E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaPiyasaAyı piyasasının bitmediğini gösteren 9 işaret---

Ayı piyasasının bitmediğini gösteren 9 işaret

Ayı piyasasının bitmediğini gösteren 9 işaret
13 Temmuz 2022 - 11:28 borsagundem.com

Haziran ayı ortalarından bu yana ABD borsalarında %5’lik yükselişler kaydedildi. Ancak bu yükselişin sürdürülebilir olmadığına inanan uzmanlar 9 piyasa göstergesine dikkat çekiyor

BORSAGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

Küresel borsalar haziran ayının ortalarından bu yana güçlü bir ralli yakaladı. 16 Haziran tarihinden bu yana ABD borsalarında S&P 500 Endeksi yüzde 5’in üzerinde yükseldi.

Yıl başından haziran ayı ortalarına kadar %23 kayıp veren endeks için söz konusu getiri yatırımcıların moral bulmasını sağladı. Hisse senetlerindeki kayıplar merkez bankalarının faiz artırımları sonrasında hızlanmıştı.

Borsagundem.com’un derlediği bilgilere göre yatırımcılar şimdiyse söz konusu kazanımların sürdürülebilir olup olmadığını tartışıyor. Bazı yatırım uzmanları bu konuda daha iyimser bir tutum sergiliyor ve S&P 500’ün şu anki seviyesi olan 3.850 puan civarının çok üzerinde yılı sonlandıracağına inanıyor.

Goldman Sachs ABD Hisse Senetleri Baş Stratejisti David Kostin yıl sonu S&P 500 fiyat hedefini 4.300 puan olarak belirledi. Oppenheimer Baş Yatırım Sorumlusu John Stoltzfus geçtiğimiz hafta piyasalardaki belirsizliklerin artması nedeniyle endeks için 5.330 olan yıl sonu tahminini 4.800 puana düşürdüğünü açıklamıştı. Yine de söz konusu tahmin endeksin şu anki seviyesinden %23’ün üzerinde yükseleceği anlamını taşıyor.

Buna karşın diğer yatırımcılarsa daha sert bir durum sergiliyor. Societe Generale’den Solmon Tadesse ve Morgan Stanley’den Mike Wilson borsalardaki yükselişin sürdürülebilir olmadığı ve daha sert düşüşlerin yolda olduğu konusunda uyardı.

Insider’ın haberinde bazı Wall Street bankalarının ve bağımsız fon yöneticilerinin borsalarda düşüşlere neden olacağını öngördükleri 9 göstergeye yer verildi:

1. Güçlü bir dolar genellikle hisse senetleri için kötü bir ortam anlamına gelir

ABD Merkez Bankası’nın (FED) para politikasını sıkılaştırmasıyla birlikte dolar da güçleniyor. Dolar ve euro, yirmi yıldır ilk kez eşit seviyeye ulaştı.

Morgan Staley’nin konuyla ilgili araştırması diğer para birimlerinin dolar karşısında zayıfladığı ortamlarda ABD dışarısındaki şirketlerin alım yapmakta zorlandığını gösteriyor. Araştırmaya göre söz konusu durum aynı zamanda borsalardaki en büyük düşüşlerden bazılarına yol açıyor.

Dolar euro eşitlendi

2. Güçlü dolar bilanço revizyonları için kötü haber

Yine Morgan Stanley kaynaklı diğer bir araştırma güçlü bir doların bilanço revizyonları üzerindeki olumsuz etkisine dikkat çekiyor. 2008 yılından bu yana olan araştırmada güçlü dolar performansı dönemlerinde S&P 500 Endeksi şirketlerinin bilanço performanslarının düştüğünü görülüyor.

Morgan Stanley ABD Hisse Senetleri Baş Stratejisti Mike Wilson 10 Haziran tarihli notunda, “Hisse senedi yatırımcıları için ana nokta, güçlü doların, önümüzdeki hafta başlayacak olan önümüzdeki bilanço sezonunda önümüzdeki birkaç bilanço dönemline dair revizyonların düşük kalabileceğini düşünmek için başka bir neden olmasıdır. Bu nedenle, hisse senetlerindeki son rallinin çok geçmeden son bulması muhtemeldir” ifadelerine yer verdi.

3. Şu ana kadarki satışlar hisse değeri odaklı oldu

Servet yönetimi firması Glenmede’in incelemelerine göre şu ana kadar borsalardaki satışların çoğu satışların harcamalara göre düşük kaldığını gösteren bilanço düşüşlerinden değil, hisse senetlerindeki aşırı değerlemelerin dengelenmesinden kaynaklandı.

Ancak Glenmede, borsalardaki son üç büyük çöküşün tamamının kısmen bilançolardaki daralma nedeniyle gerçekleştiğine dikkat çekiyor.

Glenmede’in Özel Servet Yönetimi Birimi Baş Yatırım Sorumlusu Jason Pride konuyla ilgili açıklamasında, “Şimdiye kadar devam eden ayı piyasası 2000 yılından bu yana artan bilanço tahminlerine eşlik eden ilk ayı piyasası niteliğinde” dedi. Ancak Pride bu durumun uzun sürmeyeceğini belirtiyor:

“Makroekonomik ortam daha da zorlaşır, bilanço tahminleri negatif revizyonlarla karşı karşıya kalabilir. Sonuç olarak, devam eden ayı piyasası, ucuzlayan değerlemelerle birlikte bilançoların da dizginlenmesiyle riskli varlıkları daha düşük seviyelere çekebilir. Bu da riskli varlıklara yönelik zayıf konumlanmayı haklı çıkarır.”

Morgan Stanley: İkinci yarının rotasını bilançolar belirleyecek

4. Zayıflayan tüketici duyarlılığı tarihsel olarak zayıf kâr marjlarıyla eşgüdümlü

Morgan Stanley Servet Yönetimi Baş Yatırım Sorumlusu Lisa Shalett 5 Temmuz tarihli piyasa notunda yaklaşmakta olan bilançoların ileriye dönük hayal kırıklığı yaratabileceği konusunda uyardı. Shalett Michigan Üniversitesi Tüketici Duyarlılığı Endeksi ile Russel 1000 Endeksi arasındaki kâr marjı korelasyonuna dikkat çekti.

Shalett, “Michigan Üniversitesi Tüketici Duyarlılık Endeksi, Kovid-19 pandemisinin başlangıcından bu yana istikrarlı bir şekilde kötüleşmektedir. Buna rağmen, yatırımcılar genellikle kurumsal fiyatlandırma gücünün bir yansıması olan brüt kâr marjları olarak görmezden geldiler. Marjlar teşvik paketleriyle belenen talep ve kriz ve savaş kaynaklı tedarik kısıtlamaları nedeniyle tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı” dedi.

Baş yatırım sorumlusu, “Tedarik zincirlerinin toparlanması ve talebin yavaşlamasıyla, tüketici güveni ile şirket kârları arasındaki bu kırılmanın devam edebileceğinden daha az eminiz. Özellikle de ikisi göstergenin son 27 yılın çoğunda güçlü bir şekilde ilişkili olduğu görüldüğünde. Şirket kârların hayal kırıklığına uğratacağına ve önümüzdeki üç ila dört ay boyunca ikinci ve üçüncü çeyrek sonuçları raporlandığında bilanço beklentilerinin düşeceğine inanıyoruz” ifadelerine yer verdi.

5. Borsalar geçmişe göre hala aşırı değerleniyor

Bank of America'ya göre, bu yılki satışların çoğunun değer odaklı olmasına rağmen, hisse senetleri hala tarihsel göstergelere göre pahalı kalmayı sürdürüyor.

BofA Özkaynak ve Kantitatif Strateji Başkanı Savita Subramanian, Haziran ayındaki bir notunda, 20 değerleme göstergesinin 16'sının geçmişe kıyasla yüksekte kaldığını söyledi.

6. Hisse senetlerinin pahalı olduğunu gösteren başka bir işaret

Yatırım ortaklığı firması Hussman’ın Başkanı John Hussman da 6 Temmuz'da yaptığı açıklamada, değer odaklı satışlara rağmen hisse senetlerinin aşırı pahalı kalmaya devam ettiğini söyledi. Hussman'ın değer ölçütü ise finansal olmayan hisse senetlerinin toplam piyasa değerinin finansal olmayan Hisse senetlerinin toplam gelirine bölünmesine dayanıyor.

Hussman, “Ocak 2022 piyasa zirvesinde, hisse senetleri en güvenilir değerleme göstergelerimiz olan 1929 ve 2000 uçlarını aştı. Son aylardaki piyasa düşüşleri balonun en köpüklü kısmını geri çekmiş olsa da hisse değerlemeleri 1929 ve 2000 aşırı uçlarına yakın seyretmektedir” dedi.

7. Önceki ayı piyasaları daha kötüydü

Mevcut düzeltmenin büyüklüğünün ve süresinin ne olabileceği hakkında daha iyi bir fikir edinmek için, Subramanian ve ekibi bu ayı piyasasını 1929'dan beri olanlarla karşılaştırdı.

Bank of America araştırması, mevcut satışların şimdilik ortalama ayı piyasasına göre sığ ve daha kısa süreli kaldığını gösteriyor.

Yılın ikinci yarısında ayı piyasası biter mi?

8. Mart 2020’den sonraki toparlanma aşırı güçlüydü

Solomon Tadesse liderliğindeki Societe Generale'deki stratejistlerden oluşan bir ekip, 1870'lerden bu yana olan tüm ayı piyasalarına bakarak benzer bir analiz yaptı.

Araştırmada Mart 2020'deki dipten bu yana piyasanın toparlanmasının önceki toparlanmaları olağanüstü bir marjla geride bıraktığını ortaya koydu. Araştırmaya göre S&P 500'ün tarihsel getiri normlarına geri dönmesi için Ocak ayının zirvesinden %37 düşmesi gerekiyor.

Tadesse konuyla ilgili açıklamasında, "S&P 500, 23 Mart 2020'deki 2237,50 piyasa dip seviyesinden son iki yılda %113 oranında yükseldi. Bu durum diğer tüm değişkenlerin yanı sıra, para ve maliye politikalarından kaynaklanan aşırı likiditenin neden olduğu benzeri görülmemiş varlık balonunu yansıtıyor" dedi.

9. Para politikasını sıkılaştırmak için kötü bir ortam

Bir dönem Carlyle Group'ta da üst düzey görevler üstlenen ünlü para yöneticisi Keith McCullough, Haziran ayının ortalarında internet sitesi Hedgeye'da yaptığı bir açıklamada FED'in faiz oranlarını yükseltmek yanlış bir yaklaşım benimsediğini söyledi.

McCullough, “Fed 50 baz puan faiz artırımı yapmamalı, hiç faiz artırmamalı. FED kendinden beklenenin fazlasını yapmaktan vazgeçmediği sürece borsa bize bunu ödetmeye devam edecek. Eğer tahtada ne varsa onu yapmaya devam ederler ve 11 faiz artışı gerçekleştirirlerse S&P 500 Endeksi sadece %22 düşmeyecek. Bu düşüş önce %32 daha sonra %42 olacak" dedi.

Para yöneticisi, “Finansal koşulları dördüncü çeyrekte bir ekonomik yavaşlamaya yol açacak şekilde sıkıştırırsanız, borsayı patlatırsınız” ifadelerine yer verdi.

Avrupa borsaları Fed öncesi düşüşle açıldı

 

Piyasalar ABD enflasyonunu takip edecek

 

Wall Street boğası hedef küçülttü

 

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)