maliyetlerinin yükselmesinden bahsediyorsunuz. İnsanlar büyüme konusunda çok daha iyimser olmadığı takdirde, bu durum riskli varlıkları için ciddi bir endişe kaynağıdır” dedi.

 

Borsalarda yeni normale geçişin 3 işareti

 

Ünlü fon yöneticisi Terry Smith: Ekonomik toparlanma çoktan satın alındı

 

Fed, piyasaların beklediği Bej Kitap raporunu yayımladı

 

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (1)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
  • xyz13 Ocak 2022 21:49

    Ralli ABD'de. Biz uçuyoruz, kaçıyoruz, ihracat rekorları kırıyoruz unutmadan herkes bizi kıskanıyor ama nedense borsamız dünyanın en iskontolu borsası. Acaba neden?