E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaGündemCumhurbaşkanı Erdoğan Bilecik'te 109 tonluk altın rezervi açılışında---

Cumhurbaşkanı Erdoğan Bilecik'te 109 tonluk altın rezervi açılışında

Cumhurbaşkanı Erdoğan Bilecik'te 109 tonluk altın rezervi açılışında
27 Ocak 2023 - 15:08 borsagundem.com

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 109 ton altın rezervinin işleneceği maden tesisinin açılışında konuştu. 109 ton altın kaynağı ile 60 ton altın rezervi tespit edildiğini açıklayan Erdoğan, bu altının bir an önce Türk ekonomisine kazandırılacağı vurgusunu yaptı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gübretaş Maden Yatırımları A.Ş Söğüt Altın Madeni Tesis Açılışı ve İlk Altın Dökümü Töreni'nde konuştu. Cummhurbaşkanı Erdoğan yatırım süreciyle ve madenin Türk ekonomisine katkılarıyla ilgili bilgi verdi.

Söğüt Altın Madeni'nin tüm ülke için hayırlı olmasını dileyen Erdoğan, "Gübretaş Maden Yatırımları uhdesinde bulunan Söğüt Altın Madeni'yle ilgili yatırım sürecini 2021 yılı Ocak ayı itibarıyla başlatmıştık. Maden sahasında yapılan çalışmalar neticesinde 109 ton altın kaynağı ile 60 ton altın rezervi tespit edildi. Bir başka ifadeyle 3,5 milyon ons kaynağı 1,92 milyon ons rezerve tekabül eden bu altının bir an önce Türk ekonomisine kazandırılması için çalışmaları hızlandırdık." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, maden sahasındaki yatırım faaliyetleri üç ayrı faz olarak toplam 500 milyon dolara ulaşacak şekilde planlandıklarını belirterek şöyle devam etti:

"Bugüne kadar yaklaşık 70 milyon dolar yatırım gerçekleştirilerek projenin ilk kısmı tamamlandı. Daha önce söz verdiğimiz gibi tesis ilk altın dökümünü yapacak şekilde hazır hale getirildi. Bu tesis, ilk etapta yıllık 2,5 tona kadar altın üretme kapasitesiyle çalışacak. Kalan iki fazın yatırımlarını da üç yıl içinde neticelendirmeyi planlıyoruz. Böylece yıllık üretim miktarını inşallah yaklaşık 6,5 tona yükselteceğiz. Ülkemizin ortalama yıllık altın üretiminin 35 ton civarında olduğu dikkate alındığında söğüt altın madeninin önemi daha iyi anlaşılacaktır. Burası tam kapasite ile faaliyete geçtiğinde ülkemizde en çok altın üretimi yapılan ilk üç madenden birisi olacaktır."

Söğüt Altın Madeni sahasında yaklaşık bin kişinin istihdam edildiğini anlatan Erdoğan, ilerleyen dönemlerde bu sayının 1300'ü bulmasını beklediklerini dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Söğüt ve Bilecik ile birlikte Türkiye'nin ekonomisine önemli katkı sağlayacak tesisin hayırlı olmasını dileyerek emeği geçenleri tebrik etti.

Bilecik'e sadece altın madeni açılışı için gelmediklerini söyleyen Erdoğan, "Valilik önünde bizleri bekleyen Bilecikli kardeşlerimizle kucaklaşacağız. Bu vesileyle toplam yatırım tutarı 1 milyar 771 milyon lirayı bulan kamu ile 653 milyon lirayı olan özel sektör projelerinin resmi açılış sevincini vatandaşlarımızla birlikte Bilecik'te yaşayacağız. Ardından Bilecikli gençlerimizin heyecanına coşkusuna ortak olacağız. Müjdelerle açılışlarla hizmetlerle dolu bir programla yıllar sonra Bilecik ve Bilecikli kardeşlerimizle hasret gidereceğiz." diye konuştu.

Erdoğan, Türkiye'nin 2002 yılından itibaren tarihinin en büyük kalkınma ve demokrasi hamlelerini gerçekleştirdiğine işaret ederek son 20 yılda gerçekten büyük bir gayret ve samimiyetle çalışarak ülkeyi bölgesinin üretim ve ticaret merkezi haline getirdiklerini vurguladı.

Nerede bir eksik, sıkıntı veya geliştirilmeye muhtaç bir alan varsa hiçbirini ihmal etmeden hepsini çözüme kavuşturduklarını kaydeden Erdoğan, "Göreve geldiğimiz Türkiye ile bugünün Türkiyesi arasındaki o devasa farkı meselelere, ideolojilerinin penceresinden bakmayan herkes görebiliyor." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gübretaş Maden Yatırımları AŞ Söğüt Altın Madeni Tesis Açılışı ve İlk Altın Dökümü Töreni'ndeki konuşmasında, bilhassa yaşı 35-40'ın üzerinde olan ve ülkenin eski sorunlarını bilen, hatırlayan vatandaşların, iktidarları döneminde yapılan hizmetlerin büyüklüğünü ve ne manaya geldiğini gayet iyi bildiğini söyledi.

Kalkınmanın temel altyapısını oluşturan eğitim, sağlık, ulaştırma, haberleşme, enerji gibi alanlarda sadece 20 yılda katettikleri mesafenin takdire şayan olduğunu vurgulayan Erdoğan, eğitimde binadan personele pek çok kronik sorunu çözdüklerini, hastanelerin sağlık hizmetlerinde örnek gösterildiğini anlattı.

Konuşması sırasında yolların standardının birçok Avrupa ülkesinin bile üzerinde olduğuna işaret ederek Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu'na seslenen Erdoğan, "Adil Bey, yalnız bu Söğüt ile ilgili bir bölüm varmış. Bilmiyorum. Fazla değil dediler." ifadesini kullandı.

Daha sonra Erdoğan'ın, "Şu anda sıkıntılı, bozuk olan yer neresi?" diye soru yönelttiği Bilecik Valisi Kemal Kızılkaya, "2 kilometre. Yapılıyor efendim." yanıtını verdi. Bunun üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, bozuk yolun tamamlanması için Bakan Karaismailoğlu'na "Adil Bey süratle hemen, anında, yarın değil hemen şimdi." diyerek talimat verdi.

Bu sene içerisinde Nükleer Güç Santrali'mizin ilk ünitesinde elektrik üretimine başlıyoruz

Havalimanlarının dünyanın en iyileri arasında yer aldığına işaret eden Erdoğan, enerjide yeni boru hatları, arama-sondaj faaliyetleri, yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kendi hikayelerini yazdıklarını kaydetti.

Erdoğan, hükümete geldiklerinde sadece 5 ildeki 57 yerleşim yerinde kullanılan doğalgazı, bugün 81 ildeki 703 yerleşim yerine yaygınlaştırdıklarını anlatarak, böylece nüfusun yüzde 85'ine yakınının doğal gaza kavuştuğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Birileri güneş ve rüzgar enerjisini yeni yeni keşfede dursun, biz yenilenebilir enerjide Avrupa'da 5'inci, dünyada 12'nci sıraya yükseldik. Filomuza kattığımız sondaj ve sismik araştırma gemilerimizle dünyanın en geniş filosunu kurduk. Milli imkanlarla yürüttüğümüz çalışmalar sayesinde Karadeniz'de 710 milyar metreküplük ülkemizin en büyük doğal gaz rezervi keşfini yaptık. Değeri 1 trilyon dolara ulaşan bu doğal gazı milli şebekemize bağlamak için 50'nin üzerinde gemi ve 10 binin üzerinde personel, şu anda harıl harıl çalışıyor. İnşallah milletimize taahhüt ettiğimiz şekilde mart ayı sonu itibarıyla Karadeniz gazını hanelere vermeye başlıyoruz. Adana ve Cizre'de yaptığımız keşiflerle petrol üretimimizi artırdık. Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nin inşası da aralıksız devam ediyor. Bu sene içerisinde Nükleer Güç Santrali'mizin ilk ünitesinde elektrik üretimine başlıyoruz. Rabb'imizin bizlere bahşettiği hangi enerji kaynağı varsa bir yolunu bulup ülkemiz ekonomisine kazandırmanın gayretindeyiz."

Petrol, doğalgaz ve madencilik gibi alanlarda karşılaştıkları onca engele ve sabotaja rağmen elde ettikleri başarıları ayrıca değerli bulduğunu belirten Erdoğan, temel göstergelere bakmanın bile Türkiye'nin bu başlıklarda nereden nereye geldiğini görmek için kafi olduğunu vurguladı.

Kıymetli maden sektörümüzün gelişmemesi için her yol denenmiştir

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, son 10 yılda ortalama yıllık 742 milyon ton maden üretimi yapıldığını dile getirerek, şu bilgileri verdi:

"Toplam madencilik üretimimiz 2021'de bir önceki yıla göre yüzde 14 artışla 814 milyon tona ulaştı. Geçtiğimiz yıl maden ihracatımız bir önceki yıla göre yüzde 9,1 artışla 6,5 milyar dolara ulaştı ve bu alanda Cumhuriyet tarihinin rekoru kırıldı. Bor üretiminde ve ihracatında da Cumhuriyet tarihinin en yüksek seviyesini yakaladık. Eti Maden, yüzde 95 kapasiteyle çalışarak 2 milyon 650 bin ton rafine bor satışı yaptı. Böylece yaklaşık 1 milyar 300 milyon dolar gelir elde ettik. Tüm bu hamleler sayesinde madencilik sektörümüzün gayrisafi yurt içi hasılaya katkısını son 14 yılda 11 milyar liradan -burası çok önemli- 93 milyar liraya çıkardık. Aynı şekilde son 8 yılda binde 8 olan madenciliğin milli gelir içindeki payı her yıl kademeli olarak artarak geçen yıl itibarıyla yüzde 1,4'e yükseldi."

Altının, petrolle birlikte en fazla ithal ettikleri ürünlerin başında geldiğine dikkati çeken Erdoğan, bu alanda taleplerinin en az yarısını karşılayabilecek bir rezerve sahip olduklarını kaydetti.

Ancak Türkiye'nin, çok uzun yıllar boyunca kıymetli maden sektöründe kendi potansiyelini harekete geçiremediğini belirten Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bunda, teknolojik imkanların yetersizliği ve kapasite eksikliğinin yanı sıra ülkemiz aleyhine yürütülen lobi çalışmalarının etkisi de vardır. Çevrecilik bahanesiyle ülkemize çekilen yabancı destekli operasyonların sayısı bir hayli fazladır. Sivil toplum kuruluşu görünümlü yapılar eliyle kamuoyunun hassasiyetinin istismar edilmesi başta olmak üzere pek çok araç bu doğrultuda kullanılmıştır. Kıymetli maden sektörümüzün gelişmemesi için her yol denenmiştir. Tüm dünyada kabul gören maden çıkarma yöntemlerine ses etmeyenlerin ülkemiz söz konusu olunca ortalığı nasıl ayağa kaldırdığını, milletimizi nasıl galeyana getirdiğini hepimiz hatırlıyoruz."

Yapacağımız yeni keşiflerle yerli altın üretimini artırmayı hedefliyoruz

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin yer altı kaynaklarını gün yüzüne çıkarma ve ekonomiye kazandırma mücadelesinde pek çok saldırıyla karşılaştıklarını dile getirerek, şunları aktardı:

"Gezi olaylarındaki gibi sokak terörünün de kara propaganda faaliyetlerinin de bizi yolumuzdan alıkoymasına müsaade etmedik. Elimizdeki tüm imkanları seferber ederek kıymetli maden sektörümüzün önündeki engelleri tek tek kaldırmaya çalıştık. Böylece 2000 yılında neredeyse sıfır olan altın üretimimiz, 2020 yılında 42 tonla Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdı. Son 5 yıllık verilere göre ortalama üretimimiz yıllık 35 ton civarındadır. Göreve geldiğimizden bu yana toplam 455 ton altının üretilmesini sağladık. Günümüzde 16 farklı madende üretim gerçekleştiriliyor. Yapacağımız yeni keşiflerle yerli altın üretimini artırmayı hedefliyoruz. Dış ticaretimizin dengeye kavuşabilmesi için ülkemizin potansiyelini her alanda olduğu gibi altında da en üst seviyede kullanmamız gerekiyor."

Bugün açılışını yapacakları Söğüt'teki Gübretaş Altın Madeni Tesisi'ni, bu hedef doğrultusunda atılmış önemli bir adım olarak gördüğünü ifade eden Erdoğan, tesisin, burada çalışanlarla birlikte tüm ülke için hayırlı olmasını dileyerek, emeği geçenleri tebrik etti.

Konuşmasının ardından Erdoğan'a, Gübretaş Maden Yatırımları AŞ Genel Müdürü Halit Semih Demircan, Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri Genel Müdürü Hüseyin Aydın, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez tarafından maden yatağının "Akbaştepe" ve "Korudanlık" adlı iki cevher damarından çıkarılan altın madeni günün anısına hediye edildi.

Erdoğan, bunun üzerine, "Ben de merak ettim. Şimdi bunu verince herhalde köşe olacağız dedim. Meğerse bir tondan 11 gram, biraz ağlatacaklar bizi. Ne emeklerden sonra geliyor yani kolay değil." ifadelerini kullandı.

Törene, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile AK Parti Genel Başkan Yardımcıları, milletvekilleri, MKYK üyeleri ve Bilecik Valisi Kemal Kızılkaya katıldı.

Daha sonra, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve protokol üyeleri, kurdele keserek tesisin açılışını gerçekleştirdi.

Törende ayrıca, Gübretaş Maden Yatırımları AŞ Söğüt Altın Madeni Tesisi'nin tanıtımına ilişki bir video da izletildi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Söğüt Altın Madeni Tesis Açılışı ve İlk Altın Dökümü Töreni sonrası Bilecik Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen toplu açılış töreninde konuştu.

Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar:

Söğüt'te dikilen Osmanlı çınarı, 3 kıta ve 7 iklimi kucaklayan dallarıyla 600 yıl boyunca dünyanın en güçlü devleti olarak tarihteki şerefli yerini almıştır. Esasen milletimiz tarih boyunca hep güçlü devletler kurmuş, idaresi altında yaşayan herkesi inancına ve kökenine bakmadan korumuş, güvende tutmuş, müreffeh kılmıştır. Bilecik, işte bu kutlu yürüyüşün sancağının 7 asır önce bu topraklarda bir kez daha ve en yükseğe dikilişinin sembolüdür. Bölgedeki diğer beyliklerin tersine her geçen yıl artan bir güç, azim ve cesaretle gaza yolunda yürüyen Osman Gazi'nin bıraktığı emanet, nesilden nesle geçerek Cumhuriyet'e miras kalmıştır. Bu topraklarda Selçuklu'dan Osmanlı'ya, oradan Cumhuriyet'e uzanan tarihi süreklilik içinde verilen her mücadelenin başımızın üzerinde, kalbimizin en mutena köşesinde yeri vardır. Kendi öz yurdunda garip hale düşürülmeye çalışıldığında bile milletimiz bu vizyonu kaybetmemiş, ecdadına ve onun hayallerine hep sahip çıkmıştır.

Biz de geçtiğimiz 20 yılda ülkemize kazandırdığımız her eseri, milletimize yaptığımız her hizmeti bu anlayışla hayata geçirdik. Attığımız her adımda, girdiğimiz her mücadelede Sultan Alparslan'ın, Osmangazi'nin, Fatih Sultan Mehmet Han'ın, aziz şehitlerimizin manevi desteğini hep yanımızda hissettik. Geliştirdiğimiz son teknoloji insansız hava aracına Kızılelma adını verirken de bu kavramın işaret ettiği hedefi hayal ediyorduk.

Osmanlı Söğüt'te başladığı yolculuğunu önce Bursa'ya ardından Edirne'ye, sonra İstanbul'a, onu takiben Belgrad'a ve nihayet Viyana kapılarına kadar sürdürürken sadece toprak kazanma peşinde değildi. Bizim milletimiz, ayak bastığı her yeri eman yurdu haline getirme huzuru, adaleti, refahı hakim kılma gayesi taşıyordu. Avrupa'nın şark meselesi olarak gördüğü Osmanlı'yı parçalamak için dört bir yandan üzerine çullandığı dönemde dahi bu hayal tüm canlılığıyla milletimizin benliğinde yaşıyordu. Hayallerini kaybeden, yani Kızılelması kalmayan milletler, tıpkı geçmiştekiler gibi tarihin tozlu sayfaları arasına karışmaya mahkumdur. Biz, millet olarak hayallerimizden asla vazgeçmediğimiz için hala dimdik ayaktayız. Hala bölgemize ve dünyaya sözümüzü söylüyoruz. Emperyalistlerin kan, zulüm, sömürü üzerine kurduğu kirli düzenin aksine bizim hayallerimizin istikameti hep barışa ve hakkaniyete dönüktür.

Dünyanın hala hayranlıkla karışık bir çekingenlikle adını andığı Osmanlı Devleti'ni kuran Osman Gazi'yi bakınız tarihçilerimiz nasıl anlatıyor. Osman Gazi, küçük bir bölgede tutunmaya çalışan Türkmenleri, büyük bir devletin çekirdeği haline getirdi. Devrin büyük güçleri, Bizans'a ve Moğollara riske girmeden meydan okudu. Hakimiyeti altındaki yerlerde yaşayan Hristiyanlara iyi davrandı. Siyasi gelişmeleri ve fırsatları iyi değerlendirdi. Nerede ilerleyeceğini, nerede duracağını Osmanlı iyi bildi. Kuvvet ve müsamaha, cesaret ve tedbir, askeri güç ve strateji unsurlarını daima birlikte kullandı. Böylece bir dünya devleti kurdu. Biz de bugün tıpkı ecdadımız Osman Gazi'nin yaptığı gibi ülkemizi çağın şartlarına göre en iyi eserlere, hizmetlere, siyasi etkinliğe, ekonomik altyapıya, askeri güce kavuşturma mücadelesi veriyoruz.

Her kim bazı tarihçilere göre bugün 724'üncü kuruluş yıldönümü olan Osmanlı'yı kötülüyor, aşağılıyorsa ya mankurttur ya kuyruk acısı vardır. Bilecik'ten, devletini kurduğu topraklardan Osman Gazi'yi ve Osmanlı'yı yöneten tüm neslini rahmetle, şükranla yad ediyorum. Rabbim bizlere inşallah onlara layık olmayı, onların mirasını yaşatmayı, onların bıraktığı emaneti daha ileriye taşımayı nasip etsin.

Biz hiçbir zaman sizlerin ve milletimizin hiçbir ferdinin vaktini hamasetle heba etmedik. Allah'ın yardımına ve milletimizin desteğine güvenerek çıktığımız eser ve hizmet yolculuğunda medeniyet ve tarih mirasımızı bize ışık tutan bir rehber olarak gördük. Ne söylediysek onu yapmanın gayreti içinde olduk. Ne söz verdiysek yerine getirmek için gece gündüz çalıştık, çabaladık. Hamdolsun rabbimiz bize, ülkemize ve milletimize taahhütlerimizin çoğunu daha da ilerisine geçerek yerine getirmeyi nasip etti. Eksik kalan işler elbette oldu ama kazanımlarımız öylesine büyük ki bunların telafisi sadece vakit meselesidir. Yaşı müsait olanlar 20 yıl öncesinin eski Türkiye'sini hatırlar mı? Eğitimden sağlığa, güvenlikten adalete, ulaşımdan enerjiye, tarımdan sanayiye, spordan sosyal yardımlara her alanda Türkiye'nin nereden nereye geldiğini akıl ve vicdan sahibi herkes görüyor, kabul ediyor.

Ülkemize 20 yılda asırlık eser ve hizmetler kazandırdık derken ne mübalağa yapıyoruz ne de kimseyi kandırmaya çalışıyoruz. Sadece tüm kalbimizle inandığımız somut verileri ortada olan bir hakikati dile getiriyoruz. Ülkemizin tarihi olarak eski, coğrafi olarak nispeten küçük şehirlerinden biri olan Bilecik, bunların en yakın şahididir. Bilecik'e son 20 yılda toplam 20 milyar lira tutarında kamu yatırımı yaptık.

Eğitimde toplam 773 adet yeni derslik ve Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi'ni kazandırdık. Gençlik ve sporda 2736 kişi kapasiteli yükseköğrenim yurt binaları açtık, toplam 21 adet spor tesisi inşa ettik. İhtiyaç sahibi vatandaşlarımıza 563 milyon lira tutarında kaynak aktardık.

Sağlıkta, 8'i hastaneden oluşan toplam 26 sağlık tesisinin yapımını tamamladık, 3 sağlık tesisimizin inşaatı devam ediyor. Söğüt'e 50 yataklı bir devlet hastanesi yapmak için çalışmalarımız sürüyor. Çevre ve şehircilikte TOKİ eliyle 2 bin 933 konut yaptık. Bilecik'te, ilk evim projemizle 1037 konut daha inşa edecek, ilk arsam projemizle 3 bin 900 altyapılı arsa vereceğiz. Bu kapsamda Bayırköy'deki konutlarımızın yapımına da başladık. Söğüt Millet Bahçemizi açılışa hazır hale getirdik. Osmaneli Millet Bahçemizin yapımı sürüyor. Ayrıca 4 millet bahçesinin daha yapımına en kısa sürede başlıyoruz.

Bursa ve Eskişehir güzergahlarında yol çalışmalarının bir kısmını bu yıl, bir kısmını seneye tamamlıyoruz. Ankara-Eskişehir-Bilecik-İstanbul YHT hattını, Bilecik YHT garını, Bozüyük lojistik merkezinin birinci etabını hizmete açtık. Yapımı süren Bandırma-Bursa-Yenişehir-Osmaneli hızlı tren hattını inşallah 2025 yılında bitiriyoruz.

Tarım ve ormancılıkta Bilecik'e 12 baraj, 27 sulama tesisi, 30 taşkın koruma tesisi, 3 hidroelektrik santrali inşa ettik. Durmak yok… Toplam 40 bin dekar arazinin sulanmasına hizmet edecek 5 baraj ile 26 bin dekar araziyi sulayacak 4 sulama tesisinin yapımı sürüyor. Bilecikli çiftçilerimize toplamda 500 milyon lira tutarında tarımsal destek verdik.

Sanayi ve teknolojide şehrimize 2 yeni organize sanayi bölgesi, bir teknopark, 7 ar-ge merkezi ve bir tasarım merkezi kurduk. Enerjide Bilecik, Bozüyük, Söğüt, Pazaryeri, Osmaneli, Gölpazarı, Dodurga, İnhisar ve Yenipazar'a doğal gaz arzını sağladık. Durmak yok, yola devam.

Yarın birileri de buralara gelecek. Onlara sormak lazım ya siz ne yaptınız? Bugün açılışını yaptığımız yerlerle birlikte artık Bilecik'te doğal gaz götürmediğimiz ilçemiz kalmadı. Tabii bir avantajınız da var yani. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Bilecikli olunca… Görüldüğü gibi ne kadar özetlersek özetleyelim Bilecik'e hizmetlerimiz saymakla bitmiyor. Üstelik bu kadarla da kalmıyoruz. Bugün de güncel yatırım tutarı 1 milyar 771 milyon lirayı geçen 52 kamu yatırımı ile 653 milyon lirayı bulan 10 özel sektör yatırımının resmi açılışını yapıyoruz. Bu yatırımlar arasında Bilecik 300 yataklı ve Bozüyük 200 yataklı devlet hastaneleri ile diğer sağlık tesisleri de bulunuyor. Biz sizlere efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik. Bu Bay Kemal, SSK'nın genel müdürüyken bu hastanelere girilmezdi.

Ulaştırmada Gölpazarı-Yenipazar yolunu hizmete açıyoruz. Yarın değil, hemen şimdi. Tarımda 7500 dekar alanı sulayacak Söğüt Çaltı Göleti'nin resmi açılışını yapıyoruz. Ayrıca çeşitli kurumlarımıza ait yatırımların resmi açılışlarını buradan gerçekleştiriyoruz. Ülkemizin üretimine, istihdamına, ihracatına önemli katkıda bulunacağına inandığım 10 özel sektör yatırımının da resmi açılışını yapıyoruz. Tüm bu kamu ve özel sektör yatırımlarının Bilecik'imize hayırlı olmasını diliyorum.

Bilecik'imize bu yatırımları kazandıran Bakanlıklarımızı, kurumlarımızı, özel sektörümüzü tebrik ediyorum. Tabii bir de buraya gelmeden önce bugün bir açılış yaptık. İlk altın dökümünü gerçekleştirdiğimiz Tarım Kredi Kooperatiflerimizin Gübretaş şirketine ait altın madeni ocağı burada. İlk etapta 70 milyon dolarlık bir yatırımla işletmeye açtığımız bu tesisin toplam yatırım tutarı 500 milyon doları bulacak. İlk fazda yıllık 2,5 ton, ilerleyen dönemde 6,5 ton üretim yapacak bu maden, şimdiden 1000 kişiyi istihdam etmeye başladı. Bu safhaya geldiğinde Söğüt'teki tesisimiz, ülkemizdeki 16 madenin yıllık ortalama 35 tonu bulan üretimi arasında 3'üncü sırada yer alacak. Artık ülkemizin altın talebinin yarısını kendi üretimimizle karşılayabileceğimiz bir seviyeye geldik. Petrolle birlikte ithalatımızda en büyük yeri tutan altın üretimimizi daha ileri seviyelere çıkarmamız gerekiyor. Doğal gaz ve petrolde nasıl tarihi adımlar attıysak inşallah altın üretiminde de kısa sürede önemli ilerlemeler sağlayacağız. Söğüt altın madenimizin şehrimize ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.

Şimdi biliyorsunuz seçimlere Türkiye Yüzyılı vizyonuyla hazırlanıyoruz. Rahmetli Menderes 73 yıl önce emperyalistlerin ülkemize operasyon aracına dönüşen tek parti faşizmine karşı ne demişti? "Yeter, söz milletindir" demişti. Her ne kadar Menderes'in sonu idam sehpasında bitmiş olsa da bu söz yıllardır milletimizin yüreğinde yankılanmaya devam etmiştir. Şimdi bu CHP çıkmış bizi taklit ediyor. "Yeter, söz milletindir…" Bay Kemal, bunu biz söyleyeli ne kadar oldu haberin yok mu? Bunlar darbeci, darbeci. Bunlar vesayetçi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Beştepe'de diplomasi trafiği

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan önemli açıklamalar

 

Erdoğan: 14 Mayıs seçim için en uygun tarih

 

Erdoğan: Bu bahar bir başka olacak

 

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.