Ana SayfaPiyasaİşte yeni haftada piyasaların rotası---

İşte yeni haftada piyasaların rotası

4 / 4
İşte yeni haftada piyasaların rotası
09 Nisan 2017 - 10:40 www.borsagundem.com

YÖN ARAYIŞI EĞİLİMİ DEVAM EDİYOR

EROL GÜRCAN – GEDİK YATIRIM ARAŞTIRMA UZMANI

BİST-100

BİST-100’de, Mart ayında 2 kez test edilen ve yaklaşık son 2.5 yılın zirve seviyesi olan 91.450 – 91.500 direncinin kırılamaması sonrasında başlayan düzeltme hareketi ve yön arayışı eğilimi devam ediyor. Son günlerde hacimde gözlenen zayıflama da bu yön arayışının bir süre daha devam edebileceğini işaret ediyor. Yukarıda da değindiğimiz gibi ekstra bir gelişme olmadıkça bu eğilimin en azından referandum sonrasına kadar devam edebileceğini düşünüyoruz. Jeopolitik risklerde bir azalma görülmemesi yönün aşağı olmasına da yol açabilir. Kısa vadede 88.000 desteği ve 89.350 direnci öne çıkmakta. Hatırlanacak olursa, endeks şubat ayı boyunca ağırlıklı olarak 86.900 – 89.500 aralığındaki bantta yatay bir seyir izlemişti. Kısa vadede hacim tarafından desteklenen bir hareket görülmedikçe kalıcı ya da anlamlı bir trendden/yönden söz etmek çok mümkün görünmüyor. Önümüzdeki hafta için grafik üzerinde verilen destek – direnç seviyeleri takip edilebilir. 

Dolar/TL 

Dolar Endeksinin (DXY) yeniden 100 seviyesinin üzerinde dengelenmesi ve son gelişmelerle birlikte dolar/TL’nin bir süredir 3.60 – 3.65 TL aralığındaki sıkıştığı kanalı yukarı kırdığı görüldü. Böylelikle, kur yeniden Mart ayındaki Fed ve TCMB kararları öncesinde bulunduğu 3.70 TL’li seviyelere yükseldi. Mevcut risk ve belirsizlikler ile yaklaşan referandum süreci göz önüne alındığında, ekstra bir gelişme olmadıkça, kurun kısa vadede 3.70 TL üzerinde kalmaya devam etmesi beklenebilir. İlk aşamada 3.70 – 3.75 TL aralığında yeni bir kanal hareketi izlemesini beklediğimiz dolar/TL tarafında olası geri çekilmelerde daha önce direnç konumunda olan 3.65 TL’nin kısa vadeli en önemli destek olarak izlenebileceğini düşünüyoruz. Kısa vadeli en kritik direnç konumunda olan 3.75 TL’nin kırılması hâlinde ise 3.80 TL direncine doğru bir hareket görülmesi beklenebilir. Ocak ayı başında test edilen tarihi zirveden, şubat sonunda test edilen dip seviyeye göre grafik üzerinde çizilen Fibonacci Düzeltme seviyeleri kısa vadeli destek – dirençler olarak izlenmeye devam edilebilir. 

Tahvil 

Geçen haftaya hafif yükselişle %11,49 seviyesinden başlayan 2 yıl vadeli gösterge faiz hafta içinde en yüksek %11,50; en düşük %11,33 seviyelerini görerek haftayı %11,48 seviyesinden tamamladı. 10 yıllık tahvil faizi ise haftaya %10,82 seviyesinden başlayarak hafta içinde en yüksek %11,00; en düşük %10,77 seviyelerini görerek haftanın kapanışını %10,99 seviyesinden yaptı. Özetle, hafta boyunca 2 yıl vadeli gösterge faiz yatay bir seyir izlemesine karşın 10 yıllık tahvil faizinin yükseliş eğiliminde olduğunu söyleyebiliriz. Yurtiçi piyasalar, geçen haftaya beklentilerin üzerinde açıklanan enflasyon verisiyle başladı. Pazartesi günü açıklanan mart ayı Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) aylık bazda %1.02 artarak yıllık bazda %11.29 seviyesine ulaştı. Aylık bazda %0,60 civarında gelmesi beklenen enflasyon verisinin, beklentileri aşmasıyla 2 yıl vadeli gösterge faizi günü yükselişle tamamlarken, 10 yıllık tahvil faizi değişim göstermedi. Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) tarafından 12 Ocak’tan bu yana düzenlenmeyen repo ihalesi geçen hafta boyunca da açılmadı. Önceki haftanın son gününde %11,35 seviyesinde olan ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti, geçen hafta boyunca %11,47 seviyelerinde seyretti. Hazine tarafından ise, salı günü 10 yıl vadeli sabit kuponlu devlet tahvili ihalesi düzenlendi. Tahvil ihalesinde ROT (rekabetçi olmayan teklif) dahil 2 ,16 milyar TL borçlanma gerçekleştirilirken, ortalama fiyat 102,942 TL, ortalama yıllık bileşik faiz %10,93 olarak gerçekleşti. 

Bu hafta yurtiçi piyasalarda pazartesi günü şubat ayı sanayi üretim verisi , salı günü ise şubat ayı cari açık rakamları takip edilecek. Sanayi üretim verisinin tahvil faizleri üzerinde önemli etki bırakmasını beklemezken, piyasa beklentilerinin üzerinde gelen cari açık rakamları tahvil faizlerinde dalgalanmaya sebep olabilir. Piyasa beklentisi şubat ayında cari açık dengesinin 2,5 milyar dolar açık vermesi yönünde. Bunun yanı sıra yaklaşan referandumla birlikte yurtiçi siyasi gündem ve Dolar/TL’nin seyrinin tahvil faizleri üzerinde etkili olabileceğini söyleyebiliriz.

YORUMLAR (1)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)