Ana SayfaKPMG: Türkiye?de enflasyondaki iyileşme ve küresel eğilimler önümüzdeki dönemde yurt içindeki finansal varlıkların seyri açısından önemli olacak----

KPMG: Türkiye?de enflasyondaki iyileşme ve küresel eğilimler önümüzdeki dönemde yurt içindeki finansal varlıkların seyri açısından önemli olacak

26 Nisan 2019 - 11:09 borsagundem.com

KPMG Türkiye?nin hazırladığı Bakış?ta, 2019?un ilk üç ayında
Türkiye ve dünya ekonomisinin performansı analiz edildi. Bakış?a göre,
Türkiye?de enflasyondaki iyileşme ve küresel eğilimler önümüzdeki
dönemde yurt içindeki finansal varlıkların seyri açısından önemli
olacak. TCMB?nin para politikası duruşunu koruması kritik eşik olarak
değerlendiriliyor.
Dünya ekonomisinde ilk çeyrek ABD ve Çin arasındaki ticaret
görüşmeleri ve Brexit süreci gölgesinde tamamlandı. Avrupa?da
yavaşlayan ekonomi ve gerileyen büyüme oranlarına rağmen Avrupa Merkez
Bankası?nın aldığı önlemler bölgede güveni yüksek tutuyor. ABD?de ise
resesyon tartışmaları sürerken Türkiye ekonomisi bu iklimde hassas
hattan geçişini sürdürüyor.
KPMG Türkiye?nin üç ayda bir hazırladığı Bakış?tan yansıyan 2019
ilk çeyreğine ait görünüm şöyle:
2018 içindeki hızlı yükselen döviz kurları ve faizler, şirket
bilançolarını olumsuz etkiledi. Talepteki zayıflık ise ciro
artışlarını sınırladı. Bazı sektörlerde borç ödeme kapasitesinin
zayıflaması bankalara yönelik yapılandırma taleplerini artırdı.
Bankaların ise artan dış finansman maliyetleri ve belirsizlikler
nedeniyle fonlama imkanları sınırlandı. Cari açıktaki düşüş, ülkenin
dış finansman ihtiyacına gelen ilave artışı sınırlasa da geçmiş
yıllardan gelen borç yükü önümüzdeki dönemin zorlukları arasında
görülüyor.
2018 sonlarına doğru, dış talepteki zayıflamayla birlikte aylık
periyotta yayımlanan verilerde daralma hızı çift haneli seviyeleri
bulmaya başlamıştı. 2019?a girildiğinde ise öncü veriler, finansal
piyasalardaki sakinliğin de desteği ile ekonomik aktivitedeki
daralmanın hız kesmeye başlamış olabileceğine işaret ettiler.
Büyüme görünümü kırılgan
Türkiye ekonomisi 2019 yılına zayıf beklentilerle başladı. 2019?a
ilişkin beklentiler, küresel ekonomideki belirsizliklerin yanında yurt
içindeki sıkı finansal koşullar nedeniyle olumsuz etkilendi. Dış
talebe ilişkin belirsizlikle ekonomik aktivitedeki daralma sürüyor.
İşgücü piyasasında gecikmeli başlayan daralma toplam talebin
sınırlanmasına neden olurken, tüketim kararlarının ötelenmesine neden
oluyor. Bu nedenle yapılan KDV indirimlerinin etkisi sınırlı kalıyor.
Kamunun, gelir ve harcama esnekliğinin zayıf olması nedeniyle
ekonomiyi desteklemek üzere alanı daralıyor. Bunlarda dolayı da
küresel ekonomide olduğu gibi, güvensizlikten dolayı yurt içinde de
büyüme görünümü kırılganlığını koruyor.
Enflasyonda ?yaz? umudu
Hükümetin aldığı mikro tedbirler sayesinde enflasyonda 2018 son
çeyrekten bu yana bir miktar iyileşme sağlandı. Ancak gıda
fiyatlarındaki yüksek oynaklık nedeniyle enflasyondaki iyileşme
sınırlı kalıyor ve yukarı yönlü riskler önemini koruyor.
Gıdada arz yönlü sorunların yanında maliyet baskıları ve tedarik
zincirindeki sorunlar fiyatların yüksek oranda artmasına neden
olurken, genel enflasyondaki iyileşmeyi sınırlıyor. Bu da ikincil
etkileriyle hizmet ve beklentiler kanalından genel enflasyon
üzerindeki riskleri canlı tutuyor. Bu arada yaz dönemine girilmesi ile
birlikte başta taze meyve sebze olmak üzere gıda fiyatlarında her yıl
gözlenen mevsimsel düşüşün, enflasyona olumlu yansıması beklenebilir.
Gıda ve hizmet enflasyonu, zayıf talep koşullarına rağmen küresel
enerji fiyatlarındaki artış ve döviz kurlarındaki olası oynaklıkla
birlikte enflasyondaki iyileşmeyi tehlikeye sokabilecek riskler olarak
önemini koruyor.
Turizmde rekor görülebilir
2018 yılında yüzde 21,8 artan turist sayısı 39,5 milyon kişi ile
rekor tazelemiş gelirler ise yüzde 12,2?de artışla 25,2 milyar
dolarda kalmıştı. 2019 Ocak-Şubat döneminde turist sayısı yüzde 7,4
artarken gelirlerde artış yüzde 6,7 olarak gerçekleşti. Bu eğilimler
yılın geneline yayılırsa 2019 yılında hem turist sayısında hem de
gelirde yeni rekor seviyeler görülebilir.
2019 beklentileri
2018 yılını yüzde 2,6?lık büyümeyle tamamlayan Türkiye
ekonomisinde 2019 ilk yarıda büyüme dinamiklerinin zayıf kalması
bekleniyor. Yılın ikinci yarısında ise gerek ekonomi yönetiminin
atacağı adımlarla gerekse baz etkisiyle bir miktar toparlanma geleceği
öngörülüyor. Yıl genelinde büyümenin yüzde 1 civarında gerçekleşeceği
tahmin ediliyor.
Talep koşullarındaki olumlu etkilere rağmen döviz kurları ile
diğer maliyet unsurlarındaki oynaklık, enflasyonda riskleri canlı
tutuyor. Ayrıca yüksek asgari ücret artışı ve geçmiş enflasyona
endeksleme eğilimi nedeniyle fiyatlama davranışlarında ve enflasyon
görünümünde iyileşmenin sınırlı kalabileceği değerlendiriliyor. Bu
nedenle 2019 yılı sonunda enflasyonun yüzde 15?e kadar inebileceği
öngörülüyor.
TCMB?nin faiz duruşu kritik
2019?un gelecek üç çeyreğinde Türk finansal varlıkların seyri
açısından reform paketiyle ortaya konacak performans önem taşıyor.
TCMB?nin erken faiz indirimine gitmesi, yıl içinde yaşanabilecek bir
küresel riskten kaçış döneminde Türk finansal varlıkları korunaksız
bırakabilir. Bu da TL?de oynaklığın yine yüksek kalmasına neden
olabilir. TCMB sıkı duruşunu enflasyonda kayda değer bir iyileşme
sağlanana kadar koruyabildiği takdirde, TL?nin reel olarak değer
kazanabileceği düşünülüyor. Bu varsayımla Dolar/TL?nin yıl
ortalamasında 5,85?de, yıl sonunda ise 6,20 civarında
gerçekleşebileceği öngörülüyor.
Ancak TL?deki mevcut seviyeler sektörü desteklerken asgari ücret
artışları ve yüksek gıda enflasyonu turizm sektöründe maliyetler
üzerinde yukarı yönde baskı yapıyor. Bu nedenden dolayı da sektörün
rekabet gücü olumsuz etkileniyor.

Foreks Haber Merkezi ( [email protected] )
http://www.foreks.com
http://twitter.com/ForeksTurkey